Toplam yorum: 3.092.427
Bu ayki yorum: 3.028

E-Dergi

kirli-beyaz-kedi Tarafından Yapılan Yorumlar

03.07.2021

Sezgin Kaymaz'ın kalemine bayılıyorum. Okurken çok sevdiğim bir arkadaşımla keyifli bir sohbet yapıyormuşum gibi hissettiriyor. Normalde hikaye, ilk tercihim arasına kolayca giremeyen bir türdür; ancak yazarına duyduğum hayranlık nedeniyle alıp okudum ve pişman olmadım. Çok güldüğüm ve kısa olmasından cesaret alarak çevremdekileri de okumaları için darladığım ve aşık olduğum köpeklerin içinde cirit attığı hikayeler vardı. Hele bir de ameliyat sonrası hasta yatağımda bana yoldaş olması... Yazarının kalemine, emeğine sağlık.
03.07.2021

Yazarın ilk okuduğum kitabıydı. Zaman zaman tatmin edici bir şeyler olacakmış gibi hissettirdi, ama beklentimi karşılamadı maalesef. Kurgunun genel çerçevesi kötü değildi, ama yeterince iyi detaylandırılmamıştı.
26.04.2021

Yazarın okuduğum beşinci kitabıydı. Dilini, seçtiği konuları ve karakterleri, işleyiş tarzını çok beğendiğim bir yazardır. Ölüm konusuna ilişkin yaklaşımını dikkat çekici buluyorum ve seviyorum. Bu sefer bir de zaman kavramıyla ilgili farklı bakış açısı sunmuş okura. Ama sanırım okuduğum beş kitap arasından beni en az tatmin eden kitabı bu oldu. Mucize çocuğun insanlarda uyandırdığı duyguların anlatıldığı kısımları fazla uzatılmış buldum. Düğümün çözüldüğü o kilit sahneyi önceden tahmin etmiş olmam da tatmin duyguma ket vurdu diyebilirim. Hikayeye yine-yeni-yeniden köpeklerin dahil edilmesi çok mutlu etti beni. Yazarla pozitif bağ kurmama neden olan en büyük etmen köpek sevgisi ve bunu kitaplarında karakter olarak çok güzel kullanması. Kitapta geçen mezarlığın semt mezarlığımız olması da tuhaf bir farkındalıktı.
Şimdilik en az sevdiğim kitabı bu olsa bile, bütün kitaplarını okumayı kafama koymama neden olacak kadar başarılı ve sevdiğim bir yazar.
26.04.2021

Yazarın okuduğum ilk kitabıydı. Yazıldığı dönem itibariyle değerlendirmenin daha doğru olacağını düşündüğüm bir kitap. Böyleyken de, yazarın hayal gücünün ve bunu aktarış şeklinin hakkını vermek zorunda bırakıyor okuru.
Bir felsefe yazarının, Londra'dan işgale başlayan başlayan Marslılar ile ilgili gözlemlerini ve başından geçenleri anlattığı bir kurgu oluşturulmuş. Anı aktarımı şeklinde bir anlatımın seçilmesi hikayeyi gerçekçi kılmış. Bilmediğim bir şehre ait yer adlarının bu kadar sık kullanılması kaybolmuşum gibi hissettirse de hikayenin gerçeklik algısına katkı sağlayan bir diğer unsur olmuş.
26.04.2021

Yazarın okuduğum ilk kitabıydı. Kısa, hatta bazen üç satırlık ara bölümlerden oluşan tarzını ilginç buldum. Sanki yüz yüze bir sohbet ortamındaymışçasına, zaman zaman konunun başka bir konuyu açtığı bir anlatım tarzı seçmiş yazar. Aralara sıkıştırılan yemek tarifleri ilginçti; o kadar basit ve yapılabilir duruyorlardı ki "denenebilir mi acaba?" dedirtti.
Kitaba adını veren hikaye konunun başlangıcı, pik noktası, sonu ya da gizemli kısmı değildi; anlatılan onca şeyin arasında eriyip gitmiş, arada sırada etkilerinden bahsedilen herhangi bir olay gibiydi.
Arada bazı bölümlerin tiyatro oyunu şeklinde verilmesi ilginçti; ana karakterimizin eksik kariyerine vurgu yapmış yazar.
Yazarın anlatımını sevip sevmediğime karar veremedim, ama odaklanmamı sağlayacak ve heyecanımı diri tutacak bir kurgu olsaydı sevebileceğim bir tarzı varmış gibi de geldi.