"Bir gece çok değişik bir rüya gördü Cemal. Sahra çadırında Saraybosna'nın, Kudüs'ün, İstanbul'un, Medine'nin birbirinin kapı komşusu olduğu bir rüya. Saraybosna'nın son mahallesinde İstanbul başlıyordu, İstanbul'un son mahallesinde Kudüs, Kudüs'ün son mahallesinde Medine başlıyordu. Medine'nin son mahallesi yine Saraybosna oluyordu. Camilerden birinin minaresine çıkınca hepsini birden görüyordu."
Editöryal eksikliklere, kurgudaki tüm zaafiyetlere ve zayıflıklara rağmen ...
Daha üçüncü sayfada Bakir Babina Dzamija'yı okumak ...
Sonra Kudüs'lü, Gazze'li, Hafya'lı, Akka'lı, Nablus'lu Filistin'i; Mekke-i Mükerreme'yi, Medine-i Münevvere'yi, Endülüs'ü ...
Bu şehirlerin geçtiği her satırın yanına kalbimi koydum.