E-Dergi

Heavy metal müziğine ilgi duyanların beğenerek, sıkılmadan okuyacağını düşündüğüm bir kitap. Bu konuda Türkçe literatür çok kısıtlı. Yayınlar bir elin parmaklarını geçmiyor. Bu yüzden Emre Öztürk'ün araştırma-inceleme kulvarındaki bu çalışması el üstünde tutulmalı.

Bu adına "Trevanian" denen yazar ne acayip bir yahu! [Yazar sözcüğünden sonra "müsveddesi geleceğini sandınız değil mi? :-)] İlk başlarda "ne okuyorum ulan ben" diye düşünüp sayfaları çevirdikçe aslında ne okuduğunuzu anlamaya ve yazara sonsuz hayal gücünden dolayı hayran olmaya başladığınız olağanüstü bir roman. Bana okumayı sevdiren ve kitapsız bir dünyanın ne kadar yavan olduğunu düşündürüp beni büyülü bir dünyanın içine sokan kitaplardan biridir. (Not: Yirmi yıldır devam eden kitap yolculuğumun başlarında bana en çok dokunan, beni en çok saran kitabın "Goriot Baba" olduğunu da belirtmeden geçmeyeyim.)

Karamsar filozoflardan Schopenhauer'ın düşüncelerinin bir kurgu içinde ustalıkla serpiştirildiği klasik bir Irvin Yalom romanı. Bir başyapıt niteliğindeki "Nietzche Ağladığında" kadar olmasa da -çünkü olay örgüsünü geniş tutmayarak romanın merkezine aldığı filozofun düşüncelerine ağırlık vermiş- akıcı ve özgün bir yapıt.

Ciltli baskılara bayılıyorum. Bir kitabın ciltli baskısı çıktıysa ciltlisini almayı tercih ediyorum. Bu kitabın ciltli baskısını bir kitapçıda görünce hiç düşünmeden edindim. Eşsiz bir kaynağa böyle bir cilt yakışırdı zaten. Maliyet bakımından yayınevini zora sokacağı apaçık belli olsa da yazarın diğer kitaplarının da ciltlenmesi dileğiyle...

Biraz sıkıcıydı derken ne kastettiğinizi anlatsaydınız hoşunuza gitmeyen "hayır" tıklarını daha az alırdınız. Mesela sadeleştirilmiş mi, sadeleştirilmişse kim sadeleştirmiş, hangi baskı temel alınmış vs. sorularla yorumunuzu detaylandırabilirdiniz. Saygılar sunarım.