Onaylı Yorumlar

Onaylı Yorum Bu yorum, Onaylı Yorumcu tarafından yazılmıştır.
Bilgi İçin 
10 Mayıs 2024
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Osmanlı'nın Gözünden: Yabancıların İmparatorluğa Hizmeti
Eğer tarih ve kültürle ilgileniyorsanız ve Osmanlı İmparatorluğu'nun gizemli dünyasına bir yolculuk yapmak istiyorsanız, "Osmanlı Devleti Hizmetindeki Yabancılar" adlı kitabı kesinlikle tavsiye ederim! Bu kitap, Osmanlı'nın göz alıcı geçmişine farklı bir açıdan bakmanızı sağlayacak. İmparatorluğun yüzyıllar boyunca sınırlarını aşan ve çeşitli görevlerde hizmet eden yabancıların hikayeleri, sizi tarih sahnesinde unutulmaz bir yolculuğa çıkaracak. Kitap, akademik bir yaklaşımı popüler bir dille harmanlıyor. Osmanlı'nın karmaşık yapısını ve uluslararası ilişkilerini anlamak için derinlemesine bir inceleme sunarken, aynı zamanda akıcı ve ilgi çekici bir üslup kullanıyor. Her bir sayfada, Osmanlı'nın farklı dönemlerinde hizmet etmiş yabancıların yaşam hikayeleri ve Osmanlı'ya yaptıkları katkılarla ilgili ilginç detaylar bulacaksınız. Kitabın üç bölümü, farklı açılardan Osmanlı'ya hizmet etmiş yabancıların deneyimlerini ele alıyor. Genel katkılar, kurumsal etkiler ve bireysel yaşam hikayeleri gibi konuları kapsayan bu bölümler, Osmanlı tarihine dair yeni bir bakış açısı sunuyor. Murat Hanilçe ve Yunus Emre Tekinsoy'un editörlüğünde hazırlanan bu kitap, Osmanlı İmparatorluğu'nun zengin ve çeşitli yapısını keşfetmek isteyen herkes için vazgeçilmez bir kaynak. Bu yapıt, Osmanlı İmparatorluğu'nun çok yönlü yapısını derinlemesine inceleyen önemli bir kaynak olarak öne çıkıyor. Osmanlı bürokrasisinde görev yapmış yabancıların deneyimlerini titizlikle inceliyor ve onların Osmanlı toplumuyla etkileşimlerini anlamamıza katkıda bulunuyor. Kapsamlı araştırma ve akıcı üslup, okuyucuları Osmanlı İmparatorluğu'nun çok kültürlü yapısını keşfetmeye teşvik ediyor. Kitap, sadece Osmanlı'nın iç işleyişini değil, aynı zamanda dönemin uluslararası ilişkilerini de ele alarak okuyuculara geniş bir perspektif sunuyor. Özellikle Osmanlı'nın dönemindeki yabancıların rolünü anlamak isteyenler için bu kitap vazgeçilmez bir kaynak olabilir. Yazarın detaylı araştırması ve sağlam bir analitik çerçeve sunması, kitabı Osmanlı tarihine ilgi duyan herkes için değerli kılıyor. Osmanlı İmparatorluğu, tarih boyunca kendi iç dinamiklerinin yanı sıra dış dünyanın da etkisiyle şekillenmiştir. Bu etkileşim, imparatorluğun dönemsel olarak gelişimini ve dönüşümünü etkilemiştir. Özellikle Osmanlı'nın yükselme döneminde, imparatorluk dışındaki dünyanın dinamiklerinden yararlanmaya çalışması, onun uluslararası arenada güçlenmesine ve genişlemesine katkıda bulunmuştur. Osmanlı İmparatorluğu'nun yönetim ve askeri yapıları, çeşitli uluslardan insanların hizmetine açık olmuştur. Yabancılar, imparatorluğun çeşitli kurumlarında görev alarak Osmanlı'nın yönetimine ve askeri gücüne katkıda bulunmuşlardır. Bunlar arasında devlet görevlileri, askeri komutanlar, danışmanlar, tüccarlar ve elçiler gibi çeşitli pozisyonlarda bulunan insanlar yer almıştır. Bugün bile, Osmanlı İmparatorluğu'nda hizmet etmiş yabancıların yaşam hikayeleri ve deneyimleri büyük ilgi görmektedir. Bu hikayeler, imparatorluğun çok kültürlü yapısını ve dönemin uluslararası ilişkilerini anlamak için önemli bir kaynak oluşturur. Yabancıların Osmanlı'daki varlığı, imparatorluğun sadece kendi iç dinamiklerinden