Yolda Üç Kişi Hakkındaki Yorumlar

Karakterlerin hayatlarını birbirleriyle kesiştirmek için özel çaba gösterildiği aşikar.Biraz zorlama gibi geldi bana. İyi tarafı kadar sade ve akıcı bir dille yazılmış.

basit ve sıkıcı bir kitap...çok sevmedim...

Anlatilan hayat hikayeleri cok guzel kurgulanmis ama edebiyata daha hakim baska bir yazarin elinden ciksaymis bu hikayeler bir cirpida okunabilirdi bence...

tuna kiremitcinin tüm kitaplarını okudum bunu en sona bırakmıstım gercekten ii bi anlatımı var güzel kitap..git kendini cok sevdirmeden kitabından daha iyi diyebilrim

süper bir roman diyorum
gerçek hikayelerden hiç bir farkı yok bence

Ben de herkes gibi Tuna Kiremitci'nin 'Git Kendini Cok Sevdirmeden' romanini cok sevip onu takibe baslamistim. Yayinladigi 'Aya Bakanlar' siir kitabini okudum. Hayal kirikligina ugradim. Galiba onun isi romanmis deyip 'Yolda Uc Kisi'yi okudum. Yine hayal kirikligi... 'A.S.K. Neyin Kisaltmasi' mi? ismini anmaya bile degmez... Galiba Tuna Kiremitci'nin dehasi sadece bir yapitlikti. Daha sonra yer aldigi calismalari da gorunce onun da magazin yazarlarindan biri oldugunu anladim. Edebiyat dunyasinda yer alabilecek kalitede birisi degil bence. Bu romani da kalitesiz bir calisma.

birçok olumsuz yorum yapılmuş.ben bu olumsuz yorumlara katılmayacağım.romanı 3'e bölmesi insanı 3 farklı dünyaya götürür gibi oluyor. fakat aralarda(ve özellikle 3.nün sonunda) diğer olaylara değinmesi insanı "romanın içindeki romandan, romanın içindeki hayata" çıkartıyor adeta.

Arada bir "usta bir yazar olsa şöyle derdi..." gibi yerlerde insan gerçekten ilgisini kaybediyor. buralarda sanki "ben de ustayım" diyecek gibi yapıp demiyor. kitabın tek olumsuz yönünün bu olduğunu düşünüyorum.

-Git Kendini Çok Sevdirmeden- kitabı hayatımda okuduğum en güzel kitaplardan birisiydi. diğer kitabı -Bu İşte Bir Yalnızlık Var- da girişteki sıkıcı bölüm çok uzun geldi ya da olaylara giremedim, bu nedenle yarım bıraktım kitabı. Ama -Yolda Üç Kişi-de olayların başlangıcı açısından çok iyi tasarlanmış, zamanlamalar yerine oturmuş.

Kitaptan özellikle bir kenara yazdığım sözü de paylaşmak istiyorum: "
Her an başımıza bir şey gelebilir ve sonrasında
aynı insan değilizdir artık.
Kopuştan sonra dünyaya bir gün önceki gibi bakamayız.
Aynı aşk acısını çekip aynı yaşama sevincini duyamayız.
Ruhumuz sinsi bir kabuk tarafından yavaşça örtülür
ve o güne dek çektiklerimiz birden daha az can yakıcı olur.
Önceden bizi sevince boğan şeylerin de pırıltısı azalır bu arada..."

İlk defa okuduğum Tuna Kiremitçinin bu kitabında insanlarla ilgili betimlemeler iyi fakat belki yazarın ustalık gösterisi yapma amacıyla araya girmesi yada kamera halil'in üstünde gibi betimlemeler yapması olayın içine girmeme engel oldu

Tuna Kiremitçi'nin diğer kitaplarındaki tadı tam alamamış olsam da okunmaya değer.Hikayedeki üç kahramanın da geçmiş yaşantıları hakkında doyurucu bilgiler sunulmuş.Seçilen konu biraz basit kalmış olsa da anlatım ustaca...

Hiç hoşlanmamıştım bu kitaptan, okurken hemen bitsin istedim.

Gerçek hayattan kesitlerin bulunduğu bir eser. Sıkılmadan okuyacağınız ve insana birşeyler katan bir eser.

