Nar Ağacı Hakkındaki Yorumlar

Arkadaşımın tavsiyesi ile almıştım hayatımda en kısa zamanda bitirdiğim tek kitap çok etkilendim, değişik bir lezzet bırakıyor ağızda, her kim kitap alacağım dese hemen tavsiye ediyorum. Bu kitap Nazan BEKİROĞLU'nun ilk okuduğum romanı ve anlatımına bayıldım duygular ancak bu kadar güzel hissedilebilirdi. Teşekkürler Nazan Bekiroğlu...Şimdi sıra diğer kitaplarında...

kesinlikle son zamanlarda okuduğum en iyi kitaplardan..hikaye,karakterler,yazarın dili...bir solukta okuyacağınızı umuyorum

muhteşem bir roman... anlatımı edebiyatı romandaki aşklar savaşlar acılar gözyaşları... kimi zaman ağladım kimi zaman aşık oldum..her türlü duyguyu yaşadım. hiç bitmesin istedim..

ben bu kitaba bayıldım öldüm bittim ya..gerçek ile hayal ancak bu kadar güzel yakışır. tavsiye ederim

nazan bekiroğlu kitaplarını severim genelde ama genede hep eksik kalan bir şeyler hissederdim kitaplarında. Bu kitap farklı ancak. insanı içine alan, sanki yaşıyormuşsunuz gibi hissettiren bir kitap.

Setterhan ve Zehra...İki ayrı dünya iki ayrı hayat iken yaşanan seyr-i sulük neticesinde gelinen son nokta.Son zamanlar da okuduğum en güzel kitaplardan biri.Bitmesini istemedim.Yazarın Cam ve Elmas'tan sonra okuduğum ikinci kitabı.Bence Nar Ağacı ile yazar çıtayı oldukça yükseğe taşımış.

Bu denli dar bir kurguyu bu denli güzel bir üslupla anlatmak usta yazarların işidir, tavsiye ederim.

balkan savaşı Trabzon ve tebrizle ilgili bilgiler sürükleyici bilgilendirici mutlaka okuyun derim ben

Tarzıyla, diliyle ve karakterleriyle çok etkili bir kitaptı. Bence herkes okumalı, pişman olunamayacak kadar güzel hatta fazlasıyla güzel.

Nazan Bekiroğlu'nun uslubunu hep masal gibi bulmuşumdur... Bu kitabı, benim tanımlamamın doğruluğunu kanıtlıyor kesinlikle... Yazar anlatırken siz de onunla birlikte fotoğraflara yolculuğa çıkıyorsunuz. Hatta o kadar kapılıyorsunuz ki büyüye bazen kalbiniz heyecanla çarpıyor, bazen boğazınıza bir yumru oturuyor, hüzünleniyorsunuz, neşeleniyorsunuz, tebessüm ediyorsunuz... "Beni görmeseler bari" diyorsunuz. Betimlemeler enfes... Herkesin okuması, bu güzel yolculuğa çıkması gerek bence...

Kitabın ilk sayfalarında, karakterleri tanıyana kadar biraz zorluk çektim. İlerleyen sayfalarda ise büyülendiğimi fark ettim. Yolda yürürken bile hikaye aklımdan çıkmadı. Çok beğendiğim ve etkilendiğim sahneleri bir kaç defa tekrar tekrar okudum. Beni etkiledi. Tavsiye ederim.

bu kitapta Nazan BEKİROĞLU kendinin üstüne çıkmış. çok güzel bir hikaye tasarlayıp masal tadında bize sunmuş. başarılı bir kitap. yüreğine sağlık yazarımızın..

Kitap etkileyici olmaktan ziyade farklıydı. Okuduğum hiç bir kitaba benzemiyordu. Yazılarının normalden küçük olması,ağır bi edebi dil kullanılması beni yordu,okumamı güçleştirdi. Yine de tarihe merakı olanların ilgisini çekebilicek bir roman.

