Onaylı Yorumlar

Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
04 Mayıs 2024
İskender sonrası Helenistik Dünya'nın ayrıntılı olarak sosyo-kültürel, ekonomik hayatının yanında kısmi olarak siyasi tarihine de yer verilmiştir. Makedonya, Ptolemo Krallığı, Bergama Krallığı, Selevkos Krallığı gibi o dönemin önemli krallıkları hakkında doyurucu bilgiler mevcuttur. Örneğin iltizam sisteminin o dönemde de uygulandığı, vergi sistemleri, arazi gelirleri ve arazi çeşitleri, zeytin, fidancılık ve diğer tarım ürünlerinin üretimi, pazarlanması, limanlar, tüccarların faaliyetleri ve ticaret ağlarına ayrıntılı olarak yer verilmiştir. Sosyal yaşantı ve reformlar, aile hayatı, askerler ve yaşantıları gibi pek çok konuda bilgi sahibi olabileceğiniz bilimsel bir eserdir. Konuyla ilgili arkadaşlara tavsiye ederim.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Onaylı Yorum Bu yorum, Onaylı Yorumcu tarafından yazılmıştır.
03 Mayıs 2024
Bir Şeyler Yap Boka!
Bu romanı bugüne dek 2 kez okudum. İlk okuyuşumda 9 yaşındaydım; tabi o zaman daha sadeleştirilmiş ve kısaltılmış olan bir versiyonunu okumuştum. Böylesine yalın bir dille yazılmış bir romanı sırf kitap hacmini küçültmek için sadeleştirmeye gerçekten gerek var mı tartışılır ama çocukken o sade halinden bile epey büyülenmiştim. Her ne kadar edebiyatta çok başarılı sadeleştirmeler mümkün olsa da her eserin bu türden budamalarda ruhundan bir parça kaybettiğini düşünürüm; büyük ya da küçük. Dünya edebiyatının haşmetli klasiklerini sırf çocuklar da bir şekilde okuyabilsin diye sadeleştirmeyi çok doğru bulmuyorum. Behçet Necatigil'in bir dizesinde: "Çünkü asıl şiirler bekler bazı yaşları" şeklinde ifade ettiği gibi kitapların da insanın "bazı yaşlarını" beklediği kanaatindeyim.

Çocuğa fikri sorulacak olursa aslında bunların çok da bir önemi yoktur. Genelde sınıf kitaplığında ne varsa, öğretmen ne önerdiyse hepimiz aşağı yukarı onu okuruz çünkü. Okurluğa ilk adımlarımız böyledir. Bizim de sınıf kitaplığımızda Pal Sokağı'nın o sadeleştirilmiş hali vardı. Adında bir kere "çocuk" ifadesi geçiyordu ve bu bile tek başına onu bir çocuk için cazip kılmaya yeterdi. Çocukluğu konu alan romanlar, filmler, oyunlar ve hasılı her şeyin çocukların gönlünde ayrı bir yeri vardır. Yetişkin halimde bile bu böyle diyebilirim. Çocukken bir kurguya kapılıp gitmeye başladığımızda yetişkin halimizden çok daha fazla o kurguya ait olurduk. Kitapta seyreden sokak savaşları hemen gözümüzün önünde olurdu sanki. Maç yaparken kendimize taktığımız futbolcu isimleri gibi kitabın karakterlerini lakap edindiğimiz olurdu; şayet o kitabı çok sevebilmişsek, kitap bizi kendi evrenine çekip alabilmişse bu böyleydi. Pal Sokağı o yıllarda bir çocuk olan ben için ve o kitabı o yıllarda okumuş birçok arkadaşım için böyleydi. Nemeçsek'i gönülden sevip Boka'nın karizmasına hayranlık duyardık. Bir anda Pal Sokağı bizim de evimize giden sokağın adı oluverir; evin yakınlarındaki boş arsayı (şimdilerde büyük şehirlerde olmayan boş arsalar) karargah olarak hayal etmeye durur, romanın zihnimizdeki gerçekliğine o romanı okumamış arkadaşlarımızı bile davet ederdik. Aynı bilinçte olmak isterdik. Bilirsiniz: çocuklukta aynı bilinçte olunabilen bir arkadaşlık çocuk için her şeydir.

