Toplam yorum: 3.083.119
Bu ayki yorum: 2.800

E-Dergi

cedere Tarafından Yapılan Yorumlar

11.08.2006

Bütün iyi kitapların sonunda yeni bir başlangıç vardır. Buyrun yeni bir kitap, iyi bir başlangıç!..

-İnsanlar hiçbir şey anlamadıkları zaman hep gülümserler.
-Şimdi var olan her şey belirsiz, karışık, yetersiz, ikincil görünür bize, kendi kendimizi ancak bütün bu şimdi var olan şeylerin bir önsözden, geleceğin güzel romanının uzun, sıkıcı bir önsözünden başka bir şey olmadığını düşünerek avuturuz kendimizi. Bütün insanlar, bilerek ya da bilmeyerek, bu inançla yaşarlar. Ansızın biri onlara bir saat içinde tümünün öleceğini söyleyecek olsa, yaptıkları, yapmış oldukları her şeyin onlar için hiçbir hazzı, hiçbir tadı, hiçbir değeri olmazdı.
-Bir başkası olmaya çalışıyorsunuz. Ama hiç kimsenin sahip olmadığı bir isteğe sahip olan kişi, daha şimdiden bütün insanların önündedir, olduğu kişi olmamak için en iyi yolu tutmuştur.
11.08.2006

"Mutluluk kutusu" ya da "aptal kutusu" ne dersek diyelim. Yazar hepimizin evinde bulunan bu büyülü kutunun düşmanımız olduğunu söylüyor. Düşmanımızı tanıyalım!!!

-Sorun, televizyonun bize eğlendirici temalar sunması değil, bütün temaların eğlence olarak sunulmasıdır ve bu da bambaşka bir sorun oluşturur.
-Televizyon haberlerinin bizi eğlendirdiği, ama bilgilendirmediğini söyleyerek, bizim gerçek enformasyonlardan yoksun kalmamızdan çok daha ciddi bir duruma parmak basıyorum. Cehalet daima düzeltilebilir bir durumdur. Ancak cehaleti bilgi olarak kabul ettiğimiz zaman ne yapabiliriz?
-Bir televizyon programı, üstelik iyi bir program olarak "Susam Sokağı" , ne çocukları okulu sevmeye özendirir ne de okulla ilgili başka bir şeye. "Susam Sokağı" gibi bir televizyon programı çocukları, televizyonu sevmeye özendirir.
10.08.2006

"Tam otuz yıl saatim işlemiş ben durmuşum,gökyüzünden habersiz uçurtma uçurmuşum." diyen üstad hakikati ararken çektiği sancıları paylaşıyor bizimle. Gökyüzüne baktırıyor!..

-Meğer kul olduğumu anlamak için Allahlık taslamalıymışım! Meğer nasıl yaratıldığımı anlamak için bir adam yaratmaya kalkmalıymışım!
-Hadiselerin sırrı en az mantığındadır. Nasıl ki tablonun kıymeti en az çerçevesindedir. Çerçeveyle ne uğraşırsın? Tabloya bak! Korkarsın!
-Yaratıcı neymiş, yaratmağa kalkışarak tanıdım. Yalancı ilah, doğrusunu tanıdı. Gölge artist öz sanatkarı tanıdı. Ben şimdi, şu anda tanıyorum Allahı. İlminin, sanatının karşısında aklımı veriyorum.
08.08.2006

Kitaptan bir kaç cümle: Kitap hakkında biraz fikir verebilir sanırım.
-Sen misin, şüphe aleti olmakla övünen biçare akıl?.. Bizzat kendinden şüphe edebilecek misin?.. İşte o vakit kurtuldun ve haysiyetine, kıymetine kavuştun demektir.
-Yaşamanın manasını mı soruyorsun?.. Sana göre bir cevap vereyim: Her işde ölümü unutmak faliyetinden başka bir şey değil... Evet, size göre yaşamak bu!
-Felsefe ha! Göğü zıpkınlamak işi... Keşke işiniz toprağı bellemek olsaydı!
07.08.2006

Kitaptan bir kaç alıntı yapsak fena olmaz sanırım.
-Bir zina parasına on okka ekmek alıyoruz, yahut on okka ekmek parasını bir zinaya ödüyoruz. Para hangisinin değeri, has ekmeğin mi, halis zinanın mı?
-Dostlarım, Allah'ı ve ahlakı ense kökünüzde duymuyor musunuz, burnunuzun ucunda görmüyor musunuz? Bir parça kambur taklidi yapın, duyarsınız; biraz şaşı bakın, görürsünüz!
-Cenneti , cenneti anlatmak istiyorum. Cenneti sen de böyle anlat! Paranın olmadığı yer.