E-Dergi

Neşeli, sürprizli, az biraz hüzünlü bir roman. Simyacıdan elbette ki çok farklı. Konu farklı, dekor farklı, zaman farklı. Daha gerçekçi, daha insana dair.

Şunu da belirtmek gerekir; deliliğe dair, intihara dair yazılan her yazı ya da roman buna teşvik ediyor diye bir şey söylenemez. Ona bakarsak rock şarkıları çok daha fazla intihar eğilimli, uyuşturucu eğilimli sözler içeriyor. Bir de bu gözle bakmaya çalışsın görüş açısı pek dar olanlar.

Sonuçta kitaplar okumak için yazılırlar, uygulama rehberi değildirler. Okurun biraz kendini çekmesi, dışarıdan bakabilmesi de gerekir. Yoksa bizden ne kalır geriye?

Altı Sigma sunumu için kaynak ararken kitap karşıma çıkıverdi...

Ne kadar da iyi olmauş. Topladığım tüm bilgilerin ışığında şunu belirtmeliyim ki; kitap altı sigma konusunda son derece yeterli ve iyi bir kılavuz. Güncelliğini de halen koruyor.

Özellikle altı sigmayı kendi şirketlerine uygulamayı düşünen yöneticiler için adım adım izlenebilecek bir kaynak. Somut örnekler var. Uygulama var. Yardımcı şemalar, tablolar var. Yöntemler ayrıntılı bir şekilde açıklanmış. Yatırımınızın karşılığını alırsınız endişeniz olmasın.

Gizli Günce'nin yazarın kitabı olup olmadığı yayınlandığı zaman da tartışıldı. Bazı kaynaklarda eserlerinin arasında bulunmadığı da doğru. Ancak bir gerçek var ki o da bazı sanatçıların eserlerinin ölümlerinden çok uzun zaman sonra gün ışığına çıktığı.

Günce'de geçen olayların yazara yakıştırılamamasını anlamsız buluyorum. Cinsel yaşam denen şey öyle karmaşık ve öyle sürprizlerle doludur ki, kimin ne yaptığı, neden hoşlandığı dışarıdan şöyle bir bakmak ile anlaşılamaz.

Cinsellik üzerine yazabileceğim başka bir şey de, cinsellik konularında modernlik ya da çağa özgü diye bir şeyin olmadığı ve insanın var olduğu andan itibaren, cinsellik adına yapmadığı şeyin kalmadığı gerçeğidir. Roma'yı tekrar tekrar keşfetmenin alemi yoktur.

"Üveyanneye Övgü" romanının yazarının devlet başkanı oluşuna nasıl şaşırmıyorsak (en azından ben şaşırmıyorum), herkesin de herşeyi yazma özgürlüğüne sahip olduğunu kabul etmemiz gerekiyorsa, sadece istemeyen okumasın derim.

Özgür düşünen her okura da mutlaka okumasını tavsiye ederim. Lütfen kimse bu kadar gözü kapalı olmasın! Dünyada yok yok ki...

15 yaş ve üzerindeki herkesin okuması gereken bir kitap. Eğer bu görüşleri özümsemeyi başarabilirsek çok güzel; aksi takdirde 5 yılda bir tekrar okumamız gerekebilir ki bu doğrulukları unutmayalım.

Yöneticiyim diyen, bir işyerinde çalışıyorum diyen herkesin, konumuna bakmadan okuması gereken bir değerler bütünü.

1997 yılında ABD'de basılan, ülkemizde ise ancak 2004 yılında basılan bir kitap. Hâla güncel, hep güncel kalacak...

Yazarı da, yayınevini de tebrik etmek gerek.
Üniversite düzeyinde uzun zamandır, bu kadar özenle hazırlanmış bir kitaba rastlamadım. Konu girişleri, düzen, açıklamalar düşünülerek hazırlanmış. Ayrıca konular olabildiğince güncel hali ile verilmiş. Tekrar tebrik ediyor ve bu konuda çalışma yapacak olan herkese tavsiye ediyorum.