Bir İdam Mahkumunun Son Günü Hakkındaki Yorumlar

Aley 20.08.2014
İnsan elbet bir gün ölecek.Olay şu tarihi hiçbir zaman değiştiremezsiniz ama nasıl ölüceğiniz değişebiliyor .İdam gerçekten tartışması yapılmayacak kadar kötü bir öldürme çeşidi eğer kötü bir şey yapan veyahut yapmadığı halde bunu delille gösteremeyen insanları sırf zevk olsun ve örnek olsun diye öldürmek doğru değil.Soylesenize bana ,örnek olucak yani ders vericek olsaydı kimse suç islemezdi zaten .Şunu unutmayın "Adalet mülkün temelidir." Bunun aksi benim gözümde olamaz bir insan acımasız bir şekilde öldürüldü diye diğerini de öldürmek doğru mu sanıyorsunuz yanılıyorsunuz neden mi ? Çünkü o cezaliya böyle bir cezayı vermek sadece olağan karşılayan kişilere zevk verir .Oysa o adam sayesinde belki de karnını doyuran bir aile var ardında .Hiçbir insan hayvan muamelesi görmeye layık olamaz olmamalı o kadar...
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
"Zaten bu hayatta özlem duyacağım kadar beni üzebilecek ne kaldı ki? Aslında hapishanenin karanlık gündüzü ve kara ekmeği; kürek mahkumlarına çok az miktarda verilen çorbaya benzer yemek, horlandığımı görmem, o kadar eğitim almış birisi olmama rağmen, gardiyanlar ve diğer mahkumlarca aşağılanmak, sohbet edebileceğim ve anlattıklarını dinleyebileceğim özellikte bir insan görememek, yapmış olduğum ve bana yapılacak olan şeylerden dolayı tedirgince ürpermek. İşte celladın elimden alabileceği bütün servetim budur."
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
fatihozkan 04.01.2013
suçlu diye belirttiğimiz ve ceza verdiğimiz insanların idam mahkumundan önce düşündüklerine ışık tutan bir kitap.mahkunun iç yolculuğuna tanık oluyorsunuz...
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
fatihkocabicak 27.10.2012
Bir idam mahkumu son gününde ne yapar? Ne yer, ne içer, neleri düşler? İdam cezası ve medeniyet örtüşen kavramlar mıdır? Tüm bunlara ve daha fazlasına cevap veriyor Hugo. Bir insan ne suç işlerse işlesin giyotin korkusuyla yaşatılıp, sonunda giyotine mahkum edilmesinin ne kadar insanca olduğunu tartışıyor, içinde hem deneme hem oyun hem de romanı barındıran eserinde. Sonra tek bir soru daha ekliyor : Bir insana idam cezası verilerek ailesine ve tüm sevenlerine de ceza verilmiş oluyor. Oysa onlar masum.. Adaleti tartışıyor Hugo. Okunması gereken güzel ve akıcı bir eser..
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
ikizoglu 19.06.2012
Kahramanın kendisinden dinlediğiniz hikaye başlarda biraz sizi zorlasa da sonunu bekleyen birinin duygularını aktaran bu kitap kesinlikle bitirilmeyi hakediyor.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
zorakidiplomat 31.05.2012
Kitabın yaklaşık 25 sayfalık önsözünde Victor Hugo neden idam cezasına karşı olduğunu yer yer abartılı ifadelerle açıklamış, sonrasında da çaresiz bir karakter kurgulayip insanları idama karsı tavır almaya sevketmistir. İdeolojik bir tavrın romana dökülmüş halidir bu kitap. Yine de victor hugo gibi bir yazarın fikirleri ve etkileyici anlatımına muhatap olmak adına tavsiye ederim.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (4)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
sesese21 10.03.2012
Gerçekten kendim idam edilecekmişim gibi hissettim.Edilen maddi işkenceden ziyade kişinin iç dünyasındaki psikolojik baskı,öleceğinin bilinci,geride bırakacaklarının pişmanlığı,herkesin gülen gözleri eşliğinde o ipte sallanma fikri gerçekten çok kötü.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Mert Efe Olut 28.09.2011
Mahkumun hapishanenin kadrolu rahibi hakkındaki düşünceleri, halkın sabırsız bekleyişi güzel ve sinir bozucu detaylar idi. Özellikle son 50 sayfada baş kahraman ile empati kurmaya çalıştıkça sıkıntı bastı diyebilirim. Bu kitap, sadece ve sadece özgür olmanın dünyadaki en değerli duygu olduğunu yeniden farketmenizi sağlıyor.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
berkcel 30.11.2010
Okuyup bitirdikten sonra idamın hala bir ceza olduğunu düşünmeyeceğinizi umarak okumanızı tavsiye ediyorum. Söylenecek çok şey var aslında bu kitap hakkında. Kitaptan kısa bir alıntı yaparak belki düşüncelerimi özetleyebilirim.

