Bilmem Hatırlar mısın? Hakkındaki Yorumlar

ali çolak iyi bir deneme yazarıdır.

Ali Hoca karanlığı ve kahveyi çok güzel anlatmış. Denemeleri okurken çocukluğuma gittim. Buradaki denemeleri ortaokul derslerinde kullanarak değerlendirmek gerekiyor. Edebi anlamda sağlam, anlaşılır bir dille dolu dolu yazılmış. Tavsiye edebilirim.

DENEME TÜRÜNDE YAZILMIŞ BİR ESER BEN BEĞENDİM ŞAHSEN

Ali çolak denemeleri güzeldir

Yazarın daha önce "şair dediğin" kitabını okumuştum güzeldi. Ama bu kitabı hiç sevemedim

Hatırlamak için önce unutmak gerek. Unutulmuş olanlar da elbet bir gün hatırlanacak ya da hatırlatılacak...

Deneme türünde güzel bir eser. Gün içinde dikkat etmediğimiz pek çok üzerine farklı bir bakış açısı..

ömrünün yarıda fazlasını egede geçirmiş biri olarak çolak'ın egede başlayan öykülerini çok sevdim.

Yasadıklarını bu kadar sade ama duygu yüklü anlatan bir yazar, kitap.. Değişen teknolojıyle, zamanla kaybettiklerimizi hatırlatan, özleten, iyiki yasamısım dedirten bir kitap oldu. Bir de anne babamızı zamansızlıktan, uzaklıktan goremedıgımız zamanı bır daha bulamayacagımıza da güzel deginmiş. Birbirimizi görmeden yaslanıyoruz...

Anlatım tarzı çok etkileyici ve anlaşılır. Tavsiye ederim.

günlük hayata dair denemeler,tavsiye ederim.

Yerli denemeler kategorisinde en sevdiklerim arasını girdi tek kitabıyla.. Okurken yaşadım resmen.

Ali çolak yine unuttuğumuz değerleri bize yeniden hatırlatıyor

Benim gibi nostaljiyi sevenler için süper bir kitap.

İncelikli ve derinlik yüklü denemelerin güçlü kalemi Ali Çolak. Bu kitabı da, diğer eserleri gibi okurları hemen sarıp sarmalayan güçlü bir üslubu barındırıyor. Muhakkak okunmalı, derim.

Ali Çolakoğlu bana ikindi vaktinin hafif akşama meyyal hafif gündü yorgunu düşsel vaktini hatırlatan bir kitap yazmış desem...

Ali çolak okumak birazda geçmişin bırakıp giderken bıraktığı burukluk ve özlemdir.

Yazarla aynı yaşların çocuğu iseniz yalın sade bir günlüğü kendi günlüğünüzü özlemlerinizi yazarla paylaştığınız bir kitap ama kendi arkadaşlarınızla olan sohbet ortamlarında emin olun bundan daha iyi daha edebi sohbetler yapmışsınızdır. Bu kadar yalın olmamalı başkalarının eserlerinden örnekler verirken onunda eserlerinden örnekler verilecek cümleler çıkmalı diye düşünüyorum.

Açık anlaşılır ve sürükleyici kısa denemelerden oluşuyor bu kitap. Geçmişin anılarını genelde konu edinmiş. Ali Ayçil sevenler bu kitaba da bayılacak. Kitaba doymadan bir de bakmışsınızki bitmiş.

bir ali çolak klasiği daha...görünüşte basit ve sade yazılmış ama okuduğunuz her cümlede bir derinlik size hitap eden bir taraf illaki bulacaksınız...dünü, bugünü, yarını harmanlamış ama doyumluk değil tadımlık hepsi...o yüzden sıradaki kitabı sabırsızlıkla bekliyorum...

İsmi bile yeterli okumak için, sanki çağırıyor kendine ''Bilmem hatırlarmısın'' eski, uzun süre görüşmedigin hasretlik bir arkadaşla konuşur gibi ,kavuşmak gibi.

Günümüzde gençler çok satılan piyasa romanlarını okuyarak gerçek bilgiyi bulabilicekleri bir zihin yapısına sahip olamazlar.Bunun yolu düşünce,fikir ve yorum özelliği ağır basan yazın türlerini tüketmekten geçer.Bunlardan biride denemedir.Bana deneme okumayı sevdirense Ali Çolak'tır.Bilmem Hatırlarmısındaki içtenliği başka hiçbir kitapda bulamadım.

Nefis bir kitap.tadından yenmeyecek neredeyse...okuduğum okulda tanıtımını yaptım.. ali çolak'a bizlere böyle bir kitap hazırladığı için teşekkür ediyorum..

Harika bir kitap... İsmiyle müsemma, geçmişten yaşadıklarından kısa kısa aklına geldiği kadarıyla bizlere sunuyor yazar. Deneme türünün belki en güzellerinden biri olarak yerini alacaktır bu kitap. Deneme okumayı seven ve birazcık da olsa geçmişe özlem duyanlara tavsiye ederim. Birkaç saat içinde bitiriverince geriye yalnız hatırlarınız kalacak ve bir müddet o hatıralarla oyalanacaksınız.

Daha ismiyle sizi tutup maziye fırlatan, Ali Çolak’ın enfes kalemiyle sizi doyuran bir deneme. O kadar geniş bir yelpazesi var ki, kadınlar, çiçekler, anneler, babalar, eskiler, yeniler, ağaçlar, zaman, oruç, teravih, iftar… Hepsi bir bir notunu alıp yerine oturmuş.

Yazarın “ağaç” aşkına da hayran kalacaksınız. Okurken hep ağaçları tanımadığım için hayıflandım. Kendime kızdım durdum. Meğer bir insanın bir ağaçla ne çok alıp veremediği olurmuş! Ne çok şey paylaşırmış, okurken anladım. Peki ya zeytin aşkı? Zeytin bu bildiğimiz, kahvaltıların şahı zeytin… Zeytine duyulan nasıl bir aşktır? Kaç tarifi vardır? Ali çolak, Nermi Uygur’un zeytin aşkıyla kendi aşkını harmanlayıp savurmuş kitaba. Tek kelimeyle harika!
Peki ya eski ramazanlar? Eski ramazansız bir mazi düşü olamaz. Eski ramazana, teravihe, oruca da doyacaksınız.
Uzun sözün kestirmesi, ben sevdim bu denemeyi, eller de alsın o vakit.

Kalbe dokunan güzel denemeler kesinlikle tavsiye ederim...

Üstadın basit değil aslında çok güzel bir dili var. Fakat o öyle içten, öyle doğal anlatıyor ki anlatmak istediklerini, siz sanki karşınızdaymış da sadece size özel konuşuyormuş sanıyorsunuz. Hiç sıkılmadan zevkle okudum kitaplarını... Tavsiyedir...

Çok basit bir dili var.Ali Çolak geçmişe özlemini yine ustaca dile getirmiş.Bu denemede kendi geçmişimi buldum.Uzakta olduğum memleketimin havasını aldım.Kısa cümleler kurmuş.Açık anlaşılır cümleler var.

deneme deyince akla gelen ilk yazar ali çolaktır.yazar pekçok konuyu ele alış kitapta. kendi yaşamından da bazı bölümler var ali çolağın. nefis bir eser.

Yazarın okuduğum ilk kitabı.Kısa kısa denemelerden oluşan bir kitap.Daha çok kendi çocukluk ve gençlik yılları olan 70 ve 80'lerin akılda kalan hoş anılarını anlatıyor.O dönemleri yaşamamış bizlere de tatlı hatıralarını okuma fırsatı veriyor yazar.Galiba hatırlanması gereken zamanlar o dönemler.Yazar 70'leri bir ailenin birlikte çektirdiği son fotoğraf olarak tanımlıyor ve bir daha o ailenin hiç biraraya gelemediğini söylüyor.Böylesi oldukça güzel tanımlamaları var yazarın o dönemlerle ilgili.
Anneler ve oğulları,dağ gibi adamlardı,bilmem hatırlar mısın ve cennet kokulu evlerdi isimli denemeri kesinlikle okumanızı öneririm...

Ali Çolak'ın son deneme kitabı. Sanırım bu, onuncusu aynı zamanda. O, "Mavisini Yitirmiş Yaşamak"tan bu yana gönlümüzde kurduğu tahtı hiç bırakmadı. Yine imbikten süzülmüş satırlar, yine herkesin yapamayacağı gözlemler, yine bir denemeci hassasiyeti ve okudukça içinize dolan huzurun ayak sesleri.

Haşim'in deyimiyle "şu solan, kirlenen dünyada" iyi ve ferah şeyler okuma niyetindeyseniz, Ali Çolak sizi bekliyor.