Toplam yorum: 3.087.499
Bu ayki yorum: 7.186

E-Dergi

FUNdaima Tarafından Yapılan Yorumlar

07.03.2021

Yazarın dilimize çevrilen ilk kitabı bu.

Kitapta birbirinden farklı 4 bölüm var.

Okurken hiç sıkıntı yaşanmıyor, kitap akıyor ve Hazlitt sözünü sakınmadan derdini anlatıyor.

Kitapta farklı kişiler ve olaylarla tanışırken günümüzle de örtüşen birçok eleştiriyi keşfedeceksiniz.

Kitaptaki benim bir başka keşfim de Hazlitt’te de imposter sendromu olduğu; bu cümleleriyle siz de fark edeceksiniz: “Hayatım boyunca hep beceriksiz olduğum, entelektüel olarak kendimi geliştiremediğim ve verimli olamadığım hissine kapılmışımdır; bu da, nedense hayatım boyunca hiçbir konuda tatmin olmamama durumu yarattı bende.”
07.03.2021

Toltek Sırrı 2015’ten beri kitaplığımda duruyordu ve okumuyordum. Bazen kitapları hevesle alırsınız; ama kitabı elinize alınca o heves bir anda yok olur; bence kitapların zamanı var, bizim de o kitaplar için zamanımız var, o zaman gelince okuduğumuz kitap problemsiz bir şekilde akıyor.

Uyumadan önce okuduğum bu kitapta Sergio Magaña Ocelocoyotl rüya görmenin derin gücünü, değiştirilmiş algı hallerini ve genişletilmiş bilinç halini açıklıyor ve rüyalar üzerinde nasıl kontrol sahibi olunacağını, rüyaların günlük yaşamımızı nasıl etkilediğini, rüyalarımızı nasıl hatırlayacağımızı ve rüyaların etkisinden nasıl kurtulacağımızla ilgili yöntemler sunuyor.

Kitapta çok fazla yabancı kelime ve rüya konusuyla ilgili kendi dilinde teknik terim olsa da, kitabın dili gayet anlaşılır.

Normalde rüyalarımı hatırlamazdım, bu kitaptan sonra rüyalarımı daha fazla hatırlamaya başladım.
07.03.2021

Bu kitapta irademizi nasıl eğiteceğimiz, hatta irademizi nasıl eğitemeyeceğimiz, güçlü iradenin getirdikleri ve zayıf iradenin götürdükleri, bağımlılıklarımızdan nasıl kurtulacağımız, çağın bize dayattığı şeylere nasıl direneceğimiz gibi konular analiz edilerek, pratik çözümler sunularak, irade eğitimi bütün ayrıntılarıyla anlatılmış.

Bu sene çıkan bu kitabın dili ağır değil, herkesin rahatlıkla okuyup anlayabileceği ve herkese hitap eden bir kitap, daha doğrusu iradesini eğitecek kadar cesur olanlara yönelik bir kitap.

Jules Payot’un kitaplarına kıyasla bu kitabı okumak daha kolay, kitapta verilen örnekler günümüzden ve içinde güncel konulara yer verilmiş.
07.03.2021

Kitabın yazarı aslında makine mühendisliği ve nükleer enerji mühendisliği mezunu bir yüksek mühendis ve sonradan sağlıklı yaşam, sağlıklı ve dengeli beslenme eğitimi almış. Ama konuya hakimiyeti mükemmel, konuları anlatışı çok detaylı ve anlamamamız nerdeyse imkansız, dili samimi ve mizahi. Beslenmede yaptığımız hatalar ve bu hatalar sebebiyle oluşan hastalıklar, suyu ve tuzu nasıl tüketmemiz gerektiği, bilinçaltı, alkali beslenme, gıda intoleransı, uyku ne nefes, bağışıklık sistemi, akşam yemekleri, vücut aklı, otoimmün rahatsızlıklar ve hipotiroid, diyabet ve tiroid hastalıkları gibi birçok konuya değinen yazar bir solukta okunacak harika bir kitap yazmış. Sabah uyandığınızda içmemiz gereken o bir bardak sudan başlayıp, ağzımıza attığımız tek bir lokmanın vücutta nelere yol açtığını, o lokmayı nasıl zehir haline dönüştürdüğümüzü ve o tek bir lokmanın nasıl kiloya ya da hastalıklara yol açtığını çok detaylı bir şekilde anlatmış.
07.03.2021

Hayvanları hala bir "şey", bir nesne, bir eşya olarak gören veya o şekilde görmek işine gelen, hayvanları sevebileceğimiz ve yiyebileceğimiz hayvanlar olarak ayıran onca insanın arasında kalbinde bunun yanlış olduğunu hisseden ve bilen herkes bu kitabı okumalı. Hayvanları tek kullanımlık ya da uzun süreli bir eşya gibi gören bütün o insanlara hayvanların da duyguları olduğunu, empati yapabildiklerini, şakalaştıklarını, acı çektiklerini, üzüldüklerini, güldüklerini, merak ettiklerini ve özlediklerini bilimsel araştırmalarla ve örneklerle akıcı ve açık bir dille anlatıyor. Mutlaka herkesin okuması, hatta birden fazla alıp başkalarına hediye etmesi gereken bir kitap. Evdeki kedinize, köpeğinize nasıl kıyamıyorsanız tabağınızdaki, bardağınızdaki, çantanızdaki, yastığınızdaki, ceketinizdeki, montunuzdaki, kürkünüzdeki, makyaj malzemelerinizdeki, kremlerinizdeki hayvanlara da kıymayın. Bu dünya hepimizin.