Onaylı Yorumlar

Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
Bilgi İçin 
13 Kasım 2025
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Yeonnam-dong'un Neşeli Çamaşırhanesi içerisinde duygu yüklü hikayeler barındıran, insanı düşündüren bir kitap. Bir çamaşırhanedeki günlüğün insanları buluşturma hikayesi aslında. Hayatlarında farklı zorluklarla karşılaşan insanların o zorlukları birlikte aşmalarının, umudun hikayesi... Yer yer tebessüm ile yer yer de dolu gözlerle okuduğum bir kitap oldu. İnsan olarak paylaşmaya ne kadar muhtaç varlıklar olduğumuzu düşündüm sonra. Mutluluğumuzu, üzüntümüzü, dertlerimizi, sevgimizi paylaşmaya ihtiyacımız var. Belki bu yüzden günümüzde sürekli sosyal medya üzerinden paylaşım yapmaktan bu kadar tatmin oluyoruz. Etrafımızdaki insanların azlığı ya da sevdiklerimizden uzak kaldığımız için... Biraz kafa dağıtmalık tatlı bir kitap, ufak tefek sevmediğim yönleri olsa da genel olarak beğendim.

Yanıtla
0
0
Destekliyorum 
Bildir
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
Bilgi İçin 
13 Kasım 2025
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Kitap sever bir Kitap Kuryesinin insanların hayatına dokunuşunun hikayesi bu. Tatlı küçük kız Schascha ile birlikte kendi küçük mucizelerini oluşturmalarının hikayesi. Bana Şeker Portakalı'nı anımsattı bu kitap. Yer yer hüzünlendiren, yer yer tebessüm ettiren umut dolu bir romandı. Yalnız olduğum şu dönemde bana öyle iyi geldi ki, iyi ki yolum kesişmiş bu kitapla diyorum. Sanki bir Kitap Kuryesi kapımı çalmış da sizin için bu kitabı uygun gördüm okumalısınız demiş gibi... Sahi gerçekten böyle bir uygulama olsa ne güzel olurdu... Yüreğe iyi gelen kitaplar iyi ki varlar.
Yanıtla
0
0
Destekliyorum 
Bildir
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
Bilgi İçin 
13 Kasım 2025
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Sezai Karakoç'un dizelerinde aşk, kavuşamamayı onurlu bir şekilde taşımanın adı. Her kelimesi düşünülmüş, sessiz ancak derin. Monna Rosa sadece bir kadın ismi gibi görünse de aslında bir duruş, bir iç sükunetin temsili. Şiirlerde yer alan kelimeler sevdanın inceliğini ve insanın içindeki dirilişi anlatıyor. Şiirlerinde en çok hissettiğim şey kelimelerin duygudan çok bir inanç taşıması oldu. Aşk, burada dünyevi bir halden öte sanki ruhun kendine dönme biçimi. Sezai Karakoç'un şiirleri birine anlatılmaz, ancak hissedilir. Okurken sevdadan çok derinliğe tanık oluyorsunuz.
Bu eser, kalbini koruyarak şiir sevebilmenin ve inancı yitirmemenin mümkün olduğuna dair zarif bir hatırlatma.

Bir dize kadar kısa, bir ömür kadar derin..
Yanıtla
0
0
Destekliyorum 
Bildir
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
Bilgi İçin 
13 Kasım 2025
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Livaneli'nin otobiyografisini okuduğumuz kitapta dil, din, ırk ayırt etmeksizin insanı insan olduğu için, olduğu gibi seven, kitap okuyan iyi bir insanın geçimini sadece sanat yaparak sağlamak isteğiyle çıktığı yolda bunu yapamaması için önüne çıkarılan engeller, sıkıntılar, sürgünler, cezaevleri ve bütün bunlara karşı asla pes etmeyen savaşçı bir ruhun yaşadığı duygusal ve psikolojik yanlarını da okuyoruz, bu kadar inişten sonra önlenemez yükselişini de tabi ki. Sadece bir otobiyografi değil aslında tarihi olayları da yine belgeler ve kaynaklarla anlattığı bir kitap. Okurken hüzünlenip gözyaşlarımı tutamadığım kısa bir hayata büyük bir bilgi birikimi, çevre ve eşsiz dostluklar sığdıran bu güzel insanın hayat hikayesini su gibi okuduğum bir kitap oldu yine. Bir kitabını okuyunca artık sıkı bir Livaneli okuyucusu oluyorsunuz zaten.
Yanıtla
0
0
Destekliyorum 
Bildir
Hezarfen
Hezarfen
Bilgi İçin 
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
Bilgi İçin 
13 Kasım 2025
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Bir filmin, müziğin ve kitabın dönüştürücü bir yönü olduğu fark etmek için Güralp’ın eseri enfes bir örnek… Hayat boyu karşılaşılan güzel enstantaneleri bir sanat eseriyle bağdaştırarak sunmak ruhtaki kötü havayı dağıtmak için birebir. Buradan yola çıkan Güralp denemeleriyle düşüncelerinin samimi ortamına okuru çekiyor. Gerek aile yaşantısını gerekse de hayat yolunda karşısına çıkan insanları anlatan yazar kendi kabuğuna çekilmenin güzel yönlerine ilk satırdan itibaren okurunu adapte ediyor. Sanatın ruha dinginlik veren unsurlarını bir sanatçı olarak hayatın içinden çekip çıkarmakla birlikte, sanatın insanı nasıl yücelttiğine güzel değiniler sunuyor. Bir anlamda sanat- insan ilişkisinin teorikten pratiğe giden yolunu kendi anılarıyla çiziyor. Sevecen ve samimi anlatımın merkezinden bazen derde derman anekdotlar ve özdeyişler çıkıyor. Zaten önemli olan da okurun o kulağa küpe olması gereken bam telinin sesini duymasında yatıyor. Yazar hayat her şeye rağmen sanatla güzel diyor.
Yanıtla
2
0
Destekliyorum  1
Bildir
Hezarfen
Hezarfen
Bilgi İçin 
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
Bilgi İçin 
13 Kasım 2025
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Türk dünyasının ilk dönemlerdeki kalbi; Kaşgarlının, Satuk Buğra’nın, Yusuf Has Hacip’in vatanı; ikbal dönemlerimizin başkenti Doğu Türkistan’ın bugünkü döneminin her türlü tasavvurun ötesinde olduğu Kılınç’ın bu ezber bozan eseriyle anlaşılır. Çin’in istilası ve yoğun baskısının eski vatanın her zerresinde hissedildiği, korkunç gözlemlerin tarihe not düşercesine satırlara kazındığı bu kıymetli eserin mutlak suretle okunması gerekir. İnsan haklarının yegane geçerli söylem olduğu her fırsatta gündeme getirildiği bir çağda yaşanan insanlık dışı durumların uluslararası toplum nazarındaki geçerliliği düşünüldüğünde Çin’in pervasız dezenformasyonuna karşılık bu eser delil hükmündedir. Kılınç’ın gazeteci kimliğine binaen 5N1K haber unsurlarıyla ele aldığı eser modern bir seyahatname, günlük hükmünde olup emsaline az rastlanır bir çalışmadır.Yaşadığı ıstırabı muhataplarına gayet iyi anlatan yazarın Uygurların sesini dünyaya duyurduğuna şüphe yoktur. Bu sese kulak vermek insan olana zarurettir
Yanıtla
5
0
Destekliyorum  3
Bildir
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
Bilgi İçin 
12 Kasım 2025
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
lk sayfalarda, Şermin Yaşar’ın rahat, içten üslubuna kapılıp gitmiştim; öylesine doğal, öylesine yaşanmış bir anlatı ki adeta bir aile sohbetinin tam ortasında gibiydim Karakterlerin kendi iç dünyalarıyla sessiz bir monologu paylaşmasını izlemek; her birinin köşesine hapsolmuş duyguları özgür bırakmak gibiydi.Roman, üç erkek kardeş—Emin, Ethem, Ekrem—ve eşlerinin bakış açılarından sürerken, her bölüm bir başka iç ses eşliğinde ilerliyor. “Herkes kendi açısından haklı,” satırları sarıyor insanı, ama bir yandan da “Kim gerçekten neyi yaşıyor?” sorusunu derinleştiriyor “Aklınızdan ‘aynı çatı altında yaşamak karı koca olmak demek midir?’ sorusu geçiyor,” diyen yorumun duygusunu çok iyi anlıyorum; her bir sayfa o kadar tanıdık ve gerçek ki Bazen “Bunlara kalsa gerçekten bir aileyiz. Her hafta yemekleri birlikte olanlar aile olur,” Sanki psikologsun ve herkes ayrı sırlarını döküyor.” Bu düşünceyi okurken çok etkilendim Roman su gibi akıyor—okurken boğazınızda o hafif buruk tat kalıyor.
Yanıtla
0
0
Destekliyorum 
Bildir
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
Bilgi İçin 
12 Kasım 2025
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
“Kendi ışığınızı hiç kimse için kıskanmayın. Çünkü gerçek değer sende ve o ışığındadır.”