çarpıcı bir tarafı yok, vasat bir roman. tuna kiremitçi'yi çok sevip tüm kitaplarını okumak isteyenler okuyabilir.

tuna Kiremitçi'den dört kitap okudum. Bu,Bu İşte Bir Yalnızlık Var, Dualar Kalıcıdır ve Git Kendini Çok Sevdirmeden.. En son ikisini, ilk ikisinden aldığım keyif sebebiyle okumuş,hayal kırıklığına uğramıştım.
Tuna Kiremitçi okunacaksa Yolda Üç Kişi okunabilecek kitaplardan biri bence

yazara hakkımı helel etmiyorum benden tam 3 gün çaldı :)) anlaşılacağı üzere pek beğenmedim.. merek ediyorum da bu kitapta yakup karakterinin görevi neydi.. yakup gereksizdi. leyla eh idare eder.. halil karakteri hoşuma gitti sadece..okmaya değer diyemeceğim malesef.. arada derin etkileyici cümleler kurmasaydı yazar sonunu beklemeden bırakırdım galiba..

Eğer kitabı baştan sona okuduysam o da yalın dilinden dolayı... Boş gereksiz bir kitap

ben çok ilginçtir.kitabı yarım bırakıp iki gün aradan sonrada bir solukta okudum.ilginç bir kitap.dil açısından sorun yok belki kurgulamada bir başa bir sona gitmeler var.yinede okumaya değer olduğunu hayatın içinden bir kitap diyebilirim.

ilk defa okuyorum tuna kiremitçiyi kitap çok hoşuma gitti ve hep kendi hayallerimi görüyorum belki de sırf bu yüzden beğenerek okuyorum ama dil olarak da gayet sade okunaklı açık bir dil kullanmış yazar yani romanseverler yabancı kitaplardan kafalarını kaldırıp biraz da yerli romanlarımızın kıymetini bilse yazarlarımızın önü açılacaktır.

adındanda anlaşılacağı gibi 3 kişinin hayatlarının anlatıldığı bir kitap. fena değildi ama ben biraz sıkıldım okurken...

üç kişinin hayatının kesiştiği çok güzel bir roman

hayatları hep kesişmelerle ve kaçamamalarla birbirine bağlı üç kişi.
yolda kalmış gidememişlerin hikayesinin 3 farklı bakış açısıyla yorumları.

aslında anlatımı konunun akışı güzel fakat sanki illa da entellektüel olsun havasında yazılmış bir eser.

ırkçılık,sevgi,yoksulluk,bağlılık,gibi birçok konuyu aynı anda kotarmaya çalışan ama hiçbirine tam vakıf olamamış yüzeysel bir roman olmuş.sıkıcı ve sığdı.önermiyorum.

Irkçılıktan,gençlik problemlerine kadar bir çok konuya değinen akıcı ve belkide Tuna Kiremitçinin en çok sevdiğim romanı diyebilirim.Bir solukta okunan bir eser.

Akıcı ve istekle okuyabileceğiniz bir roman.Kitabın üç karaktere bölünmeside bence renk katmış.Alışıla gelen roman tarzından biraz farklı.

Ben bu kitabı çok beğendiğimi veya hiç beğenmediğimi söyleyemem.Orta sınıf denebilicek bir kitaptı.Her zaman ki Tuna Kiremitçi kitaplarından biriydi diyebilirim.Kitapta beğendiğim şey Yakup karekteriydi...

Ünlü aşk romanı yazarı Tuna Kiremitçi'nin kaleminden bir gençlik dramıdır benim gözümde. Gerçekten olayları çok güzel işleyen ve Ah o halilin yerinde ben olmalıyım dedirten bir anlatı. Tuna Kiremitçi'nin bu güzel eseri sebeiyle övgüyü ve desteği hakediyor.Herkese bu eşsiz romanı, sıkılmadan okuyacağınızı tahmin ettiğim romanı tavsiye ediyorum.

kimin yazdığını bilmesem bu kitabı yazmış olabilecek 3kişiden biri mutlaka tuna kiremitçidir diyebileceğim kadar t.kiremitçi kokan bir kitap.leyla ve halil gibi bir çiftin arasında yer alma çabasından ötürü nefret edebileceğim ama aynı zamanda yalnızlığına acıyaileceğim bir yakup çizilmişti kitapta.etkileyiciydi.

Vakit geçirmek için okunabilecek bir kitap. Yazarın eserlerini beğenenler okuyabilir ,herkesin beğeneceğini zannetmiyorum.

Yazarın magazin hayatına bakıp kitaplarına burun kıvırmak önyargılı bir yaklaşım olur. Tuna Kiremitçi'nin okuduğum ilk kitabı. Şunu söyleyebilirim ki o kalemine hakim iyi bir yazar.

Klasik bir Tuna Kiremitçi kitabı. Tarzından hoşlananlar bu kitabı de seveceklerdir...

hikayedeki 3 kişi sanki gerçekte yaşıyor diyebiliriz. keyifli bir kitap.

Tuna Kiremitçinin diğer eserleri gibi harika bir kitap.

Tuna Kiremitçi'nin kitaplarını seviyorum çünkü çok fazla yormuyor beni okurken,kafamın dolu olduğu veya yorgun olduğum bir günün sonunda kelime oyunları,karakter betimlemeleri ve ustalık becerilerini ispatlamak için yapılan karmaşık anlatımlar olmadığı için zevk alarak okuyorum.Yolda 3 kişi için de aynı durum geçerli çok büyük beklentiniz varsa isteğinize cevap vermeyecek ancak dinlenerek okuyabileceğiniz bir kitap,kişi ve olaylar arası geçişler biraz hızlı olmuş sadece

önceleri git kendini çok sevdirmeden kitanını tuna kiremitçinin en güzel kitabı diye düşünüyordum taki bu kitabı okuyana kadar. ayrıca romanda değişik treknikler kullanılmış.romanda 3 farklı kahraman sizi 3 farklı yola ghötürüyor.

yolda 3 kişi,yabancı topraklarda kaderleri kesişmiş 3 tane gencimizi anlatmış.romanın psikolojik tarafı ağır basmış,ama yazar insanları sıkabilecek bu yanı akıcı hale getirmeyi bence başaramamış,yani bu yazarın başka bi litabını okumadım ama bu kitap iyi deildi bence...

Tuna Kiremitçi'nin diğer kitapları gibi konu günlük, anlatımı basit. Okunması rahat ama kitaptan fazla birşey beklemeyin.

"Yolda Üç Kişi" benim okuduğum dördüncü Tuna Kiremitçi kitabı. Genelde, bir kitabı almadan önce hakkında yapılan yorumlara bir göz atarım. Bu kitabı almadan önce genel olarak baktığımda, olumsuz yorumların en az olumlular kadar, - hatta bazen daha fazla- olduğunu gördüm. Yorumlardan yola çıkarak, kitaba çok fazla bir beklentiyle başlamadığım için çok fazla hayal kırıklığına da uğramadım açıkcası.. Diğer kitaplarında olup da bu kitapta bulamadığım en belirgin özellik bence "akıcılık".. Bu sebeple kendimi kitaba pek kaptıramadım ve zaman zaman dikkatim dağıldı ama "bu kitabı tavsiye etmem, okumayın" denecek kadar da kötü bir kitap değil bence.. Çok çok abuk olmadığı sürece her kitap okunmaya değer bence..

her yazarın içgüdüleriyle yazdığı eser gidi bu eser de belki ezilen bir ruhun belki duyguları hapsolmuş bir ruhun eseri olmuş olabilir...ancak bu eserin tamamen kötü olduğu anlamına gelmiyor...her satır tecrübeden sentezlenmemiş olabilir ama beğenilen satırları da olan bir eser...bu da okunmaya değer olduğu kanısında bulunmamı sağlıyor başlı başına...eksik yanları olsa da güzel bir eser..tavsiye ederim...

Durum romanı yazan Memduh Şevket Esendal a biraz benzediğini düşünüyorum çünkü aynen onun gibi ayrıntılara çok takınılmış.Git kendini çok sevdirmeden veya Bu işte bir yalnızlık var kitaplarındaki gibi olay beklemeniz sizi hayal kırıklığına uğratacaktır.Durum romanı okumak istiyorsanızda kesinlikle önereceğim kitaplardan biri.

ilk kez bu tarz bir yazılan roman okudum ve bu tarzı sevdim. 3 bölüp hayatları ayrı ele alması ve bitiminde bütün hayatlatı aynı noktada kesiştirmesi çok iyi kurgulandığının eseri. bazen okuyucu ile konuşur gibi kattığı cümlelerde hoş bir özellik kazandırmış...

iyi okumalar...

almanızı pek tavsiye etmem açıkçası...gerçi zevkler ve renkler tartışılmazmış ama bu kitabı tartışmayı uygun gördüm:)çünkü tuna kiremitçinin "bu işte bir yalnızlık var" adlı kitaını okuduktan sonra bu kitabı da çok beğenerek okuyacağımı umarak almıştım ama malesef parama yazık oldu.çünkü 2 kişiyi zorla okudum 3.kişide koptum olaydan ve bıraktım kitabı...belki seneye okumayı tekrar denerim ama pek sanmıyorum:(

İlk önce A.Ş.K neyin kısaltması adlı kitabını okudum yazarın. Sabırlı olmak adına birde bu kitabını okuyayım dedim. Ama olmadı. Ben bu adam nasıl satış rekorları kırdığına hayret ediyor ve inanamıyorum. Belkide benim anlayamadığım şeyler yazıyordur kimbilir..