Hikaye de karakterler de hiç emek verilmeden yazılmış, saçma bir kurgudaki vasat karakterlerdi. Zaman kaybıydı, o kadar sıkıldım ki bir günde bitsin de kurtulayım diye hızlı hızlı okudum. Sıradan, sıkıcı, bir pembe romandı. Satın almadığım, arkadaşımdan ödünç aldığım için şükrediyorum.

Mükemmel bir kitap. O kadar etkilendim ki, bir kaç gün yeni bir kitaba başlayamadım. Bu kadar akıcı bir anlatım olamaz. Tasvirler ve dil kullanımı çok başarılı. Kesinlikle tavsiye ediyorum. Kalemine sağlık Nazan Hanım'ın...

Nazan Bekiroğlu'nun okuduğum ilk eseriydi, bu kitaptan sonra diğer kitaplarını okuma isteğim oluştu,sakin başlayan olaylar bir süre sonra sizi esir alıyor...

nazan bekiroğlunu gazetedeki köşe yazılarından uzun süre takip ederek tanıdım Nar Ağacı alıp okuduğum beşinci kıtabı. kitaplarının hepsi birbirinden güzel birine güzel demek diğerine haksızlık olur. nazan bekiroğlunun ben en çok üslubunu seviyorum. onun kitaplarını okurken sanki yemyeşil bir vadide bir ırmağın kenarında oturmuş suyun akışını izliyorsunuz gibi haz alıyorum

nazan bekiroğlunun diğer kitapları gibi kesinlikle okunması gerken bir kitap daha. hatta kitap demek az kalır resmen şaheser. biraz duygusal biri olduğum için kitap beni ağlattı. eğer sizde ağlamak istiyosanız kitabı muhakkak okuyun :)

Limon Ağacı'ndan sonra güzel bir eser daha. İçeriği müthiş, anlatımı da öyle. Tavsiye ederim.

tarih ve kurgunun harmanlandığı bir kitap olmuş, farklı mekanlarda farklı kültürler üzerine anlatımlar yapıldığı için hem fikir edinebileceğim, hemde sonu nereye varacak diye merak ettiğim bir kitap oldu doğrusu; yazar farklı karakterler üzerinden farklı yerlerde farklı anlatımlar yapmayı tercih etmiş roman boyunca bazen bölümler arası geçiş yaparken sıra şimdi kimde diye sorduğum oldu ancak biraz ilerleyince bu üslup da anlaşılır hale geliyor , bir kaç farklı hayatın detaylarıyla gözlemlenebileceği bir eser...

Son derece akıcı, elden bırakılmayacak ve gerçek yaşam öyküleri içinde okuduğum en iyi kitaplardan biri.

Nazan Bekiroğlu' dan çok başarılı güzel bir roman. Anneannesinin hayatı trabzondan savaş yıllarında göçleri güzel anlatılmış. Setterhan dedesi biraz savaşların arasında kendine bir dünya yaşamış bir zat gibi geldi bana...Ama roman tatilimin bir kısmını olsun güzel tatlı geçirmemi sağladı.

Aşkın tanımının çok güzel bir şekilde yapıldığı kitap. Ne eksik, ne fazla.

"Aşk değildi bu. Aşk olsa hesap yapacak mecali kendinde bulamazdın. Bu kadar hesap yapmaya ne gerek vardı? Hepi topu aşk işte. Gelir, yaşanır ve günü gelince biterdi."

Çok ilginç ve zekice bir kurguyla beraber muhteşem şiirsel bir anlatım.Konusu da bu ögelerle birleşince ortaya sürükleyici ve insanın yüreğini burkan bir kitap çıkmış.Nazan Bekiroğlu'nun üslubu ve yazar tecrübesi her kitabını bir öncekinden daha çok parlatıyor. Zehra'yı da Settarhan'ı da unutamayacaksınız.Henüz okumamış olanlara kesinlikle tavsiye ederim.

Kitabı okumaya devam ettikçe insanın elinden bırakası gelmiyor.Çok güzel bir anlatımı var.Okunması gereken kitaplardan.

Nazan Bekiroğlu bu romanı ile edebiyatımızdaki yerini tamamen perçinlemiş oldu. Konunun güzelliği, kurgunun sağlam olması, üsluptaki başarı ve akıcılık kitabı okunur hale getirmiş. Batum limanında denizi koklarken, Acem çöllerinde bir ateşgedenin kıyısına varabilirsiniz. İstanbul'da muhacir gemileri beklerken, Trabzon'da bir futbol maçı izleyebilirsiniz. Hayal, gerçeğin yerini alırken gerçek hayale sarılıyor.

Kitabın kahramanları sanki yanında gibi hissediyorsun. Çok güzel bir kitap. İyi ki satın almışım.

Anlatımı ve kurgusu çok iyiydi. Okuduğum en iyi sürükleyici romanlardan biri. Dili de çok ağır değil. Yer yer sıkıcı olsa da kitabın genelinde akıcı. Ben bitirdikten sonra kardeşim de okudu. Güzel bir kitaptı. Herkese tavsiye ederim.

Okuduğum en güzel kitaplardan birisi.Ustanın dili çok güzel.Kitap bittiğinde hafif bir burukluk kaplıyor içinizi.Bir bakmışsınız zamandan yolculuktan gelmişsiniz.

ilk defa bir kaitabı 1 ayda bitirdim çok sıkıcı beklediğim gibi bir kitap değildi.ama yine de yazarın yüreğine sağlık.

Okumamın üzerinden neredeyse bir yıl geçmiş olmasına rağmen, okuduğum zaman aldığım hazzı hala hatırlarım. Tarif edilmez güzellikte, çok içli, çok dokunaklı bir eserdi. Mutlaka kütüphanelerde bulunmalı.

Nazan Hoca'dan belirli bir seviyenin altı zaten beklenemezdi ama bu... Bilemiyorum, en iyi çalışması mıydı diye düşünmeden edemiyor insan. Mükemmel bir üslub... Döneme çok başkaca bir açıdan bakış... Yaşanan onca hadise ama asıl önemli olan insanların nasıl etkilendiği... ve tabi Nazan Hoca'nın vazgeçemediği türden samimi, sıcacık aşk hikayeleri... Hanımefendi, kalem nasıl oynatılır o kadar iyi biliyor ki! Türkiye'de hakim yaklaşımın tesiriyle bakışların Batı'dan başkasını görmediği bir dönemi anlatırken Doğu'nun insanı nasıl etkilenmiş meselesini ele alıp yazması çok önemli bence. Evet, biz ne kadar reddetsek de bir asırdır, Doğu'nun bütün özellikleriyle bünyemizde varlığını devam ettirdiği muhakkak, apaçık bir gerçek!!!
Ellerine sağlık diyoruz ve teşekkür ediyoruz bunca gayreti için...

Hala o siyah beyaz fotoğraf karesinde geziniyor gibiyim.Sanki kitabın kapağına biraz dikkatli
baksam Setterhan ve Zehra canlanıverecek... Sayın Bekiroğlu, muazzam betimlemeleri,kusursuz kurgusu ile bize tarihi bir filmde kameranlik yaptırıyor adeta.

Kitabın dili ağır değil, çok hızlı bir şekilde okunabiliyor. Olay kurgusunu çok beğendim. Çok etkileyici bir kitap, okuduktan sonra birkaç gün aklımdan çıkmadı.

Yazarın diğer eserlerindeki üslubundan tamamen farklı. Bence daha iyi olmuş. Konu hayli ilginç. Yorumlarda sıkıcı bulanlar var. Oysa o kısımlar bizim aklımıza gelipte araştıracağımız bilgileri bize ayrıntılı verdiği için. Eğer geçmişe tarihe ilginiz varsa mutlaka okuyun derim. Kaleminize sağlık hocam.

