E-Dergi

Türk edebiyatının ilk roman denemelerinden birisi bilindiği üzere Şemseddin Sami'nin Taaşşuk-ı Tal'at ve Fitnat'ıdır. İlk roman denemelerinde olduğu için de olay kurgusu basite kaçan ve tesadüflerin çoğunlukta olduğu kitabın sonunda yazarın ihtar olarak verdiği bir not var. Bu notta kitapta noktalama kurallarına pek uyalmadığı ve kelimlerin konuşmada ağızdan çıktığı şekliyle kaleme alındığı belirtiliyor. Bunlar bir yana olaya baktığımız zaman eskimeyen bir konu olarak karşımıza aşk çıkıyor. Aşkın insanı ne hallere soktuğu, görücü usulünün eleştirisi gibi kaygılarla yazılan kitap epey bir yer tutan tesadüflere bel bağlaması ve yazarın çok hafif üslubu ile sınıfta kalıyor. Sıkı klasiklerimizden arıyorsanız o zaman yanlış adrestesiniz demektir.

Mahcupluk İmtihanı İnkılap ve Aka yayınlarının Ömer SEYFETTİN serisinden bir kitap. Kitaba adını veren eser ise yazarın belki de mevcut tek tiyatrosu. Bununla birlikte bu tiyatro eserinde epeyce başarılı olduğunu belirtmek gerek. Tarz olarak Hüseyin Rahmi GÜRPINAR'a benzemesi de diğer ilginç yanı. Ayrıca yazarın tiyatrosunda Hüseyin Rahmi'den de bahsetmesi gözlerden kaçmıyor. Kızılelma Yayıncılık'ın yine Ömer SEYFETTİN'in hikayelerini topladığı seri ile İnkılap ve Aka'nın serisi arasında ayrılan öykülere değinmek gerekirse ilk olarak karşımıza Fon Sadriştayn'ın Karısı çıkıyor. Burada Sadrettin isminde çelimsiz birisinin gün gelip de nasıl -tabiri caizse- besili bir dana gibi büyüdüğünün işlendği öyküde yabancı hayranlığı ele alınıyor. Hemen akabindeki hikayede ise bu hayranlık sonucunun nerelere kadar gittiği biraz da fanteziye kaçarak Fon Sadriştayn'ın Oğlu'nda anlatılıyor. Memlekete Mektup ise yazarın memleketimize bir mektubu şeklinde kaleme alınmış bir eser. Kurumuş Ağaçlar ise yazarın güzel üslubu ile daha bir canlılık kazanan, halkımızın bağrından kopmuş bir masal. 1/2 ise yazarın Camsap lakaplı Ali Canip'den naklettiği bir hikaye.

Mükerrem Kamil SU'nun özellikle çocuk okuyucuları göz önüne alarak kaleme aldığı küçük hacimli romanının adı Dragos'ta Tatil. Öncelikle Dragos'un İstanbul'da bir tatil yeri olduğunu belirtmek isterim. Kitabı incelemeye kapağından başlarsak Aslan imzalı, eski kitaplara özgü, hoş kapak tasarımlarından birisi ile karşılaşıyoruz. Adeta güzel bir tablo gibi karşınıza çıkan bu kapak kitabı okumanız, ya da çocuklarınızın okuması için adeta teşvik ediyor. Bu kitabın göze çarpan ilk artısı. İkincisi olarak dilinin sade ve akıcılığı, üçüncü olarak da konuyu işlerken verdiği; ya da vermeye çalıştığı olumlu mesajlar geliyor. Konu ilerlerken birkaç yerde daldan dala atlıyor gibi olması kitabın belki de tek eksisi. Yine de çocuğunuza, en az ortaokul seviyesinde olmak şartıyla, güvenle okutturabileceğiniz hoş bir kitap.

Kasabanın Yarısı Ünlü mizah yazarımız Muzaffer İZGÜ'nün kasabayı baz alan bir romanı. Eşek bağlasa durmaz türünden bir ilçede geçen ve ilçe kaymakamının oğlunun sünnetini merkez alan kitap kasabalının çıkar ilişkileri üzerine bina edilmiş. Kibir, gurur, hor görme, çıkar, yaltaklanma, ırz düşmanlığı, kin gibi toplumu eriten hastalıkları işleyen yazar bu konudaki gözlem gücünü de ortaya koymuş.

Denizin Hücumu Jules VERNE'nin Fransızlar'ın Cezayir ve Tunus civarındaki bazı bölgelerin deniz suyu ile doldurularak yapay bir deniz ortaya çıkartma çabalarını konu aldığı bir roman. İtiraf etmeliyim ki bu kitap Jules VERNE için çok hafif kalmış. Biz onun ne kadar sürükleyici fantazi romanlar yazdığını biliyoruz ama sanki bu kitap ticari amaçla kaleme alınmış. Özellikle maceranın sonunda kaçılan kolaycılık yazara hiç yakışmamış.