Bana göre kahramanımız hayalperest, Nastenka'ya gerçekten aşık değildir,kendi ağzıyla söylediği gibi o sadece uzun zamandır birini arıyordur(sf 47 can yayınları) , gerçekliğe ve gerçek yaşama okadar susamıştır, yalnızlıktan ve yalnız olmaktan okadar korkmaktadır ki ,nastenka onun için sadece bir çıkış kapısıdır..proust'un dediği gibi henüz ilk kadına bağlıyken mutluluğumuzun onun şahsına bağlı olduğunu zannederiz, halbuki mutluluğumuz kaygılarımızın bitişine bağlıdır..hayalperest içinde durum aynen böyle o yüzden nastenka doğru olanı yapıp aşık olduğu adama gitmiştir..hayalperest henüz kendi varoluşunun temellerini bulamamış, zayıf,silik, korkak, kendine saygı duymayan bir karakterdir.Çok enteresandır ki aynı kurgu hemen hemen dostoyevskinin ev sahibisi romanındada kendini gösterir.bakalım insancıkları okuyunca yazarın o dönemdeki ruh haliyle ilgili bir yorum yapabiliriz sanırım.