“Bunun çok güç bir şey olmadığını, insanın ıstırap çekmediğini, rahat bir son olduğunu ve bu şekilde ölümün çok kolaylaştırıldığını anlatıyorlar.
Ah! Ya bu altı hafta süren can çekişme ve gün boyunca devam eden bu hırıltı ne peki? Bazen çok yavaş, bazen çok hızlı akıp giden ve artık geri dönmeyecek olan günün korkulan yanı ne? Darağacında biten bu işkence merdiveni ne? Onlara göre bunlar acı değil! Bunlar, kanın damla damla bittiği, düşüncenin sönmesine benzer çırpınmalar değil mi? Ve sonra, sözde acı çekilmiyormuş. Gerçekten buna inanıyorlar mı acaba? Bari kesilmiş bir kafanın, sepetin ucundan kanları akarken doğrularak, halka hitaben, “Hiç de acımıyormuş!” diye haykırdığını söylesinler! Onlara teşekkür etmek için gelen ve “Çok iyi bir buluş. Bunu hiç değiştirmeyin, mekanizması iyidir,” diyen ölüler de mi var yoksa? Bunu Robespierre mi dedi, yoksa 16. Louis mi? Hayır! Bir dakikadan, bir saniyeden az bir zaman içinde her şey bitecek. Onlar, düşüncede bile olsa, acaba aşağı inen o ağır ve keskin bıçağın eti böldüğü, sinirleri kestiği ve omuru parçaladığı sırada, onu yaşayan insanın yerine kendilerini koymuşlar mıdır? Ama ne fayda! Yarım saniyecik bir süre! Bir anda ustalıkla yok edilen bir acı! Korkunç!”
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
faster_jackson 05.08.2010
Vigtor Hügonun ölümsüz eserlerinden bir tanesi olan bir idam mahkumunun son günü adlı romanını şiddetle okumanızı tasviye ederim. Victor Hugo'nun içerik olarak bu romandaki amacı çok yalın ve çok açık , İdam cezasının hem trajik, hem de saçma yanını göstermek. Onun büyüklüğünde, onun dehasında bir yazar için böyle bir savı insan ve etik boyutlarıyla sergileyerek kanıtlamak hiç de güç değil.Greve meydanında idamını bekleyen bir idam mahkumunun son anlarında yaşadığı ağır duygularını mahkumun ağzından konu alan bu eserde idam cezasının aslında ne derece ağır bir ceza olduğu vurgulanmakta, bunun isnada uyandırdığı kötü duygular belirtilmektedir.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
uurcan 01.05.2010
Roman çok yavaş ilerliyor.Ve sürükleyici bulmadım.Fakat çok rahat empati kurabiliyorsunuz.Belkide bu yavaş ilerlemesine bağlıdır romanın.Ölüme giden insanın psikolojisini hissedebiliryosunuz.Sürükleyici değil ama muhteşem bir kitap.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
monaroza034 15.12.2009
Unutamayacağım kitaplar arasında..bir solukta ,okyucağınız buruk bir gözyaşı gibi bir kitap. küçük kız babasının kucağında sızlanışının bile sesini duyabileceksiniz;"canımı acıtıyorsunuz bayım!"oysa kitap canınızı çoktan yakmıştır..
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (3)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
zagra 15.04.2009
gerçek bir klasik, bir solukta okuyacaksınız.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (2)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
byMSA 25.03.2009
Aman Allahım! Monte Kristo'dan sonra en zevk aldığım öykü! Harika ötesi. Bir sosyal mesaj ancak bu kadar etkili bu kadar heyecanlı ve bu kadar içten verilebilirdi. Tebrikler Hugo. Bu romanı gençken yazmışsın ama ben bu öyküden sonra en az 1 sene daha ihtiyarladım. Mutlaka okuyun ama MUTLAKA !!!
