Yabancı Hakkındaki Yorumlar

toplumun kalıba soktuğu ahlak kurallarına bir eleştiri niteliğinde aslında. hatta kitabın bir bölümünde şöyle cümleler geçer, "bana zeki dediklerini duyuyorum. yalnızca şunu anlamıyordum: herhangi bir kimsedeki erdemler, nasıl oluyordu da bir suçlunun aleyhine ezici bir kanıt olabiliyordu." (syf:92)

"Yabancı"nın hikayesi, okunmalı.

Acikcasi yorumlar bu kitabi almami ve okumami tetikledi ancak bekledigim gibi cikmadi.

çok begenerek okudugum enterasan bir kitap

Her ne kadar egzistansiyalizmi işleme çabasında olsada Camus çok akıcı bir hikaye ile sizi kitaba bağlıyor. Tabi çevirmeni de unutmamak gere.

çok sade ve akıcı. Oku ve okut :)

Yazar yarattığı aykırı karakterle, kurulu düzen ile yerleşik ahlaki değerlere mükemmel bir başkaldırı yapmış adeta.

Sevgiye, evlilik kurumuna, anne oğul ilişkilerine, sayılabilecek ve sonradan oluşturulmuş ve çoğumuzun baştan kabullendiği tüm toplumsal kurum ve düşünüş tarzlarına duyarsız bir kahraman Meursault'ın kendine bile yabancılaşmış öyküsü "Yabancı".

fena kitap değil bi oturuşta okunabilecek bi roman. fakat normal bi roman gözüyle bakılmamalı çünkü albert camus kendi düşünce tarzının eğilimini tasvir etmiş.

Bu romanı kendi dilinden okumak lazım. Eminim okuyucunun edinebileceği şeyler daha fazla olacaktır. Çevirmenin iyi niyetine rağmen çok yerinde gramer açısından hatalar vardı. Nobel aldı ise mutlaka daha iyi çevrilebilirdi...

nobel ödülü almış bir kitap olduğundan artık bize söz söylemek düşmez.klasikleri okumak isteyen listenin başına bu muhteşem eseri eklesin...

Öncelikle şunu belirtmeliyim ki kitap baskı kalitesi ve çeviri açısından çok iyi. Vedat Günyol kitabı çevirirken ''absürt'' gibi bazı felsefi terimleri ustalıkla Türkçeye çevirmiş, anlamına ve özüne ters düşmeden anlatılmak isteneni okuyucuya ustalıkla taşımayı başarmıştır. Muhtevasına bakıldığında ise karşımıza Albert Camus'un dehası çıkar. Hayatın ''saçma''lığını bir olay örgüsü bağlamında ustalıkla roman türüne taşımayı başarmıştır. Felsefi özünü dışarıda tutsak dahi akıcı bir üslup ile roman başlı başına bir başyapıt. Yalnız Albert Camus'un felsefesinden bihaber olan insanlar romanın içeriğine anlam veremeyebilir. Hatta ''saçma'' diyebilir. Zaten roman ''saçma''yı anlatır. Hayat anlamsızsa eğer hayatın trajik saçmalığına karşı yapılan her hamle anlamlıdır. Felsefesini az buçuk duyan herkes Mersault'ta kendinden bir şey bulacaktır. Romanı elime aldığım gibi tek solukta okudum.

sade bir anlatım. bu kadar güzel olabilirdi. aldım okudum. birkaç kişiye hediye olarak bile götürdüm..

Bu kadar yalın ve temiz anlatımlı bir kitap okumamıştım. Kesinlikle okumalısınız...

albert camus'nün edebiyat dünyasına armağanı. şahane bir tragedya.

Muhteşem yazar Camustan muhteşem bir kitap. Yeraltı edebiyatı sevenler için harika

bir insanın başına gelebilecek olayı işlemiş akıcı ve güzel bir kitap

bu kadar boşvermişlik, bu kadar hayattan kopukluk olmaz herhalde, bir yerlerde değişir diye bekliyorsunuz okurken. okuyun görün değişiyor mu derim. çabucak okunabilecek bir kitap, ama etkisi o kadar kısa sürmüyor.

camus'un varoluşçuluğunu başka yazarlarla kıyaslamanın anlamı yok.. Yabancı çok iyi bir dili anlatımı ve çözümlemeleri olan bir roman.. okunmalıdır..