Bana göre tadından yenmeyen bi eser olmuş. betimlemeler anlatım dil çok iyi. bu arada galiba ben setterhandan hoşlandım :/

Nazan Bekiroğlu’nun güçlü bir kalemi olduğunu kimse inkar edemez ama bu kitapta Farsça kelimelere çok fazla yer verildiği için zaman zaman, okurken yorulduğumu hissettim. Sonunu bildiğiniz bir hikayenin gidişatını okumak güzel ama kitabın çok akıcı olduğunu söyleyemeyiz. Bu gibi eksiklerine rağmen, tarihsel bilgilere yer verilmesi, olay örgüsü ve “ben buradayım” diyen hikayesiyle, her kitapseverin okuması gereken bir eser.

Başladığımda nasıl biter dediğim ve sonrasında bitmesini istemediğim bir kitap.. farklı hikayeleri ustalıkla birleştiren bir yazar.

Ne bereketli sayfaları var kitabın. Bir sayfada sanki üç-beş sayfalık metin var..Açıldıkça açılan kelimeler, heceler, harfler..Büyü gibi adeta. O kadar sarıyor ki insanı üslup, Tebriz'de halı tezgahının sesi kulaklarınızda...

Nazan BEKİROĞLU'nun bütün kitapları güzel. Hele Yusuf İle Züleyha bitirdi beni. Bütün kitaplarını tavsiye ediyorum.

Betimlemeler bazen sıkıcı olsada konu olarak sürükleyici bir kitap..Sizi resmen içine alıyor ve yazarla beraber geçmişten günümüze gidip geliyorsunuz..ayrıca Balkan savaşı yıllarını anlatırken yazar kendi politik duruşunu da ortaya koymuş , bir kere okumak yetmez 2.ci kez okumayı düşünüyorum. O yılları daha iyi anlamak, özümsemek için.

Türk Edebiyatının en mükemmel kalemlerinden biri Nazan Hoca.Kitabın kurgusu mükemmel herkes okumalı. Şiddetle tavsiye ediyorum.

beklentilerin karşılanmadığı bir kitap fazla tasvir fazla uzun cümleler, pek sürükleyici değil, zaman kaybı

Bambaşka bir Nazan Bekiroğlu kalemi.romanlarında kimi zaman akıcılığı engelleyen şiirsel üslubu burda kullanmamış.doğal,akıcı bir dille tarihsel bir gerçekliği kurgusal bir aşk hikayesiyle süslemiş.güzel de olmuş.

Soluksuz okudum. Muhacirlerin acısını ciğerimin ta ortasında hissettim. Settarhanın sevdasının yoğunluğu ve temizliği gözlerimi yaşarttı. Zehranın naifliği içimi titretti. Dönemin kederini yeniden yaşadım. Çepeçevre savaşla çevrili sevdalar; sevdaların bir nebze de olsa güzelleştirebildiği acılar... Üstad şahane bir roman sunmuş bizlere. Şiddetle tavsiye ediyorum.

popüler edebiyata olan önyargımı kıran bir eser.kurgusu,anlatımı herşeyiyle mükemmel bir kitap.kesinlikle okunmalı

Okurken biraz zorlansam da bence çok değerli bilgiler dolu bir kitap..okunması gereken kitaplardan biri.

bir solukta okunacak kitap değil ama tarafsız yazılmış bir kitap. kitabın ortasına kadar biraz sıkıcı ama az da olsa duygusallık da var

Yazarın kullanmış olduğu üslup zaten tartışmasız. Karakterlerin yaşadığı duyguları birebir hissetmenizi sağlıyor. Okuyucuyu tamamen içine alıyor. Dönemin tarihi ve yaşananlar hakkında da fikir vermesi açısından ayrıca güzel. Akıcı bir kitap. Okunmasını tavsiye ederim.

tarihin bukadar içinde olmasına rağmen dönem hakkında çok fazla bilgi vermiyor. Kitapta olmasa da olur dediğim çok ayrıntı var. yer yer çok akıcı fakat bazen okurken sıkıldığım bölümler oldu.En çok sinirimi bozan gereksiz bazı ayrıntıları uzun uzn anlatan yazar, büyük hanımın evine dönüş ve hacı beyle karşılaşma bölmünü
çok kısa ve yavan anlatmış.