Köksüz modernleşme çabasını, benzersiz ironik bir üslupla irdeleyen bir şaheser... Tanpınar'ın içinde susmayan "muzip" çocuğun, giderek dozunu artıran hatta acımasız bir ironiye dönüşen konuşması... Saatleri Ayarlama Enstitüsü, farklı okuma biçimleri izlek edinilerek okumaya imkan tanıyan bir kitap. Edebiyatçıların çoğu, Saatleri Ayarlama Enstitüsü'nün Cumhuriyet öncesi ve sonrası iki ana dönemi gözler önüne serdiğini savunuyorlar. Roman dört bölümden oluşuyor, ilk bölümün sonunda Birinci Dünya Savaşı'nı haber veren cümleler bu düşünceyi doğruluyor gibi. Sonra "Büyük Ümitler"den "Küçük Hakikatler"e geçiliyor. Hayri İrdal'ın "ısmarlama rüyalar" gördüğü tımarhane günleri, ardından İspiritizma Cemiyeti ve nihayet kendinden menkul Saatleri Ayarlama Enstitüsü macerası ve onun lağvedilmesine uzanan, bir çok koldan ilerleyen bir kurgu... Kitap hakkında söylenecek çok söz var, fakat bence Tanpınar okunacaksa, en önce okunması gerekenlerden biri... Hiçbir şeyin yalnızca kendisi olmadığı, kavramlar ve kişiler ardına gizlenenlerin varlığıyla her okuyuşta yeniden keşfettiğim enfes bir kitap.