Yüzüklerin Efendisi'ni, Metis'in enfes çevirisiyle okuduktan sonra merak saldım Orta Dünya kavramına. Silmarillion'u bu merakın bir uzantısı olarak ihtişamlı bir iştahla okumaya başladım. Lakin esaslı bir hayal kırıklığına uğradım.
Kitabın her cümlesi bilgi yüklü. Hafızanızı bir hayli yoruyor. Oğul Tolkien tarafından hazırlanan bu 'derleme' kitap, belki bu özelliğinden dolayı hiç de akıcı değil. "gitmiş, denir ki, vurdu, kaçmıştı" gibi dümdüz kelimelerle biten cümleler. Bu belki oğul Tolkien'in babasına ithaf ettiği bir saygı gösterisidir, belki de AltıKırkbeş'in çevirilerde yaptığı hatalardan/eksikliklerdendir. Hasılı, okurken çok yoruldum. Anlamaya çalışırken de.
Ama şu da var: Zaten yayınevi kitabın başına bir uyarı koymuş, okurken başka bir şeye konsantre olmayın, karşı cinsten uzak durun mealinde.
Ne olursa olsun, bu kitap yüzünden çok yorgunum...