değil, aynı zamanda dış dünyanın etkisiyle şekillendiğini gösteren önemli bir örnektir. Osmanlı İmparatorluğu, kuruluşundan yıkılışına kadar olan süreçte, farklı geçmişlere sahip yabancıları çeşitli devlet görevlerinde istihdam etmiştir. Bu çeşitlilik, imparatorluğun çok kültürlü yapısını ve esnek yönetim anlayışını yansıtırken, aynı zamanda Osmanlı'nın uluslararası ilişkilerdeki etkinliğini de göstermektedir. Murat Hanilçe ve Yunus Emre Tekinsoy'un editörlüğünde hazırlanan "Osmanlı Devleti Hizmetindeki Yabancılar" adlı çalışma, bu farklı geçmişlere ve deneyimlere sahip yabancıların hikâyelerini ele alarak Osmanlı bürokrasisinin ve toplumunun çok katmanlı yapısını aydınlatıyor. Editörlerin, alanlarında uzman araştırmacıların katkılarıyla hazırlanan bu çalışma, Osmanlı İmparatorluğu'nun tarihsel dokusunu derinlemesine inceleyerek okuyuculara benzersiz bir bakış açısı sunuyor. Kitap, farklı zaman dilimlerinde Osmanlı topraklarına ulaşan ve çeşitli devlet hizmetlerinde görev alan yabancıların hikâyelerine odaklanarak onların deneyimlerini ve etkileşimlerini detaylı bir şekilde inceliyor. Bu hikâyeler, hem Osmanlı'nın dönemindeki uluslararası ilişkileri hem de imparatorluğun iç dinamiklerini anlamak için önemli birer pencere sunuyor. Hanilçe ve Tekinsoy'un editörlüğünde derlenen bu eser, sadece Osmanlı tarihine ilgi duyanlar için değil, aynı zamanda tarih, kültür ve uluslararası ilişkiler alanında çalışan araştırmacılar için de zengin bir kaynak niteliği taşıyor. Editörlerin titiz çalışması ve kitaba kazandırdıkları derinlik, bu çalışmanın akademik dünyada önemli bir yer edinmesini sağlıyor. Murat Hanilçe ve Yunus Emre Tekinsoy, Osmanlı tarihi ve kültürü alanında uzmanlaşmış akademisyenlerdir. İkisi de Osmanlı İmparatorluğu'nun farklı yönlerini ve dönemlerini derinlemesine inceleyerek, bu alanda önemli katkılarda bulunmuşlardır. Murat Hanilçe, Türk ve Osmanlı tarihi üzerine çalışmalarıyla tanınan bir akademisyendir. Özellikle Osmanlı İmparatorluğu'nun siyasi ve toplumsal yapısı üzerine yaptığı araştırmalarla bilinir. Hanilçe, Osmanlı dönemi bürokrasisi, devlet yönetimi ve toplumsal değişim gibi konularda geniş kapsamlı çalışmalar yapmıştır. Kitapları ve akademik makaleleriyle Osmanlı tarihi alanında saygın bir konuma sahiptir. Yunus Emre Tekinsoy ise Osmanlı tarihi ve kültürü üzerine yoğunlaşmış bir başka akademisyendir. Özellikle Osmanlı İmparatorluğu'nun kültürel ve entelektüel geçmişiyle ilgili araştırmalarıyla tanınır. Tekinsoy'un çalışmaları, Osmanlı'nın edebiyatı, sanatı ve entelektüel yaşamı gibi alanlarda derinlemesine analizler sunar. Osmanlı'nın kültürel mirasını anlamak ve değerlendirmek için önemli bir kaynak teşkil eder. "Osmanlı Devleti Hizmetindeki Yabancılar" sadece tarih meraklıları için değil, aynı zamanda genel okuyucular için de büyüleyici bir okuma sunuyor. Eğer Osmanlı'nın heyecan verici dünyasına bir adım atmak istiyorsanız, bu kitabı kaçırmamanızı öneririm!
Yanıtla
2
0
Destekliyorum 
Bildir
Onaylı Yorum Bu yorum, Onaylı Yorumcu tarafından yazılmıştır.
Bilgi İçin 
10 Mayıs 2024
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Yahudiliği ve Yahudileri anlamak için başlangıç kitabı!
Kurt Schubert'in "Yahudi Tarihi" adlı kitabı Yahudi tarihine ilişkin kapsamlı bir çalışmadır. Bu kitapta Yahudi halkının doğuşundan bu yana tarih boyunca yaşadığı önemli olaylar ve toplumsal değişimler vurgulanıyor.

Kitap Yahudi halkının kökenlerini ve eski tarihlerini araştırıyor. İbrani kabilelerinin ortaya çıkışı, Mısır'dan Çıkış'ın hikayesi ve İsrail Krallığı'nın kuruluşu gibi konulara odaklanıyor.

Schubert, Yahudiliğin kökenlerini, inançlarını ve ibadet uygulamalarını ayrıntılı olarak araştırıyor. Talmud ve diğer dini metinler de Tevrat'ın (İbranice İncil) rolünü vurgulamaktadır. Yahudilerin tarih boyunca toplumları ve dağılımlarına odaklanır. Yahudi topluluklarının farklı bölgelerdeki diaspora süreci, yaşamı ve etkileşimleri ele alınmaktadır.

Bu kitap aynı zamanda Yahudi halkının tarih boyunca karşılaştığı zorlukları, baskıları ve soykırımı da araştırıyor. Özellikle ortaçağ Avrupa'sındaki zulümler ve Holokost gibi önemli olaylarla ilgileniyor. Schubert ayrıca Yahudi tarihinin modern dönemine de odaklanıyor. Siyonist hareket ve İsrail Devleti'nin kuruluşu gibi önemli gelişmelere değiniliyor.
Yanıtla
1
0
Destekliyorum 
Bildir
Onaylı Yorum Bu yorum, Onaylı Yorumcu tarafından yazılmıştır.
Bilgi İçin 
09 Mayıs 2024
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Bir Çocuğun Kaleminden "Allah'la Tanışma Defteri"
Kitabın yazarı Hatice Kübra Tongar; Çocuk Gelişimi, Sosyoloji ve Psikoloji alanlarında almış olduğu eğitimleri ve yaşadığı tecrübelerini çeşitli sosyal medya araçları, seminer ve söyleşiler ile takipçileri ile paylaşmakta, anne babalara, çocuk ve gençlere yönelik yazdığı çok sayıda kitabı bulunmaktadır.

Allah’la Tanışma Defteri kitabı, 10 Yaşlarında olup şehirde yaşayan Nedim Sorayımdedim isimli meraklı ve bi o kadar da duyarlı bir çocuğun, yazları çok sevdiği köyde dedesi ve ninesiyle birlikte geçirdiği günlerde yaşadığı güzel anılarının anlatıldığı bir kitap. Nedim köyde geçirdiği yaz günlerinden birinde, Allah ile ilgili meraklı konuşmalarının ardından, ninesinin hediye ettiği deftere “Allah’la Tanışma Defteri” ismini vererek o günden sonra öğrendiği bilgileri bu deftere not etmeye başlar ve bu kitap çıkar ortaya...

Kitap, çocukların duygu ve düşünce yapısına uygun bir şekilde hitap eden, komik ve eğlenceli olayların arasında verilmek istenen mesajları sıkmadan okuyucuya ulaştıran bir dille yazılmış. Çocukların güle eğlene okuyacakları, içinden espriler edinecekleri, hatta (ailelerin dikkat etmesi gereken) bazı deneyler öğrenebilecekleri bir kitap.

Kitapta Nedim ile dedesi arasında geçen bi konuşmadan örnekle;

Nedim : “Ama bu haksızlık değil mi dede? Ağaçlar da canlı sonuçta! Biz gözleme yerken onlar neden Sarıkız’ın gübresini yiyor? Yazık değil mi onlara?”

Dedesi : “N’edelim Nedim’im? Onların rızkı böyle yaratılmış. İnan olsun senin ııyyyy dediğin bu koku onlar için en lezzetli keşkekten bile daha lezzetlidir gari. Hayvanlar ve bitkiler rızıklarına hiç itiraz etmezler. Bir biz insanoğlu söyleniveririz rızkımıza”

Dede ve ninelerinin tonton, sevimli, merhametli yaklaşımları, çocuklarla olan samimi ilişkileri ve vermek istedikleri mesajları doğadan, bazı olaylardan yola çıkarak ilgi çekici bir şekilde anlatmaları takdire şayandı. Ancak insan üzülerek şunu düşünmeden edemiyor, “Nerede şimdi böyle tonton, bilge nineler dedeler...” Eskiden çocukların ahlak gelişiminde önemli bir payı olan böyle aile büyüklerinin yerini maalesef günümüzde çocukları gönüllerini hediyelerle, abur cuburla, maddi doyumlarla almaya çalışan, nine dede sıfatını da pek beğenmeyen :) anneanne, babaanneler, dedeler almış... Elbette ki sözümüz konumunun hakkını verenlerden uzaktır...

Netice olarak kitap, çocukların severek okuyacağı, anne babaların hatta dede ve ninelerin de çocuklarla birlikte okuyabileceği, eğitimcilerin de miniklerin meraklı sorularına karşı verilecek cevaplar edinmek adına göz atabilecekleri bir kitap kanımca...

Keyifli, istifadeli okumalar…
Yanıtla
4
0
Destekliyorum  2
Bildir
Onaylı Yorum Bu yorum, Onaylı Yorumcu tarafından yazılmıştır.
Bilgi İçin 
08 Mayıs 2024
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Sosyobiyoloji'ye giriş mahiyetinde referans bir kitap!
Franz M. Wuketits'in "Sosyobiyoloji Nedir?” kitabı konuyu derinlemesine inceliyor ve okuyuculara kapsamlı bir anlayış sağlıyor.

Bu kitap sosyobiyolojinin temellerini anlamak isteyenler için mükemmel bir referanstır. Öncelikle sosyobiyolojinin ne olduğunu, neden önemli olduğunu ve nasıl geliştiğini açıklıyor. Biyolojinin evrim ilkelerini sosyal organizasyon ve davranışa nasıl bağladığını gösterin. Daha sonra insan davranışının genetik temeli ve evrimsel kökenleri incelenir. Evrimsel süreçlerin sosyal davranışı nasıl şekillendirdiğini ayrıntılı olarak tartışıyor. Doğal seçilimin sosyal organizasyonlar ve bireyler üzerindeki etkilerini tartışırken insan gruplarının ve toplumlarının nasıl evrimsel avantajlar sağladığını açıklayın. Aynı zamanda genetik ve biyolojik faktörlerin sosyal davranışları nasıl etkilediğini ve insanların kültürleri ve çevreleriyle etkileşimlerini nasıl şekillendirdiğini de vurguluyor.

Wuketits, ayrıca sosyobiyolojinin çağdaş uygulamalarını da tartışıyor. Toplumların karmaşık yapısını ve sosyal organizasyonunu anlamak için biyolojik bir bakış açısının nasıl kullanılabileceğini gösteriyor. Bu, sosyal bilimler ve biyoloji alanındaki araştırmacılar, öğrenciler ve meraklılar için son derece değerli bir kaynaktır.

Özetle "Sosyobiyoloji Nedir?" adlı kitabı, sosyal davranışları anlamada biyolojik yöntemlerin önemini vurguluyor. Biyolojik temellerin sosyal organizasyon ve insan davranışı üzerindeki etkisini açıklarken sosyal ve doğa bilimleri arasındaki bağlantıları ortaya çıkarır. Okuyuculara sosyobiyolojiye dair derinlemesine bir yolculuk sunuyor ve alandaki temel kavramları kavramalarına yardımcı oluyor.
Yanıtla
1
0
Destekliyorum 
Bildir
Kitapkurdu
Kitapkurdu
Bilgi İçin 
Onaylı Yorum Bu yorum, Onaylı Yorumcu tarafından yazılmıştır.
Bilgi İçin 
07 Mayıs 2024
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Sayfa sayısı az fikri önemi çok olan önemli eser!
Türk Kavimleri Tarihi; Hasan Ata Abeşi tarafından kaleme alınan ve kitap/yazar tanıtımı, önsöz, giriş dahil olmak üzere otuz sekiz bölüm yüz altmış dört sayfadan oluşan eserdir. Çevirisini Ahsen BATUR hocamız yapmıştır ki bu ayrıca önemlidir.

Türk Kavimleri Tarihi; Osmanlı Türkleri dahil olmak üzere birçok Türk kavminin hangi boydan olduğunu, tarih sahnesine çıkışlarını, sahnedeki yaşanmışlıkları, sahneden geri çekilişlerini okuyucusunu sıkmadan anlatmıştır. Bu eseri kıymetli kılan diğer hususlardan birisi de sosyal medya çeşitliliğinin ve kullanıcı sayısının bir hayli fazla olduğu günümüzde aynı oranda yanlış bilginin veyahut gerçeği saptırmanın da artmasıdır. Bu noktada böyle eserler sayesinde tarihe ilgi duyan, geçmişin büyülü dünyasında gezmek isteyen gençlerimiz yalana/iftiraya karşı tarihimizi/atalarımızı zırh gibi kuşandıkları bilgileriyle savunabileceklerdir. Bahsettiğimiz bilgi zırhını kuşanmanın en kolay yolu ise Türk Kavimleri Tarihi gibi eserleri okumak, not almak ve tarihi gerçeklerde daha da derinlere ulaşabilmek adına atılacak ilk adım saymaktan geçer. Okuyucusundan istirhamımız eseri acele etmeden, çabucak bitirme çabasına girmeden, eser sahibinin anlattığı kavmi/dönemi gözünde canlandırarak okumasıdır. Böylelikle tarihi okumanın daha da güzelleşeceği ve merak uyandıracağı kanaatindeyim. İftihar etmekte haklı olduğu ve gurur duyacağı tarihe sahip olan gençlerimize tarih yolculuklarında başarılar dilerim.
Yanıtla
3
0
Destekliyorum  1
Bildir
Onaylı Yorum Bu yorum, Onaylı Yorumcu tarafından yazılmıştır.
Bilgi İçin 
06 Mayıs 2024
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Gizemli hazine…
Yazarın sade ve anlaşılır bir dil kullandığı bu kitap, okuyucuları gizemli bir hazinenin peşinden sürüklüyor. Yazar, tarih ve bugün arasında gidip gelen ama hâlâ gizemi çözülememiş Kutsal Ahit Sandığı’nı anlatıyor. Bunu yaparken kafa karıştırmak yerine bazı sorulara cevap vermeye çalışan yazar, anlatım tarzı ve konuyu işleyiş şekliyle okuyucuların merakını diri tutuyor. Bu da okuyucuların kitabı bir solukta bitirmesini sağlıyor.

Kitap tarihten çok fazla bilgi barındırıyor. Tarihi sevenler ya da ‘‘Tarihi çok merak ediyorum ama nereden başlasam bilemiyorum.’’ diyenler için geçmişe ve günümüze ışık tutan bu kitap tıpkı bir hazine gibi.

Sizleri geçmişe götüren sonra da alıp günümüzde sorularınızı cevaplamaya çalışan bu kitabı çok seveceğinize eminim. Şimdiden keyifli okumalar.
Yanıtla
10
2
Destekliyorum  2
Bildir
Kitapkurdu
Kitapkurdu
Bilgi İçin 
Onaylı Yorum Bu yorum, Onaylı Yorumcu tarafından yazılmıştır.
Bilgi İçin 
03 Mayıs 2024
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Bir Şeyler Yap Boka!
Bu romanı bugüne dek 2 kez okudum. İlk okuyuşumda 9 yaşındaydım; tabi o zaman daha sadeleştirilmiş ve kısaltılmış olan bir versiyonunu okumuştum. Böylesine yalın bir dille yazılmış bir romanı sırf kitap hacmini küçültmek için sadeleştirmeye gerçekten gerek var mı tartışılır ama çocukken o sade halinden bile epey büyülenmiştim. Her ne kadar edebiyatta çok başarılı sadeleştirmeler mümkün olsa da her eserin bu türden budamalarda ruhundan bir parça kaybettiğini düşünürüm; büyük ya da küçük. Dünya edebiyatının haşmetli klasiklerini sırf çocuklar da bir şekilde okuyabilsin diye sadeleştirmeyi çok doğru bulmuyorum. Behçet Necatigil'in bir dizesinde: "Çünkü asıl şiirler bekler bazı yaşları" şeklinde ifade ettiği gibi kitapların da insanın "bazı yaşlarını" beklediği kanaatindeyim.