Kesinlikle yazar, basit hikayeler ve basit anlatımlarla yazıyor. Önceki romanlarını da okudum. Tarz hep aynı yalınlıkta ve bir edebi eser olmaktan çok uzak. Ama burda dikkati çeken şu ki; Türkiye'de reklamla gelinemeyecek yer yok.Herkesin kolayca yazabileceği şeyler yazan, hiç bir özelliği-tarzı olmayan bu yazarımız ilk kitabıından beri öyle bir reklamla piyasaya giriyor ki; satış listelerinde ilk sırada görebiliyorsunuz.

Diğer iki kitabının aksine -sırasıyla 'Bu İşte Bir Yalnızlık Var' ve 'Git Kendini Çok Sevdirmeden'- daha sıradan, daha basit. Tuna Kiremitçi'nin dilindeki, anlatımındaki gelişmeyi görebilirsiniz, betimlere artık daha çok özen gösteriyor fakat bu seferde konudan, olaydan ödün veriyor, içinden çıkılmaz sıkıcı bir hale geliyor, işte bu kitap!
Yeni nesil yazarımızın bu kitabı için üzülerek şöyle diyebilirim, okumasanızda olur.

Benim de okuduğum üçüncü Tuna Kiremitçi Kitabı. Doğrusu "Git kendini çok sevdirmeden " ve " Bu işte bir yalnızlık var " dan sonra bir daha okumamaya niyetlenmiştim. Okurken ilk etapta sıkılmıyordum. Dili akıcıydı. Kahramanlar ise ulaşılabilir kişiler.Ama sonları yok mu sonları bana hayalkırıklığı yaşatıyordu. Sanki bir taslağı okumuşum gibi. Başlanmış ama bitirilmemiş. Bu kitap gerçekten de diğer kitaplarından bir nebze daha iyi . İlk kez okuyanlara tavsiye ederim. İkinci üçüncü kez okuyanlara ; boş vaktiniz varsa okuyun ama okumazsanız pek birşey kaybetmezsiniz.

ilk kez tuna kiremitçi okuyacaklar için tamam ama ikinci kez bir tuna kiremitçi okuyacaklar için sonsuz bir sessizlik. kitabın kapağını kapatın ve derin bir ya-sabır çekin . ya da ilmihal falan okuyun kendinize gelin. çünkü yetti artık. bu sefer kır şeytanın bacağını diyorum ve alıyorum yazarın her kitabını ama o da ne? aynı tas aynı hamam . "yoldan geçenleri" saymaktan başka bir şeylerle uğraşırsa belki bi işe yarar diyorum.

Aslında hızlı kitap okuyan biriyim Yolda Üç Kişi romanını dördüncü gün bitirebildim mesela (P. Coelhonun on bir dakikasını ikinci gün bitirdim 238 sayfa)
Aşk desem değil macera desem o hiç değil biraz ondan biraz bundan oldu bir roman önemli olan Leyla’nın bıçak yarası birde Feridun Sait ve Halil’in akşam yemeğindeki sohbeti.
İsmi ve kapağı güzel Bu İşte Bir Yalnızlık Var iki oldu Sayın Tuna Kiremitçi beni tatmin etmiyor belki üçüncüde ya kısmet Saygılarımla

Nobel ödüllü gabriel garcia Marquez bundan bir süre önce bir söyleşi de yazmayı bıraktığını söyledi. Aslında çok büyük bir yazar ama hiç mi yazmayacaksınız sorusuna ilham gelirse tekrar yazarım demiş. bence Tuna bey de ilham gelmesini beklemeliydi ama galiba arada boş zaman kalmasın deyip bu kitabı yazmış gerçi yaşı henüz genç ve para da tatlı onun için hoş görmek lazım.

tuna kiremitçi nin okuduğum ilk kitabı.aslına bakarsanız kitabı elime aldığımda daha fazla şey bekliyordum.zira diğer kitapları ses getirmişti.ancak şunu anlıyorumki iyi bir yazım yerine iyi bir reklam kampanyası daha çok işe yarıyor.yakup un fransadaki finali tek kelimeyle kotü bir yeşilçam senaryosu.beğenmedim ve neden okunması gerekir bir fikir edinemedim

tuna kiremitçinin ilk iki romanı kadar içten ve çekici olmayan yolda üç kişide aradığımı bulamadım.kurgusu gerçekçi değil.dili ise ilk romanlardakinin aksine biraz daha edebi gibi.tuna kiremitçi belki bir üslub,dil ndişesi gütmüş olabilir.Dolayısıyla eski samimiyetini,bizdenliğini kaybetmiş.Buna rağmen kitabı okuğuma pişman değilim.Ağır kitapların arasına bir aparatif gibi girebilir.