Gelgelelim romanı 27 yaşımda ömrümde ikinci kez okumuş oldum. Hayatta deneyimin getirdiği "olmakta olana kayıtsızlık" ya da "özdeşleşirken filtreleme, her şeyle özdeşleşmeme" halleri bile romanın kurgusuna kapılmama, o çocuksu şölenle özdeşleşmeme mani olamadı. Yetişkince birçok şeyin; hırsın, kavganın, dostluğun, aptallığın, ihanetin, diğerkamlığın çocukluk potasında eritilebildiğini bu romanda görüyoruz. Belki "evrensel" ifadesine en çok uyabilecek yapıtlardan biri Pal Sokağı Çocukları: coğrafya evrenselliği bir yana; yaş evrenselliğini yakalamak becerilmesi çok zor bir şeydir romancı için. Molnar'ın bunu başarabildiğini görüyoruz. Üstelik romanın çıkış hikayesinde de; aslında çok da özenilmeyebilecek bir durumdan bu romanın ortaya çıktığını; buna rağmen ününün tüm dünyaya yayıldığı ve bugünlere kadar geldiğini görmekteyiz. Romanı okumuş olan birçok kişi için Macaristan dendiğinde ilk akla gelenin Ferenc Molnar ve onun bu ölümsüz eseri olduğuna neredeyse eminim.

Bu romandan derinlikli çözümlemeler, felsefi sorular, betimlemeler veya cezbedici bir üslup beklemeyin. Romanların bu önemli unsurlarının alıcısı olan bir okur için veya bir okur olarak boşa geçen zamana tahammülü olmayanlar için bu roman belki çok tatmin edici olmayacaktır. Ama olaya konusu Macaristan'da geçen bir çocukluk kurgusu deneyimlemek olarak bakarsanız ve romanın sizi geçirdiğiniz çocukluktan yakalamasına ve içine katıştırmasına müsaade ederseniz güzel bir roman deneyimi yaşayabileceğinize ve bu tür bir çocukluk romanından bile çokça şey öğrenebileceğinize kaniyim. Nitekim iyi okur, en alelade şeylerden bile hisse almasını bilendir...
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (3)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Onaylı Yorum Bu yorum, Onaylı Yorumcu tarafından yazılmıştır.
03 Mayıs 2024
Girişimci olmak isteyenler için baş ucu kitabı!
Alice Bentinck ve Matt Clifford tarafından yazılan "Nasıl Girişimci Olunur? & Girişimci Kimdir, Nasıl Fon Toplar ve Fikirlerini Nasıl Hayata Geçirir?" adlı kitap, girişimcilere en iyi fikirlerini belirleme, finanse etme ve başlatma konusunda rehberlik etmeyi amaçlıyor. Bir girişimcinin başarılı bir şekilde bir iş kurmasına yardımcı olmak için kitap, girişimciliğin temel unsurlarını ve aşamalarını ele alıyor.

Yazarlar, girişimcilik yolculuğunun her aşamasında karşılaşabilecek zorlukları ve fırsatları ele alıyorlar. Kitap, fikir geliştirme sürecinden yatırım bulmaya, iş modeli geliştirmeye, ürünü pazara sürmeye kadar çeşitli konuları ele alıyor.

Potansiyel girişimcilerin cesaretlerini ve yeteneklerini artırmalarına yardımcı olan kitap, girişimcilerin karşılaştıkları zorlukları aşmalarına yardımcı olacak pratik ipuçları ve teknikler sunmakta.

Bu kitap, girişimcilerin iş fikirlerini hayata geçirmelerine yardımcı olmak için kapsamlı bir kılavuz olarak öne çıkıyor. Ayrıca, kitap, girişimcilik ekosistemindeki değişen dinamikleri ve yatırım olanaklarını da ele alarak, okuyucuları sektördeki güncel gelişmeler hakkında bilgilendiriyor.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (2)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
02 Mayıs 2024
Kitabın adı 'Babalar ve Oğulları' olsa da, daha çok farklı karakterdeki iki üniversite gencin - Bazarov ve Arkadi'nin - hayata, aşka ve insanlara bakışını anlatır. Bu farklılıkların oluşmasında etken olan faktörleri de ele alır: Bazarov'un daha akıllı, iri, kuvvetli ve cesaret sahibi olması, Arkadi'nin ise daha uysal, çekingen ve sevgiye, saygıya daha çok önem veren biri olması. Kitap akıcılığı, dili, hikayenin akışı açısından ve karakterlerin betimlenmesi açısından çok güzel ve bir çırpıda gibi kısa bir sürede bitirilebilecek bir kitap. Tavsiye ederim. Şimdiden iyi okumalar.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
02 Mayıs 2024
Bana Hevesli, muazzam çağrışımları sebebiyle soluklanarak okuduğum bir kitap oldu. Bilinçliliği, ölçülülüğü önceliyor. Şairin önceki eseri Kirpik Bilgisi’nin izleğinde yer alan varoluşsal sorgulama bu eserde daha da derinlik kazanıyor ancak artık bunu kuyudan çıkıp kalabalığın arasında, yaşam sahnesinde yapıyor. Kendinden çıkıp başka insanları irdeliyor, yaşantılarımıza aynalaşıyor. Henüz okumayanlar için birlikte okunmalarının ayrı bir keyif verdiğini söylemeliyim. Kirpik Bilgisi zaten şairin 2019 yılı ŞiirAtı Seyhan Erözçelik İlk Kitap Şiir Ödülü’nü aldığı eseriydi. Bana Hevesli ise 2023 yılı Ekim ayında Mahal Yayınları tarafından yayımlanmıştı. İyi şiirin izini sürmek isteyen okurlara tavsiyemdir.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
GÖNÜL DEMİRCİOĞLU
02 Mayıs 2024
Özdal’ın 2023 yılında Simurt Art tarafından yayımlanan eseri Kumaş’ı bitirdim. Eser boyu devam eden başlıkların hepsi kitabın ismini niteleyen alt çeşitleriydi. Kumaş sadece kitap başlığında kalmış bir metafor yaratmıyor. İçi bu örüntülerle dolu. Sırtlarında kumaşın hammaddesini taşıyan koyunlar, tarağın dişleriyle birer birer yüklerinden sıyrıldı. İnsan, sığındığı odalarda ışığa perde çekti. Perdelerin ardında taşlanmış kumaşlar yatağa uzandı. Onlar uzandıkça kundaklar ağladı ve daha bir sürü şey. Farklı açılardan, görünenin tersinden ve kendi gözlerinizin uzağından yaşamı kısacık da olsa izlemek istiyorsanız Kumaş doğru bir eser. Kesişimlere, ışığın büyüsüne, duyuların çokluğuna inanan biri olarak böyle eserlerin gün yüzüne çıkması çağdaş edebiyatımız adına beni heyecanlandırıyor. Unutmadan şundan da bahsetmek istiyorum, eserin sonunda meraklısına notlar bölümü var, metinlerin içinde yer alan kumaşlar hakkında oldukça donanımlı notlar da burada bulunuyor.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
02 Mayıs 2024
Sosyal Bilimler ve Felsefe Kitabı sosyal bilimlerin doğası sorunu üzerine yapılmış felsefi bir çalışmadır. Kitap günümüzde felsefe bilim ayrımı aslında bir yanılgıdan ibarettir tezini ele alıyor ve aslında bilimin felsefeden ibaret olduğunu söylüyor. Günümüz Bilimleri felsefeyi gereksiz bir uğraş olarak görüyor ve mutlaklaştırdıkları tarihsel kavramların tutsağı olmuşlardır diyor kitap bize! Sosyal bilimlerin temel sorununun felsefesizlik olduğu iddiası bu kitapta iktisat örneği üzerinden temellendirilmeye çalışılmıştır. Kitap bana göre kaliteli bir kitap fakat herkese hitap etmiyor. Felsefeye, siyasete, ekonomiye, sosyolojiye önem verenler okusun derim. Normal okuyucu sıkılır.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
Emin Atalay
02 Mayıs 2024
Dünyadaki en büyük araştırmalardan birisinin sonucu şudur: gerçek insani başarıya ve mutluluğa ulaştığını hissettiği gözlemlenen yetişkinlerin, çocukluklarında ne zengin ne fakir bir ailede büyüdükleri, ne üniversite mezunu bir anne baba tarafından büyütüldükleri, ne de küçük yaşlarda kurslara gittiği gibi korelasyonlar bulunamamıştır. En büyük korelasyon: çocukluklarının geçtiği evdeki kitap sayısı ve çeşitliliğidir. Her çocuğun anne babası üzerinde hakları vardır. Bunlardan birisi de bir insanın gerçekten yaşamasını sağlayan üç gücün yönlendirilmesidir ve tetiklenmesidir: zihinsel, entelektüel ve bedensel güçler. Deneylerle Bilim Dünyası da çocuğunuzun zihinsel güçlerini tetiklemek için güzel bir kitap olmuş. Görsellerle, sesin elektriğin ve ışığın temel prensipleri anlatılmakta, diğer canlıların nasıl duyduğu ve gördüğü ile ilişkili ek bazı bilgiler de sunulmaktadır. 8-12 yaş arası çocuklara özellikle tavsiye ederim.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
02 Mayıs 2024
ÖZKAN ÖZE'nin Çaylak ve Filozof serisinin 7. Kitabı, Teodise/Kötülük problemi ve özgür irade konusunu işliyor. Bu konu, yetişkinlerin bile anlamakta ve anlatmakta zorlandığı konular. Yazar, Gazzede yaşanan "vahşet ve soykırım" üzerinden, neden dünyada kötülük var? Tanrı niye kötülükleri engellemiyor? İnsanı kötülük yapamayacak şekilde yaratmış olsaydı, olmaz mıydı? sorularını açık açık soruyor. Sorulardan ve sorgulamaktan kaçmıyor diyaloglar. Umduğunuzdan fazlası var kitapta. Kargoyu açar açmaz oturdum ve bir solukta okudum. Yazarı yeniden tebrik ediyor ve alkışlıyorum.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (2)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Onaylı Yorum Bu yorum, Onaylı Yorumcu tarafından yazılmıştır.
02 Mayıs 2024
Yakın Tarihe Işık Tutan Bir Roman...
Sema Çelebi'nin "Kumdan Kaleler - Dalgalara Müptela" romanı, 1975'ten 2023'e kadar uzanan bir zaman diliminde, bir ailenin inişli çıkışlı hikâyesini anlatıyor. Roman, farklı karakterlerin bakış açılarından ilerliyor ve bu sayede okuyucu, olaylara çok yönlü bir perspektiften tanıklık ediyor.

Romanın en güçlü yönlerinden biri, karakterlerinin derinliği ve gerçekçiliği. Her karakterin kendine özgü bir hikâyesi, hayalleri ve korkuları var. Okuyucu, karakterlerle empati kuruyor ve onların yaşadıkları zorluklar karşısında verdikleri mücadeleleri birebir yaşıyor.

Romanda, Türkiye'nin yakın tarihine de ışık tutuluyor. Siyasi ve toplumsal olaylar, karakterlerin hayatlarını derinden etkiliyor. Roman, bu olayları sadece arka plan olarak kullanmak yerine, karakterlerin hayatlarına nasıl etki ettiğini göstererek, okuyucuya daha derin bir anlayış sunuyor.

Sonuç olarak roman, sürükleyici hikâyesi, derin karakterleri ve tarihsel arka planıyla okuyucuya keyifli ve düşündürücü bir deneyim sunuyor.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (2)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla