Toplam yorum: 3.082.020
Bu ayki yorum: 1.700

E-Dergi

econozzy Tarafından Yapılan Yorumlar

13.12.2001

Batı realizmle 1850li yıllarda tanıştı. Balzac, Stendhal gibi romancılar realizmin teorisini kurmağa çalışırken biz henüz ilk ebedi tercümemizi dahi yapmamıştık; Batılı türlerin hiçbirinden haberdar değildik. Yıllar sonra realizm, Türk edebiyatına natüralizm ile yanyana girecektir. Avrupalı bazı edebiyat tarihçileri realizm diye bir akımın olmadığını, natüralizmin oluşum sürecine realizm denmesi gerektiğini iddia ederler. Realist diye adlandırılan eserlerde romantik unsurların ne kadar çok olduğu, yazarların gerçekçi olsun diye uğraştıkları konuların nasıl, hep bir tarafıyle romantik kaldığı hatırlanınca bu iddia pek de haksız görünmüyor. Türk edebiyatçısının ise realizm ile natüralizm arasında böyle bir öncelik-sonralık bulunduğunu çokça farkedemeden, aralarındaki kronolojik ve filozofik ayrımı pek de göremeden iki akımı birlikte kabullenişleri şu edebiyat tarihçilerini bilmeden desteklediklerini göstermiyor mu?
13.12.2001

1946 yılında ülkemize girmeye başlayan emperyalizme karşı mizah silahı ile ilk direnişti Markopaşa. Sabahattin Ali, Aziz Nesin, Rıfat Ilgaz ve Mustafa Uykusuz’un halkın sözcüleri olmaları; sandalyeyi çekene karşı,sandalyesi çekilenlerden yana oluşun öyküsü... Elli beş yıl geçmesine karşın Markopaşa güncelliği hep korudu. Türkiye’nin içine düştüğü ekonomik kıskaç nedeniyle daha da önem kazandı.
13.12.2001

İnsanın gerçek düşmanı, yanlış yönlendirdiği bilincidir. Bu kitap, Krishna biçiminde bedenlenen tanrı Vishnu'nun ağzından, insanın doğasını değiştirmesinin yollarını anlatmakta, gerçek inanışın ise, eskimiş dinsel uygulamaları yerine getirmekten çok, tüm canlılardaki özün aynılığını kavramak olduğunu göstermektedir. En büyük huzur, tüm zıtlıklara karşı aynı kalabilme durumudur...
12.12.2001

İşte bir kadının gözünden erkekler ve erkeklerin aşk anlayışı. Üstelik de erkekleri çok seven bir kadın yazar bu. Camille Laurens, Erkeklerin arasında adlı romanında bazen mizahi bazen de ciddi bir anlatımla kadın olmak ve erkek olmak durumlarını tahlil ediyor.

12.12.2001

Geçmişe Açılan Pencere'de anılarına eğilen Kökden, bu kez 25 Şubat iye 24 Aralık 1982 arasında 'tutulan' bir tutsaklık güncesi ile okurunun karşısında. Barış Derneği'ndeki yönetim kurulu üyeliği nedeniyle bir grup aydınla birlikte tutuklu kaldığı Maltepe Cezaevi'nde tuttuğu günlük, karanlık bir döneme 'içeri'den ışık tutuyor