Jack London'un 1906-1907 yıllarında bir dergide seri halinde yayımlanan bu eseri genç bir adamın rüyalarında eski çağlardan kesitler görmesi ve bu rüyaları oradaymış gibi ayrıntılı hatırlaması kurgusu üzerine kurulu. Çocukluğundan beri gördüğü bu rüyalara ancak üniversiteye gidip insan psikolojisinin derinliği ile ilgili bilgiler edindiğinde anlam vermeye başlayabiliyor. Rüyalarında gördüğü eski çağlar bazı araştırmalara göre genlerle aktarılan bilgi ile geçmiş olabilir. Çünkü rüyalarımızın belli bir kapasitesi vardır. İnsan hiç karşılaşmadığı bir cismin rüyasını göremez. Örneğin ağaçlar; çocukken şehirde yaşayan karakterimiz daha önce hiç görmediği ağaçlar görüyor rüyasında ve de bunların hepsini tanıyor.Rüyalarında gördüğü bu Genç Dünya'da Kocadiş, Sarkıkkulak, Kızılgöz, Tezcanlı, Kılıçdiş ve daha birçok karakterle macera kitabı niteliğinde bu yüzden okuması çok keyifli.