Kitabı görünce acaba kalemini çok sevdiğim "Yazarların İstanbul'u" nasıl deyip hemen aldım.
Şehirler ve hissettirdikleri... Şehirleri sevdiren insanlar mı yoksa şehrin kendisi mi?
Her şehrin ruhu olduğunu düşünürüm, bizimle nefes alıp nefes veren.
Kendine has kokusu, tadı, tınısı ezgisi olan.
Orhan Veli'nin dizelerinde can bulur.
Yahya Kemal'in şiiri Münir Nurettin Selçuk'un bestesi ile bize tepeden baktırır.
Her yerde bizi saran müthiş bir tarih...
Bazen bir sokak görüntüsü,
Bazen de bir isim...
Bazen bir dokunuş,
Eminönü'nde balık ekmek,
İnci'de profiterol,
Kanlıca'da yoğurt,
Sarıyer'de mısır,
Beyoğlu'nda çikolata,
İstiklal Caddesi'nde yürürken tramvay sesi eşliğinde mis gibi lavanta kokusu...
Adım adım her yönüyle sanat, tiyatro, şiir, konserler, fuarlar ve ve daha niceleri...
Benim için 1995 yılında Merhaba dediğim Sultanahmet Ticaret Lisesi ile başlayan her anı ayrı ayrı güzel olan yaşanmışlıklar...
Sahi sizin İstanbul'unuz ne diyor size?