Kendini Arayan Adam / Arkaş’ın Günlüğü Hakkındaki Yorumlar

Arap edebiyatı açısından sürükleyici

Genel olarak iyiydi fakat bazen çok çok tekrarlar olduğundan koptum 3 günde bitecek kitap ama 2 hafta da anca bitirebildim bıraktım döndüm

Sevgimi ellerimle kurban ettim. Çünkü bedenimin tahammül edebileceğinin ve ruhumun arzulayabileceğinin çok ötesindeydi.

Üslub,dizin muuuuhteşem!

Kitap Sürükleyici. Arkaş’ın sessizliğini, içinde neler barındırdığını hayal etmeye çalışıyorsunuz. Tespitleri ne kadar da doğru diyorsunuz. Kitabın sonuna geldiğinizde ise tam bir hayal kırıklığı. Büyük sözler söyleyen içinde fırtınalar kopan Arkaş’ın gerçek yüzü gözler önüne seriliyor. Bu nedenle kitabı beğenmedim. Belki de Arkaş’ı sevmemişimdir.

Tuhaf bir adamsın arkaş senden izinsiz günlüğünü açıp okuduk doğrusu benim için keyifliydi umarım bize kızmazsın

Çoğu sayfasının altını çizdiğim bir eser. Şiir gibi akıp gidiyor adeta. Tek kelimeyle harika.

Muazzam bir eser.
Zaman zaman O kendini ararken, siz kendinizi kaybedebilirsiniz...
"Rüzgarın tutuşmadığına ve toprağın kusmadığına hayret ediyorum!"

Kitabın yazarını pek sevmesem de eserini beğendim. Günlük alanında akıcı bir eser.

Çoğunuzun altını çizerek okuyacağı, okurken düşündüren, düşünürken de sorgulatan bir kitap.

Benim Gökhan Özcanla tanışmadan önce okuduklarım arasında en iyi kitaptı. Hala en iyilerden 3 defa okuduğum susmanın düşünmemenin ne kadar büyük bir erdem olduğunu anladığım olağanüstü bir kitap

Yazarın okuduğum ilk kitabı. Kurgusunu ve anlatımını çok beğendim. Sadece ‘Sessizlik’ şeklinde ifade edilen günler bütünün içinde çok şey anlatıyor.

Mihail Nuayme'yi takip ettiğim bir sayfada gördüm...
Merak ettim ve aldım...
iyi ki almışım dedirten bir kitap...
Açıkçası yazarın diğer kitaplarını da merak etmeye başladım...
Elimde birkaç kitabım var onları bitirdikten sonra diğer kitaplarını da alacağım inşallah...
Arkaş'ın günlüğü kendini arayan adam kitabı biraz daha açık ve uzun olabilirdi...
Bazı yerlerde bunun devamı olmalıydı veya burada ne anlatılmak istendi dedirtebiliyor fakat o kapalı olan kısımları son 4 sayfasına saklamış...
Keşke devamı olsaydı dediğim bir kitap idi...
Güzel, dili kolay anlaşılır ve bir kitap...

Göç edebiyatı yazarlarından Mihail Nuayme'yi "Gözlerin Fısıltısı" kitabı ile tanıdım ve çok beğendim. Halil Cibran'ın dilini, tarzını seviyorsanız bu yazarı da sevebilirsiniz. Şiirsel bir anlatımı var.
Kitap bana göre çok büyülü, gizemli.. Özellikle günlükte bazı günler için sadece "sessizlik" yazması çok etkiledi. Çok mükemmel bir kitap, fikrimce :)

Kitabı hakkında yazılan olumlu yorumların çokluğu nedeniyle okudum. Konuşmadan anlatabilmenin, sessiz bir çığlığın, özgürlüğün, kardeşliğin önemi vurgulanıyor. Yinede yorum yapan arkadaşlarımızın kitapta bulduklarına erişemedim. Tekrar okuyacağım!

Lise yıllarımda okumuştum, güzel bir kitap...

soluk soluğa merak ede ede hiç sıkılmadan okudum Arkaş'ı. Nuayme çok güzel kurgulamış.

Göç edebiyatı denilince aklıma Halil Cibran ve onun hastalık zamanlarında başını bekleyen arkadaşı Mihail Nuayme geliyor...bir aşk hikayesi fakat ne sonu belli, ne de başı...sadece ve sadece aşık insanı düşürdüğü haller var.

Mihail Nuayme okuduğum ilk kitabı bu kadar iyi olabileceğini düşünmemiştim. halil cibran ile yakın dönemin yazarları ama bence cibrandan çok daha iyi bir anlatımı ve üslubu var

Beni düşüncelere daldıran bir eser. Kolay okunan bir kitap değil ama tavsiye ederim.

Farklı ve sürükleyici bir anlatımı var, belki baş ucu eserim değil fakat kendini okutturuyor.

Mihail Nuayme'nin kalemini ustalıkla konuşturduğu güzel bir roman. Sözler doğru ve yalandan ibarettir.Susmak ise hilesi ve yalanı olmayan bir doğrudur.

Mehcer edebiyatının muhakkak okunması gereken eserlerinden biri.

okuduğum ilginç kitaplardan birisi hala arkaş ın etkisi içindeyim

garip ama çekici.

kesinlikle bambaşka bir deneyim. çöl edebiyatına giriş için çok iyi bir seçenek

Garip bir eser; ama okunması lazım. Tavsiye ederim.

verimli bir sessizlik, kupkuru bir sessizlik, ebdişeli sessizlik evet bu kitap elime nasıl geçti bilmiyorum hatta yanlışlıkla bile almış olabilirm ama iyi ki almışım diyorum. Bir insan neden mi susar bu kitabı okuyun anlayacaksınız.

sessizliğin, sükûnetin de aslında bir çığlık olduğunu, en güzel tepkinin susmak olduğunu öğrendiğim kitap. Arkaş, içimizde yer edinecek olan sözleri fısıldıyor bizlere, ona kulak verelim

sessizlik, sessizlik, sessizlik..

tam da beni anlatmış. insan kendinden birşeyler, çokşeyler buluyor kitapta

Mihail Nuayme'yi tüm samimiyetimle kutluyorum,hacmi küçük olmasına rağmen altı çizilecek pek çok cümle keşfedeceğimiz bir eserle bizi muhatap kıldığı için...

Arkaş'ı tanımamıza vesile olduğu için...
Arkaş'la benzer duyguları taşıdığımızı görüp hissiyatımızı perçinlediği için...

Hassas bi kalbe sahip olanın etkilenmemesi ne mümkün!
Okuyun ve hüznünüzle kucaklaşın!

Kendini aramayı tamamladığını düşünen her insanın okuması gereken ve okudukça önlerinde farklı perdelerin açılacağı etkileyici, sürükleyici bir kitap. Arkaş'ın kim olduğunu okurken aslında kendisinin kim olduğunu sorgulayacak okur.

Arkaş kimdir? Bu soruyu cevaplamaya çalışan bir okur olacak her okuyan. Benim için unutulmaz vasiyetin ashibidir. Arkaşın günlüklerinde yer alan vasiyet kısmı hiç birşeyi olmayan insanın vasiyetinin de kendinden başka birşey olamayacağı yer alıyor. Duygusal ve sürükleyici

hayatımın en güzel kitabı. beni derinden etkileyen başka bir kitap daha olamazdı. derin anlamlı ve buruk hüzün bu kadar güzel anlatılabilir. insanlar konuşurken susan arkaş ın hikayesi.

Bence eserdeki en can alıcı nokta arkaşın kendi geçmişinden bağımsız olmak istteği ve şu yada bu şekilde hiç bir kalıba sokulmak istemeyişi yani o tamamen özgür olmak istiyor.
Ayrıca yazar eserde insan hırsının yol açtığı sonuçlara değinip, insanlarda bu kadar hırs olmasa dünya nimetlerinin herkese yeteceği görüşünü savunuyor.

filibeli ahmed hilmi'nin amak'ı hayal kitabıyla benzeşen muhteşem bir eser. arkaş'ı üzerimize giydirip, ne kadar çıplak olduğumuzu bize hatırlatıyor nuayme. günlük demiş mübarek belki ama aylık, yıllık diyelim biz. şu sözü başka kim söyleyebilir????

"köle, köle pazarında alınıp satılan değil, kalbi köle pazarı olandır."

ne denilebilir ki...

Cibran suretinde; ondan kendini arındırmış, ona kendini katmış mehcer edebiyatının 2. lisanı ve temsilcisi.Ayıklanacak o kadar cümlesi ve yaklaşımları var ki Arkaş'ın, üstünüze elbise olarak kondurduğunuzda oturduğunu görüyorsunuz.Yakışıyor ve tamamlıyor sizi.Arayıp bulma temennisi ile.

Bedeninin ve ruhunun taşıyamayacağı kadar büyük bir aşk olduğu için sevgisini kurban eden adam. İşte bu adamın akıl almaz hikayesinin günlüğünü oluşturan bu kitap, sizi gizemin ve hayal gücünün doruğuna çıkaracak. Akıcı, anlamlı ve felsefik yazılarla dolu mükemmel bir kitap.

daha önce okudugum kitaptı. kitapyurdundan arkadaşım için de sipariş ettim. bence siz de önce okuyun ve sonra bir arkadaşınıza hediye edin. güzel akıcı bir kitap. tavsiye ediyorum

sessizliğin anlamını gerçekten çok güzel anlatmış.. bu eser yazarın ilk okuduğum kitabıydı ve çok beğendim gerçekten.. kitaptaki karakterle bir yolculuğa çıktım ve kendi payıma bir değerlendirme yaptım.. kendime gerçekten de birşeyler kattım..

yalnızlığı ve sessizliği gerçekten çok güzel anlatmış yazar. olayın kahramanının başından geçenleri onun günlüğünü bizlere sunarak anlatmasıda bence kitaba ayrı bir akıcılık kazandırmış. hayatın yoğun temposundan sıkılıp kendini arayanlar için güzel bir kitap olabilir.

Bir kahvehanede çalışan gencin günlüğü. Beklediğim gibi bir kitap çıkmadı.Kitap, Güzel ve ilginç düşüncelerin olmasına karşın bazen sıkıcı olabiliyor.Kitabı, herkese tavsiye etmiyorum.Düşünmek hayat,ölüm, savaş... gibi bazı kavramlara farklı bir bakış görmek isteyenler yada bu tarz şeylerden hoşlananlar okuyabilir. Kitap sıkıcılığını, son sayfalardaki yazıyla olayı açıklayarak çözmeye çalışmış.Belki temsil ettiği ekol ve çevresince değerlidir ama ben sıradan bir okuyucu olarak pek sıkıcı buldum.

Mihail Nuayme kendi sessizliğini anlatıyor.Arkaş sessizliği ile merakınızı cezbedecek.Ve kitabı bitirdiginizde kesinlikle başa dönüp tekrar okumak isteyeceksiniz.

Lise yıllarımda okuduğum ve hala yeniden okumak için beklettiğim kitabım.. Anlatım dili ve hikaye başarılı tavsiye ederim.her aşkın sonu hüsran sanırım ...

Bir solukta okunabilecek bir kitap. Akıcı. Sürükleyici. Uzun süre etkisinde bırakıyor. Yaşanmış olması ayrı bir heyecan veriyor.

harika bir kitap.harika bir günlük.kiitabı bitiridiğimde bu kitabı tekrar okumalıyım dedim.tavsiyedir.

güzel bir kitap ..okunabilir düzeyde ,zevkli..

kitabı okudunuz zamn kendinizde birdegişiklikhissedeceginize eminimcünkü eser insana birseyler katmak icin yazıılmıs herkezokumalı

Kitapta ilk dikkatimi çeken çevirmenin açıklamalarıydı. Şayet yazarı hakkında bilgi verecekse çevirmen sadece yazarın hayatından kesitler sunmalı düşünceleri ile ilgili yorum yapmaya girişmemeli.

Nuayme nin vatan görüşünün kabul edilemez olduğunu söylemekle çevirmen haddi olmayan bir alana giriyor.

Kitaba gelince. Yorumlara şöyle bir göz attım da yazarın pek te anlaşılamadığını hissettim.
İki arkadaşım Nuayme nin diğer kitaplarını yarım bıraktıklarını söylediler.
Ama ben sıkılmadan okudum.

Sessizliğe övgüsünü de sevdim.

Kahraman "Ben bunu demek istememiştim " sözünün onu ne kadar üzdüğünü ve pek çok yazarın aslında yazdıkları tartışıldığında bunu diyeceğini söylüyor bir yerde .
Ne kadar doğru .. Bunu ne de çok yaşadım.
Yazar ayrıca ölümle yüzleşmeye çalışıyor ve sanırım bunu " Kalk son gününe veda et " adlı kitabında da devam ettiriyor. ( Henüz onu okuma fırsatım olmadı)

Bu kitabı hemen hemen bir günde severek okudum.

belki de cok yogun bir tavsiye üzerine okudugumdandir bilemiyorum ama bekledigimi tam anlamiyla bulamadigimi söylemeliyim.. yine de bicok seyi farkettiren ve insana biseyler katan bir kitap..

ben bu kitapta sunu farkettim... insan düsünerek tek basina ne kadar hakikate yaklassa da, vahiy devreye girmedigi müddetce biseyler eksik kaliyor.. nitekim arkasin ölüm, evlilik, ask ile ilgili düsüncelerinin bu eksiklikten ötürü isabetli olmadigini düsünüyorum..

ve evet insan gercekten fikirleri bölen, düsünceyi dagitan cok konusmaktan ürkmeye basliyor..