Masal okumayı sever misiniz? Büyük küçük her yaşa göre bir masal kitabı desem buna ne dersiniz?
Bir varmış Hep varmış diye başlayan masalların içinde kaybolmak isterseniz bu kitap tamda sizlere göre..
Bazen bir köyde, bazen bir mahallede, bazen bir sarayın içinde kendinizi bulabileceğiniz, okurken de size gerçekten harika mesajlar veren bu masalları eminim herkes çok sevecek
Çocukların öğreneceği değerler, büyüklerin ise okurken bir kez daha kendilerini sorgulayacağı hem ders veren hem de öğreten bu masalları bütün ailece okuyabileceğinize emin olun
Ben kızlarımla birlikte okuduğum bu masalları çok beğendim.
Sizlerde ailece okuyacağınız bir kitap arıyorsanız bu kitap tam size göre, kaçırmayın!
Yanıtla
0
0
Destekliyorum 
Bildir
Kitapkurdu
Kitapkurdu
Bilgi İçin 
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
Bilgi İçin 
12 Kasım 2025
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Paulo Coelho yine sade ama ruhun derinliklerine dokunan bir hikâye anlatıyor. Okçunun Yolu aslında ok atmaktan çok, insanın kendini hedefe hazırlama yolculuğu. Her satırında sanki hayatın içinde bir öğretmen gibi konuşuyor. “Okçu hedefi vurmaz, kendini vurur” derken aslında hepimizin içindeki mücadeleyi anlatıyor.

Kitap kısa ama etkisi uzun sürüyor. Birkaç sayfada bile durup düşünüyorsun; “ben hedefime nasıl yürüyorum, acele mi ediyorum, yoksa gerçekten görüyor muyum?” diye. Coelho’nun dili huzurlu ama uyarıcı sessiz bir farkındalık yaratıyor insanda.

Bitirdiğimde, bir kitabı değil bir öğüdü kapatmış gibi hissettim. Hayatın telaşında yavaşlamayı, sabrı ve dinginliği hatırlatıyor. Herkese iyi gelecek, yüreğe dokunan bir kitap.
Yanıtla
0
0
Destekliyorum 
Bildir
Kitapkurdu
Kitapkurdu
Bilgi İçin 
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
Bilgi İçin 
12 Kasım 2025
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Yüksek Lisans dersi kapsamında hocamın önerisiyle okuduğum bir eser. Yazar Sanders, okuryazarlığın sadece harfleri tanımakla başlamadığını, asıl kökünün anne kucağında atılan sözel kültürde ve ritim duygusunda yattığını ifade ediyor. Ayrıca, elektronik medyanın (TV, bilgisayar) yaygınlaşmasıyla birlikte bu hayati öneme sahip sözel bağın koptuğunu belirtiyor. Yazara göre bu kopuş, gençlerde şiddet eğiliminin artmasını, vicdan ve pişmanlık duygularının azalmasının temel nedenidir. Öyle ki Sanders'e göre, genç bireyler, okuma-yazmanın oluşturduğu benlik duygusundan kaçıp çete olmaya yöneliyor. Bu durum, modern insanın yalnızlaşma ve yabancılaşma sürecinin acı bir fotoğrafı olarak anlatılıyor. Bence bu eser, okuma eyleminin kaynağını sorgulatan ve teknoloji çağında unuttuğumuz "dinleme" ve "anlatma" sanatının önemini gösteren bir uyarı niteliğindeydi. Özetle, ufuk açıcı ve öğretici bir okuma yapmak isteyen herkesin okumasını şefkatle öneriyorum. İyi okumalar, sevgiler.
Yanıtla
0
0
Destekliyorum 
Bildir