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (2)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
shadowen2626 12.03.2009
çok kısa bir sürede bitireceksiniz bu kitabı. yazar eserinde; çaresizliği, merhameti ustalıkla aktarmış. victor hugo'nun diğer kitapları kadar populer olmasada tadına doyamayacaksınız bu eserinin de.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (3)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
KY-233490 16.10.2008
konu itibariyle gayet ilginç bir kitap. yazarı hepimiz biliriz ve dilinin sürükleyici olduğunu da sölymememe gerek yok heralde
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
mustafakoray 09.07.2008
“Bir İdam Mahkûmunun Son Günü” edebiyat tarihinin en hümanist eserlerinden biri sayılır. Victor Hugo’nun gençlik dönemi eserlerinden biri olan roman, daha ilk satırlarında okura olağanüstü bir anlatıyla karşı karşıya olduğunu hissettirir: “Sanki haftalar değil de yıllar önce, ben de herkes gibi bir insandım” sözleriyle başlayan roman, “insan olma” konusunda yazılmış çok önemli bir yapıttır.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Laşınkay 07.05.2008
İnce bir kitap ancak öylesine konsantre ki kendinizi son gününü yaşayan bir idam mahkumu gibi hissediyorsunuz.Muhteşem.Herkes okumalı.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
arslanmef 08.04.2008
baştan sonuna kadar sürekleyici bir roman
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
kemikcik 09.03.2008
Victor Hugo'nun 26 yaşında yazdığı bir kitap. Kitapta amaç, çok açık: İdam cezasının insan psikolojisinde yarattıkları ve bu cezanın saçmalıkları. Kitabın yazıldığı dönemin sosyal ve siyasal koşullarına göre döneme damgasını vurmuş bir yapıt. Bu nedenledir ki Victor Hugo'nun diğer yapıtlarından daha az duyulmuş bir yapıt. yıllar sonra üst üste baskılarla çoğaltılmış. Okunmalı kesinlikle.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
ozgur05 13.02.2008
Victor Hugo, yokluk ve sefalet yüzünden adam öldürmek zorunda kalan bir adamın son gününü anlatıyor. Çok güzel psikolojik tahliller yapılmış. Bu konu çevresinde Fransa hükümeti ve DİN olgusu tartışılıyor. İdamın yaklaştığı saatlerde bir rahip ruhunu günahlarından arındırmak için yanına geliyor ve mahkûm onu istemiyor ve diyor ki: “Eğer siz olmanız gerektiği zamanda yanımda olsaydınız ben şu an giyotine giden bir adam olmayacaktım. Rahipler akbabalar gibi, ölüm anında geliyorlar.” Ve ayrıca: “Çocukları acımazsızca öldüren bir adam, saçlarına kadar günaha batmış olan bir insanı nasıl günahlarından arındırıyorsunuz?” Fransa hükümetine ise: “Benim yerime açlığı, yoksulluğu gideremeyen insanları giyotine yatırmak lazım.” diyor. Yoğun bir eleştiri var aslında. Oldukça etkileyici.

O dönemde toplumu bu derece eleştiren yazarların ve bunları okuyup tartışan halkın sayesinde BATI, bugünkü medeniyete erişmiştir. Bizde eleştirenler sevilmez…
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (2)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Tufanaybars 12.01.2008
Bir İdam Mahkumunun Son Günü, dünya edebiyatının ölümsüzlerinden Victor Hugo'nun (1802-1885) yirmi altı yaşında yazdığı bir gençlik yapıtıdır. Victor Hugo'nun içerik olarak bu romandaki amacı çok yalın, çok açık: İdam cezasının hem trajik, hem de saçma yanını göstermek. Onun büyüklüğünde, onun dehasında bir yazar için böyle bir savı insaca ve etik boyutlarıyla sergileyerek kanıtlamak hiç de güç değil. Ama bu romanın büyük önemi başka özelliklerinden kaynaklanıyor. Bu yapıt, birinci tekil kişi ben ile yazılan romanın ilk örneği. Daha önce böyle bir yöntem bilinmiyor. Demek ki bu özelliğiyle bir yol açıcı, bir öncü bu roman. Roman kahramanının da dediği gibi, bir tür zihinsel otopsi olan bu romanda, modern edebiyatın ilk iç monoloğu ile karşılaşıyoruz. Bir İdam Mahk-munun Son Günü, bir yazınsal yenilik olan Samuel Beckett ve Georges Bataille'ı haber veriyor. Bu da romanın bir başka önemli özelliği. Bataille ve Beckett'i tanıdıktan sonra bu romanı daha iyi kavrıyoruz. İdam mahk- munun kendisine ironik bir gözle bir başkası olarak bakışı ise, Victor Hugo'nun Arthur Rimbaud'dan kırk yıl önce `Ben Bir Başkasıdır' düşüncesini yaşamış olduğunu gösteriyor.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (2)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
nehl 29.12.2007
bir düşünün sadece bir gününüz var birgün içerinde öleceksiniz...bunu sadece düşünebiliriz ama bu kitapta victor hugo bu durumu bize hissettiriyor sanki sizin birgün yaşamınız kalmış gibi kendinizi kaptıracaksınız...
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
cimbombombom 02.02.2007
Hugo çocuk denecek yaşta İspanyada boğularak öldürülmek üzere idam mahalline götürülen bir mahkumun yoldan geçişini izlemiş ve 16 yaşındayken bir kızın Adalet sarayı önünde kızgın demirle cezalandırılışı sırasındaki dayanılmaz feryatlarını unutmamıştı. Kitapta da bir idam mahkumunun sun gününü anlatırken psikolojisini hayata bakış açısını dünyayla arasındaki son bağları inceliyor ve bize iletiyor.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (2)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
savedbygrace 28.11.2006
Derlerki doğduğun gün ıslak dudaklarını alnına dayarmış ölüm. Ve gün geçtikçe yavaş yavaş dudaklarına yöneltirmiş, umarsız öpücüklerini. Ama anlamazmış insan ölümün dokunuşlarını ve ıslaklığını ta ki dudaklarını ölümün dudaklarına teslim edene dek! Ya bunu önceden hissetmek...İşte bunu anlamak imkansızdır diyorsanız bu kitanı henüz okumadınız demektir. Bu kitab için bir çok şey yazabilirim. Ama bence en güzel yorum yine Hugo'nun kendisi giriş bölümünde verdiği şu cümlelerle yapıyor:
1Tanrım ne korkunç bir düşünce! İdama mahkum edilmiş bir insanın, infaz gününde çekmesi gereken bütün bedensel acıları, bütün manevi işkenceleri, peş peşe ve hiç birini atlamadan anlatmak, derinliğine inmek, incelemek!"
Bunun üzedrine tek birşey söyleyebilirim. Bu kitap için ben 10 üzerinden 10 diyorum ve mutlaka okumanızı tavsiye ediyorum.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
abdullahsahin1 11.10.2006
Hugo'nun bu başyapıt telakki ettiğim eserini hayretler içerisinde okudum. O hiç önemsemediğimiz dakikaların hatta saniyelerin değerini farkettim. Meğer yaşamak ne fevkalâde bir eylemmiş.
Kesinlikle 7'den 70'e herkesin okuması gereken bir eser
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
....EsiLa ... 14.08.2006
Evet yaşamak çok güzel ve can çok tatlı özellikle de öleceğinizi biliyorsanız ve hatta bundan kaçışınız yoksa. Siz bir idam muhkumuysanız yaşam ulaşılamaz ama çok tatlı meyva oluveriyor birden. Sokakta ki simitçiye bile özeniyorsunuz kürek çeken mahkumlara bile imreniyorsunuz. Lütfen yaşamımızın kıymetini bilelim. Onu kaybetmeden önce...
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Hande Köse 07.04.2005
Okuduğum en etkileyici, en sürükleyici ve en güzel kitaplardan biri.Kitapta ölümü beklemenin ne kadar acı verici birşey olduğu ve bekleyiş içinde yaşamın ne kadar vazgeçilemez olduğu vurgulamış.Kitabın sonlarına doğru gerçekten idam mahkumu kişi gibi hissetmeye başlıyorsunuz.Bu da kitabın ne kadar başarılı bir anlatımının olduğunu gösteriyor.Kısacası çok başarılı bir eser...
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (2)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
elimashali 23.12.2004
Beklemenin verdiği acının ölümden üstün olduğunu vurguluyor ve sonucu bence yoruma acık....
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
c'est serpil 05.10.2001
hugo'nun 26 yaşında yazdığı roman çok sade ve anlaşılır bir anlatıma sahip. konusu idam cezasının trajik ve gereksizliğini vurgulamak. hugo severler okumalı
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (8)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla