Toplam yorum: 3.092.427
Bu ayki yorum: 3.028

E-Dergi

Sert eleştiri Tarafından Yapılan Yorumlar

30.12.2023

Adı ve kapağı son derece etkileyici ama üslubu öyle değil. Bu kadar sert bir şey nasıl bu kadar yumuşak, sıradan bir dille ifade edilir anlamıyorum. Mesela Hakan Günday'ın Ziyan'ın da ki gibi sert bir üslup beklerdim ama değil. Sonuçta savaşı, savaş anılarını anlatıyorsun sen. Okurken sürekli vah garibim dedim. sert, acımasız olayları son derece yumuşak ve sade bir üslupla anlatmış.
13.09.2023

Kimse kusura bakmasın ama öyküler çok sıradan. Bir arkadaşınıza, dostunuza anlatabileceğiniz tek bir öykü yok.
04.09.2023

Dostoyevski'yi tanımaktan ziyade düşüncelerini öğreniyorsunuz. Kendi hayatından, aile-cevresinden pek bir şey anlatmamış. Ama okurken bir şey dikkatimi çekti; adeta çekinerek, korkarak yazmış. Rusların bir o yönünü bir bu yönünü anlatmış. Yazmaya devam ederken bir Türk atasözünü referans almış ama yine de kendisine karşı gelen eleştirilere hiç sektirmeden cevaplar vermiş.
13.08.2023

Murakami'nin Nobel ya da Man Booker kaygısı olduğunu düşünmüyorum. Hem Japon Kültürünü tanımak hem de hayata bir Japon'un gözünden bakmak için satın almıştım kitabı. Okurken kendimi bestseller batı romanı okuyor gibi hissettim. Yumuşacık, masalsı bir dil kullanmış Akılda kalıcı dili, öyküsü var mı dersen yok. Ama oldukça akıcı ve yer yer ayrıntılı. Adam zaten mesleğe ciddi anlamda kendini vermemiş. Yazı işini hobi olarak yapıyormuş. Kendisinin de dediği gibi cafe kapandıktan sonra bir kenara çekiliyor ve geç saatlere kadar yazıyormuş. Hatta ilk romanının fotokopisini kaybedince yazarlıktan vazgeçecek olmuş, ta ki yayınevinin birisinden olumlu cevap gelinceye kadar...
Çocuğunuzu uyutacağınız zaman ya da hayal gücünün gelişimine katkısı olsun istiyorsanız her gece itinayla okuyabilir/okutabilirsiniz. Aksi halde sevdiğinize/sevdiklerinize tavsiye edecek yetkinlikte değil.
04.08.2023

Kapağında Stefan Zweig yazmasa onun yazdığına inanmazdım. Bildiğin Çehov'un soluk soluğa öykü yazmış hali bu. Ardı arkadası kesilmeyen duygusal betimlemelerin ardında kaybolup gitmişim. Bir an durup ben ne okuyorum ya şimdi demişim...