Bir zeki demirkubuz filmi olan yazgının uyarlaması olduğu kitaptır kendisi.Film çok hoşuma gittiği için kitabıda okudum.Bilinçaltını derinlemesine ortaya seren bir kitap.Bence herkes okumalı

"Değil mi ki yaşam, bir yerde ölümle yani yoklukla sonuçlanıyor, öyleyse nedir bu didinip durma, bu yedim içtim, aldım verdim, benim senin kavgasının anlamı?" Böyle söylüyor, bu yapıtı dilimize kazandıran Vedat Günyol, "Albert Camus ve Yabancı'sı" başlıklı giriş yazısında. Kitabı, tam anlamı ile anlatan bir cümledir bu. Romanı, bu cümlenin yanıtını arayarak okumamalı. Çünkü Camus için yanıt belli. Bir yanıt aramak yerine, bireyin, topluma ve kendine yabancılaşma hali ve bunun birey üzerindeki psikolojik etkileri algılanmaya çalışılmalı. Yazarın dili yalın ve açık. Kolaylıkla anlaşılabilir. Betimlemeleri fiziksel ve psikolojik durumu anlayabilecek hatta hissedebilecek kadar yalın. Ödüllü olması beklentiyi arttırabilir ancak bu bilgiden bağımsız bir okuma gerekir.

okurken heran savaş sirenleri duymaya hazır bir şekilde okudum bu yeni dünyanın yeni savaşını. bunların olması çok uzak değil yine çok korkunç ve ülkemizin kapısından girecek kadar yakın bir gerçeği göstermiş bize.ellerine sağlık

Okumakta fayda var ancak insana katacağı bir şey yok... Varoluşçuluk açısından bakıldığında Camus, Sartre'ın çırağı bile olmaz. Çıkış yolu göstermeyen bir umursamazlık... Adam öldürmeyi sıradan bir eyleme indirgeyen anlayış kitabın sonunda idam cezasının kaldırılmasından dem vuruyor...

basitliğini,gücünü, felsefesini yalınlığından alan Meursault'un hikayesi kesinlikle modern toplumun harika bir eleştirisi.

öyle yabancıydı ki..annesi öldüğününde gözyaşı dökmeyecek kadar, hemen ertesi günü bir kadınla aşk yaşayacak kadar, kadının evlenme teklifine hayır yada evetin kendisi için aynı şey olduğunu söyleyecek kadar, hakimin neden beş kurşun sıktın dediğinde güneş gözümü kamaştırıryordu ve elindeki bıçak parlıyordu diyecek kadar, ha 20 sene yaşamışsın yada 20 sene erken ölmüşssün ne farkeder diyecek kadar.
öyle yabancıydı ki. o ruhumuzun derinliklerinde saklanmış bilinçaltımızdı fakat işte tanıyamıyorduk. son söz olarak herkes içindeki yabancıyı düşünsün derim. albert camus mu o da kim ya ne kadar yabancı geliyor şu an bana

Olağanüstü bir kitap,hayata bambaşka gözlerle bakan bir yabancı ama kime yabancı,sana bana,yaşadığı topluma,onun dayattığı kurallara ama bir tek kendisine yabancı değil.Şiddetle tavsiyemdir...

aslında çok sıradan olaylar gibi başlıyor roman hiç cinayete bağlanacak gibi gelmedi başkalarını bilmiorum bana çok süprüz oldu ancak sonu daha da bi süpriz mutlaka ama mutlaka okunması gereken b eser

Mükemmel... Son dönem okuduğum en iyi kitap. Şiddetle tavsiye ederim.

bence aşırı abartılıyor bu kitap. yazıldığı dönemdeki okuyucular beğenmiş olabilir ancak şimdiki dönemde okunacak bi yeri yok. eğer dönemimizde yazılan kitabları okumasaydım bu kitap çok hoşuma gidebilirdi. çok basit bi eser olduğunu düşünüyorum. altından bin tane felsefe çıkarmak anlamsızca.

beğendim tavsiye ederim.

Yabancı, kayıtsızlığın romanı. Romanı bitirdiğinizde bu kayıtsızlığı samimi ve anlamlı buluyorsunuz.

ölüme kafayı takmış camusun belki de en ünlü kitabı. ölümün olduğu yerde varlığın anlamının sorgulanması camusa özgü bir düşünce değil elbette ama onu derinden etkilediği belli.

yorum yaparken bile kelimelerin doğru seçilmesi gereken bir eser, insanın iç dünyasına bir göz atmasını sağladığını söyleyebilirim...

nobel ödüllü bir klasik ama çeviri olduğu için anlatımı çok tekdüze..

Kitap aslında yarısından sonra vücüt bulup beklelileni karşılamaya başlıyor. Çok düz bir kitapmış gibi görünsede alt metinlerde ve sorgulandığında heleki son 20 sayfa çok şey anlatıyor. Tavsiye edilir.

aslında hepimiz iş dünyasına o kadar kaptırmışız ki hepimiz yalnızız. bu duruma kimin yabancılaştığını sorgulayan çok güzel bir yapıt. toplumun diktası mı yabancılaşmış yoksa topluma kendini ifade etme gereği duymayan ve duyamayan kahraman mı. bunu bize sorgulatan bir eser. herkese tavsiye ederim...

bireyin yaşama karşı yabancılaşması üzerine kısa ve etkileyici bir öldürme hikayesi. varoluşçu edebiyatın önemli temsilcilerindendir ;) ayrıca nobel ödülü alması da ne kadar etkili bir eser olduğunu gösteriyor.

yalnızlığın getirdiklerini ve götürdüklerini çok iyi anlatan bir kitap 'Yabancı'

Değişik, doğu batı savaşımı, insan ruhundaki gelgitlerr, tavsiye ederim...

Farklıysanız hayatı farklı yönleriyle ele alıp analiz ediyorsanız abartılmaması geren duyguları abartmıyor olgunlukla karşılıyorsanız , belirlenen kalıplara girmemek adına yanlızlığı ve az konuşmayı tercih ediyorsanız SİZDE BİR YABANCI ADAYISINIZ malesef geçmişten günümüze toplum kendine uymayan kendine uyduramadığı bireyleri yabancılaştırmada çok başarılı

yabancı insanın toplum içinde nasıl yabancı kaldığını görün..

Albert Camus bence yüzyılın en büyük yazarı. Fazla söze gerek yok. Yabancı bir başyapıt.

Yalnız yaşayan bir adamın hikayesi..Akıcı bir kitap ..Bir solukta okudum..tavsiye ederim

inanılmaz bi karakter. müthiş bir yaşam analizi . büyük sinemacımız zeki demirkubuza ilham kaynağı olmş kültün babası bir eser herkes oklumalı . zaten elinize alınca adeta elinize yapışacak

Kitabın ilk cümlesi bile meraklarınızı aktive ediyor."Anam ölmüş bugün. Belki de dün, bilmiyorum.”mersault ın ölüme sevgiye yaşamaya olan kayıtsızlığı insanı sinirlendiriyor.Kısa cümlelerden oluşması kitabın sadeliğinin temel unsuru.Albert Camus felsefe ile edebiyatı çok güzel bir şekilde harmanlamış.kitabı okumanın en güzel tarafı ise okumanın bir saat sürüp sizin onun hakkında düşünmenizin hiç bitmeyecek olması.Nobel ödülle kitapları takip ediyorum ilkide yabancıydı.o yüzden heryönden farklı bi eser..

Kesinlikle tam bir başyapıt. Yalnız bir insanın psikolojisini çok güzel yansıttığını düşünüyorum. Elime aldığım gün bitirdim. Olay örgüsü her ne kadar ağır olsa da bir o kadar da sürükleyici. Mutlaka okuması gereken bir kitap.

yalnız bir insanın nasıl dünyaya ve hayata yabancılaşabileceğini anlatan güzel bir kitap...

yalnız bir insanın psikolojisini çok güzel anlatıyor ve bu yalnızlığın insanın başına açtığı dertler adam annesinin cenazesinde ağlamadı diye suçunu fazla fazla veriyorlar

Oyunculuk için bir çok pratik bilginin bulunduğu bir kitap size bir takım görevler vererek oyunculuğunuzu geliştiriyor ve eğlenceli anlar yaşatıyor

Lise yıllarımda okusaydım eminim kendime oldukça yakın bulurdum. Şu an için biraz basit kaldı ama bence okunması gereken kitaplar arasında.