E-Dergi

Kitap çoğunlukla günümüzün hastalıklarından bahsediyor. "Bu günlerde insanlar kendilerinden korkuyorlar. Bütün ödevlerin en yücesini unuttular. Bu ödev insanın kendisine karşıdır. Elbette hayırseverdirler. Açları doyurur, dilencileri giydirirler ama kendi ruhları aç ve çıplaktır." Başka bir hastalık: Güzellik dehanın bir başka formudur ve -söylemeye gerek yok- şüphesiz güzellik dehadan daha yüksektir." Ve diğeri: "Evliliğin en büyük kusuru insanı bencillikten kurtarmasıdır. Bencil olmayan insanlar renksiz kişiliklerdir. Bireyselliği yitirirler."

"Modern yaşamda hayatı renklendiren tek renk olarak günah kaldı." !!!

Kahramanları hayvanlar olan masallar anlatıyor yazar bize. Masalların sonunda da almamız gereken dersler...
Bence kitap resimlerle süslenseydi çocukların ilgisini daha fazla çekebilirdi. Eğer büyüdüyseniz fakat okumadıysanız Ezop'un masallarını büyüğüm demeyin, mutlaka okuyun!

İnsan bilmediğine düşman olurmuş. Hocaefendi'yi anlamanın tek yolu bence kitaplarını okumaktan geçer. Küçük Dünyam ise kafamızdaki Hocaefendi portresinin yarım kalmış kısımlarını tamamlıyor. Fethullah Gülen Hocaefendi'yi daha iyi anlamak için...

Bence hikaye severlere yeni ufuklar kazandırabilecek bir kitap. Bir gün kendinizle karşılaşırsanız ne yaparsınız. "Öğüt vermek de tartışmak da yararsızdı, çünkü onun kaçınılmaz yazgısı ben olmaktı." Yazarın geleceğe dair öngörüleri:"Zaten önemli olan okumak değil yeniden okumaktır. Şimdi batmış olan basımevleri insanoğluna en büyük kötülüğü yaptı, ve gereksiz metinleri başdöndürücü bir hızla çoğalttı."

Yazarla, Marmara Fm'de yaptığı Gece Yürüyüşü programıyla tanıştım. "İyi bir insan sizi diğer iyi insanlarla, iyi bir kitap sizi diğer iyi kitaplarla tanıştırır..." lafını kendilerinden duymuştum. Bu sözden sonra hayatımdaki iyi kitaplar, iyi şarkılar, iyi yazarlar o kadar çoğaldı ki! Kitapta yazarın İslam konularıyla ilgili orjinal fikirlerini bulacaksınız.

-"Modern Türkiye" de gazilik ve şehitlik üstüne kuruldu! İddia edildiği gibi laiklik üzerine kurulmadı. Laiklik bu binanın temeli değil, planda olmayan, sonradan binaya eklenmiş balkonudur.(Bizim mimarimizde balkon yoktur, avlu vardır.)
-Bizim Hızır'ımız vardı, onların Superman'i... Bizim Hızırlarımız çok geniş bir coğrafyada darda kalanlara yardım edip sır olurken , herkes Hızır gibi "isimsiz kahraman" olmaya çalışırken, Supermanler sadece kamera karşısında yardım ediyordu.