Onaylı Yorumlar

Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
20 Mayıs 2024
Nihal Atsız’ın meşhur romanı ”Bozkurtların Ölümü”, tarihî romanlarımız arasında seçkin bir yer edinmiştir. “Destan şairi” olarak ünlenen Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu da bu romandan çok etkilenmiş ve onu nazma çekmeye karar vermiş. Hatta bu konuda Atsız’dan da destek görmüş, nihayetinde bu kitabı meydana getirmiş...

Bozkurtların Ölümü, geniş ve hacimli bir olay örgüsüne sahip. Açıkçası bu kadar kapsamlı bir hâdiseler yumağını şiire dökmek, üstelik kafiye ve redif düzeninde tekrardan kaleme almak, bence büyük maharet ister. Nitekim Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu da unvanına layık bir şekilde bu işin üstesinden gelmeyi başarmış.

Bozkurtların Ölümü romanındaki olayların içinde barınan heyecanı bünyenizde taşımak ve bunu şiir kalıbında hissetmek istiyorsanız, bu kitabı okumanızı kesinlikle tavsiye edebilirim.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
20 Mayıs 2024
İçinde debelendiğimiz bu hız kültüründe, bize dayatılan pozitiflik çağrısı ve sürekli ilerlemenin damarlarımıza şırınga edilmesi, aslında bizi “kişisel gelişim talebimiz var”mış yanılgısına itiyor.

Bu yüzden çok satan raflarından düşmeyen kitapların konsepti umumiyetle kişisel gelişime irca edilen hayat dersleri (!) içerikli hezeyanlar oluyor.

Brinkmann, bu eserinde, bu kişisel gelişim furyasına itiraz sesi yükseltiyor. Kendisini, bu curcunanın tam karşısına konumluyor. Onları, kendi silahlarıyla vurmak adına 7 adımlı bir strateji izleyerek, onların tavsiyelerinin tam tersinin neden mantıklı olduğunu izah ediyor.

Stoacı felsefenin pratik uygulamalarına çokça dem vuran yazar, şükran duyduğu bu düşünceye kitabın sonunda bir de bölüm açmış. Bu düşünce hakkında kuşbakışı bilgi sahibi olmak için ideal.

Bu kişisel gelişim hengamesine bir taş atmanın, okur olarak benim nazarımda değerli olduğunu ifade etmek istiyorum. Umarım ki bu istismara karşı itiraz sedaları yükselir...
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Onaylı Yorum Bu yorum, Onaylı Yorumcu tarafından yazılmıştır.
20 Mayıs 2024
En nitelikli Adam Smith biyografisi!
Jonathan Conlin'in kitabı, 18. yüzyılın en önemli fikir adamlarından biri olan Adam Smith'in görüşlerini ve bu görüşlerin modern dünya üzerindeki etkilerini incelemektedir. Adam Smith'in ünlü eserleri "Ulusların Zenginliği" ve "Ahlaki Duygular Teorisi", Conlin tarafından ele alınan ekonomik ve ahlaki felsefenin bir parçası olarak ele alınmış. Smith'in ekonominin sadece bireysel çıkarların bir sonucu olmadığını, aynı zamanda toplumsal ve ahlaki normların ekonomiyi şekillendirdiğini savunduğunu vurgulanmakta.

Smith'in yaşamını ve fikirlerini kapsamlı bir şekilde özetleyen Conlin, eserlerinin yazıldığı dönemin sosyal ve politik koşullarını da ele alıyor. Smith'in İskoç Aydınlanması'nda nasıl yer aldığını ve o dönemin düşünce ortamının nasıl geliştiğini anlatan yazar, Smith'in düşüncelerinin nasıl geliştiğini ve zamanının ötesine geçtiğini anlatıyor.

Ek olarak, Conlin, Smith'in düşüncelerinin çağdaş ekonomide ve günümüzdeki tartışmalarda nasıl yer aldığını, serbest piyasa ekonomisinin savunucusu olarak yanlış anlaşılmasına rağmen, gerçekte etik ve ekonomik adalet üzerinde kapsamlı bir filozof olduğuna dikkat çekiyor. Jonathan Conlin'in yazıları, hem Smith'in fikirlerini anlamak isteyen öğrenciler ve akademisyenler hem de ekonominin ahlaki temellerine ilgi duyan genel okuyucular için değerli bir kaynak olarak öne çıkıyor. Okurlara Adam Smith'in karmaşık ve çok yönlü dünyasını tanıtıyor. Smith'in mirasını ve fikirlerinin modern toplumsal ve ekonomik sistemler üzerindeki etkisini derinlemesine değerlendiriyor.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
20 Mayıs 2024
Öğrenme sürecine dair derinlemesine bir anlayış sunarak, hem öğrenciler hem de eğitimciler için son derece faydalı bir kaynak. Kitap, öğrenme tekniklerinden motivasyona kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor ve pratik önerilerle zenginleştirilmiş. Kitabın en beğendiğim yönü, bilimsel temellere dayanan bilgileri anlaşılır ve uygulanabilir bir şekilde sunması. Altay abi, öğrenmeyi daha etkili ve verimli hale getirecek yöntemleri adım adım açıklıyor, bu da okuyucunun teoriyi pratiğe dönüştürmesini kolaylaştırıyor. Özellikle, aktif öğrenme stratejileri üzerine olan bölümler, kendi öğrenme becerilerimi geliştirmemde bana büyük katkı sağladı. Kitap, sadece bilgi aktarmakla kalmıyor, aynı zamanda okuyucunun kendi öğrenme stilini keşfetmesine yardımcı oluyor. Herkesin okuması gerektiğini düşünüyorum, çünkü öğrenmeyi öğrenmek, yaşam boyu süren bir süreç ve bu kitap bu süreci daha keyifli ve etkili hale getiriyor.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (27)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
20 Mayıs 2024
Nermin Yıldırımdan okuduğum ikinci kitaptı ve neden herkes onu bu kadar seviyor anlamaya başladım.

Kitabın konusu öleceğini öğrenen Adalet’in bunu işlediği ilk günahına bağlayarak onu telafi etme çabasıyla başlayarak bu yolda yaşadıklarından oluşuyor.

Konu ilgi çekici işleyiş de güzeldi. Hadi amacına ulaşsın artık diye bekliyordum ama o yolda yaşayacaklarını da merak ediyordum çünkü karakter ilgi çekiciydi. Anlatım zaten Nermin yıldırımın parlayan Türkçesi ile harika betimlemelerle dolu ve akıcıydı. Sadece sonlara doğru biraz fazla betimleme yapılmış gibi hissettim. Kitapta zaten diyaloglar çok değil ama bazen üç sayfa betimleme yormuştu.

Kitapta sadece olaya değil Türkiye’nin sosyolojik yapısına ve gerçeklerine de ışık tutan alt metinlerde olması kitabı daha da zenginleştirmiş.

Sonuç olarak gayet güzel, herkese hitap edecek, iyi yazım nasıl olunur gösterecek türden bir kitaptı.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
20 Mayıs 2024
Hapishaneler, Osmanlı sosyal tarihinin geri planında kalmış önemli bir tarihi kesitlerindendir. Eser, Klasik Dönem zindan geleneğinden modern dönemdeki dönüşüme odaklanmaktadır. İngiliz elçi Canning, Osmanlı hapishanelerini bakımsız, ışıklandırmanın yetersiz olduğu kısaca mahkumların uygunsuz ortamlarda kaldıkları yönde rapor vermiştir ve iyileştirme yönünde ıslahatların yapılmasını istemiştir. Eserde mahkumların koşullarıyla birlikte mahkum personel ilişkilerini, verilen rüşvetlere, siyasi mahkumların koşulları ve verilen ceza örneklerine yer verilmiştir. Mahkumların isyan girişimlerine ve neticelerine değinilmiş, çocuk suçluların durumunu ve psikolojileri hakkında bilgiler mevcuttur. Hapishaneler ile ilgili yapılan anketler, bilimsel olarak değerlendirilmiş. İttihat ve Terakkinin hapishane politikasına genişçe yer verilmiştir. İlgili arkadaşlara tavsiye ederim.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
19 Mayıs 2024
Bir önceki okuduğum "Dekalog-Kemalist ilahiyat için bir ilmihal" kitabından sonra bu kitap yerinde ve bütünleyici oldu. Bir doktora tezinin kitap hali olan bu çalışma Cumhuriyeti politik ve teolojik ilişki açısından irdeleyen ve kurucu ideoloji olan Kemalizm/Atatürkçülük'ün din olan İslamı kamusal alanda görünür ve uygulanır olmaktan çıkarıp yerine kendi sivil dinini nasıl ihdas ettiğini, görünür ve hakim kıldığını bilimsel bir dille çok güzel anlatıyor. Görünür demişken cumhuriyetin niçin şapka ve başörtüsü üzerinden toplumu baskıladığını ve adeta canına okuduğunu kolaylıkla fark edebilirsiniz. İki dini bayramın resmi olarak kutlanmaması bir yana birçok ulusal bayramın ihdas edilip ritüel ve törenlerle donatılması ve bunun da devlet eliyle yapılması düşündürtücüdür. Oldukça zengin bir kaynakçaya sahip ve emek mahsulü olan bu kitabı mümkünse mutlaka okuyup ne demek istediğimi anlayacağınızı düşünüyorum. Okumak iyidir, güzeldir.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
18 Mayıs 2024
Ah Ehl-i Tevhid Ve’l Adalet ah! Mutezile, İslâm tarihi içerisinde bir dönem ortaya çıkışıyla birlikte lokomotif görevi görmüş ve İslâm tarihinde bilimsel, felsefi, ilmi vs. anlamda övündüğümüz dönemlerin fitilini ateşlemiştir. Bu ekol ve etkileri sadece İslâm tarihini etkilememiş, Antik Yunan’dan yapılan çeviriler ve bu mirasın üzerine koyulan tuğlalarla genel tarihi de etkilemiştir. Tabii her meyve veren ağaç gibi çok düşmanları da olmuştur ve siyasi olarak kaybettiklerinden dolayı tarih sahnesinden çekilmeleriyle birlikte (bugün bu damar ismen olmasa da, mezhepler içerisinde fikri olarak kısmen varlığını sürdürmektedir), onlar hakkında başkaları ileri geri konuşur hale gelmiş ve yiğidi öldür hakkını yeme diyen, diyebilen Hüseyin Hansu gibi fikri, ilmi namusu olan, farkındalık sahibi, cesaretli hocalar sahneye çıkarak meydanı boş bırakmamış ve yeni nesillerin bu ekolü tanımalarına vesile olmuşlardır. İyi ki varlar. Teşekkürü borç biliriz.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Onaylı Yorum Bu yorum, Onaylı Yorumcu tarafından yazılmıştır.
17 Mayıs 2024
ADETA BİR DİSTOPYA
Hayal edebiliyor musunuz? Özgür bir şekilde yaşıyorsunuz. Bir eşiniz ve aileniz var. Hayatınız gayet iyi gidiyor ve mutlu bir hayata sahipsiniz. Sonra bir anda hayatınız değişiyor ve kendinizi köle olarak buluyorsunuz. George Orwell’ın 1984 isimli kitabında bahsettiği distopik dünya kadar dehşet verici bir olay bu.

Kitapta yer verilen bu olayın yaşanmış bir olay olması insanın tüylerini diken diken ediyor. Çünkü ancak bir distopyada olabilecek bir olay gerçek dünyada yaşanmış. Özgür bir adam bir anda kendini köle olarak buluyor ve 12 yıl boyunca köle olarak hayatına devam ediyor. Her ne kadar kölelik uzun yıllar önce kaldırılmış olsa da Amerika’da çok uzun zaman devam ettiğini hepimiz biliyoruz. Ancak özgür bir insanın sırf para için köle tacirlerine satılması olayı gerçekten ürpertici.

Kitabı yazan kişi olayın başkahramanı. Yani olayı yaşayan Solomon Northup, kendi yaşadıklarını yazmış. Dolayısıyla bir otobiyografi tadında ilerliyor kitap. Satır aralarında yazarın kölelik sistemi içindeki çaresizliğini sonuna kadar hissediyorsunuz. Bu nedenle de kitap sizi içine alıyor diyebilirim.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Onaylı Yorum Bu yorum, Onaylı Yorumcu tarafından yazılmıştır.
17 Mayıs 2024
Modern dünyada muhafazakarlığın yükselişinin derin kökleri!
Siyasi düşünce tarihi boyunca herhangi bir felsefi akım, kökleri olmayan veya geçmişle bağlantısı olmayan bir şey değildir. Her biri kendisinden önce gelen bir akımla özgün bir ilişki geliştirir.

Bu kitabın odak noktası, Aydınlanma Felsefesi'ne yönelik muhafazakâr ve postmodern eleştiriler arasındaki temasıdır. Söz konusu felsefi ve siyasi ilişkinin netleştirilmesi için her iki eleştirel akımdan üçer örnek-filozof seçilerek kitapta ele alınmış. Seçilen isimlerin siyasi felsefeleri detaylı bir şekilde irdeleniyor.

Felsefe tarihinde önemli bir fikirsel tutum ve tavır geliştirmiş olan Edmund Burke, David Hume ve Adam Smith, Michel Foucault, Richard Rorty ve Chantal Mouffe gibi isimler bu çalışmada kitabın ana konusu bağlamında derinlemesine inceleniyor.

Eserde ortaya çıkan sonuçlardan biri muhafazakârlık ile postmodernizm arasındaki ilişkinin, modern kurucu siyasi akılcılığın eleştirisi bağlamında en belirgin olduğu sonucudur. Başka bir deyişle, postmodernizmin temellerinin bir kısmı muhafazakârlık düşüncesinde bulunabilir. Ancak, bu bağlantı, hangi muhafazakârlık ve hangi postmodernizm türünden bahsedildiğine bağlı olarak güçlü veya zayıf olabilir.

Bununla birlikte, çalışmadan çıkan bir diğer önemli sonuç ise postmodern eleştirinin, Aydınlanma felsefesine yönelik, modernliğin kendisiyle zaten iç içe olduğudur.

Eser ele aldığı konuyu derinlemesine inceleyerek okuyucuya birçok filozofun görüşlerinden hareketle aydınlanma eleştirilerini ele almaktadır. Modern dünyada yükselen muhafazakarlığın kökenleri ortaya konulmaya çalışılmıştır.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Son Gezdikleriniz
Davetçiye Notlar / Davetçinin Yol Azığı