Çocuğa fikri sorulacak olursa aslında bunların çok da bir önemi yoktur. Genelde sınıf kitaplığında ne varsa, öğretmen ne önerdiyse hepimiz aşağı yukarı onu okuruz çünkü. Okurluğa ilk adımlarımız böyledir. Bizim de sınıf kitaplığımızda Pal Sokağı'nın o sadeleştirilmiş hali vardı. Adında bir kere "çocuk" ifadesi geçiyordu ve bu bile tek başına onu bir çocuk için cazip kılmaya yeterdi. Çocukluğu konu alan romanlar, filmler, oyunlar ve hasılı her şeyin çocukların gönlünde ayrı bir yeri vardır. Yetişkin halimde bile bu böyle diyebilirim. Çocukken bir kurguya kapılıp gitmeye başladığımızda yetişkin halimizden çok daha fazla o kurguya ait olurduk. Kitapta seyreden sokak savaşları hemen gözümüzün önünde olurdu sanki. Maç yaparken kendimize taktığımız futbolcu isimleri gibi kitabın karakterlerini lakap edindiğimiz olurdu; şayet o kitabı çok sevebilmişsek, kitap bizi kendi evrenine çekip alabilmişse bu böyleydi. Pal Sokağı o yıllarda bir çocuk olan ben için ve o kitabı o yıllarda okumuş birçok arkadaşım için böyleydi. Nemeçsek'i gönülden sevip Boka'nın karizmasına hayranlık duyardık. Bir anda Pal Sokağı bizim de evimize giden sokağın adı oluverir; evin yakınlarındaki boş arsayı (şimdilerde büyük şehirlerde olmayan boş arsalar) karargah olarak hayal etmeye durur, romanın zihnimizdeki gerçekliğine o romanı okumamış arkadaşlarımızı bile davet ederdik. Aynı bilinçte olmak isterdik. Bilirsiniz: çocuklukta aynı bilinçte olunabilen bir arkadaşlık çocuk için her şeydir.

Gelgelelim romanı 27 yaşımda ömrümde ikinci kez okumuş oldum. Hayatta deneyimin getirdiği "olmakta olana kayıtsızlık" ya da "özdeşleşirken filtreleme, her şeyle özdeşleşmeme" halleri bile romanın kurgusuna kapılmama, o çocuksu şölenle özdeşleşmeme mani olamadı. Yetişkince birçok şeyin; hırsın, kavganın, dostluğun, aptallığın, ihanetin, diğerkamlığın çocukluk potasında eritilebildiğini bu romanda görüyoruz. Belki "evrensel" ifadesine en çok uyabilecek yapıtlardan biri Pal Sokağı Çocukları: coğrafya evrenselliği bir yana; yaş evrenselliğini yakalamak becerilmesi çok zor bir şeydir romancı için. Molnar'ın bunu başarabildiğini görüyoruz. Üstelik romanın çıkış hikayesinde de; aslında çok da özenilmeyebilecek bir durumdan bu romanın ortaya çıktığını; buna rağmen ününün tüm dünyaya yayıldığı ve bugünlere kadar geldiğini görmekteyiz. Romanı okumuş olan birçok kişi için Macaristan dendiğinde ilk akla gelenin Ferenc Molnar ve onun bu ölümsüz eseri olduğuna neredeyse eminim.

Bu romandan derinlikli çözümlemeler, felsefi sorular, betimlemeler veya cezbedici bir üslup beklemeyin. Romanların bu önemli unsurlarının alıcısı olan bir okur için veya bir okur olarak boşa geçen zamana tahammülü olmayanlar için bu roman belki çok tatmin edici olmayacaktır. Ama olaya konusu Macaristan'da geçen bir çocukluk kurgusu deneyimlemek olarak bakarsanız ve romanın sizi geçirdiğiniz çocukluktan yakalamasına ve içine katıştırmasına müsaade ederseniz güzel bir roman deneyimi yaşayabileceğinize ve bu tür bir çocukluk romanından bile çokça şey öğrenebileceğinize kaniyim. Nitekim iyi okur, en alelade şeylerden bile hisse almasını bilendir...
Yanıtla
10
1
Destekliyorum  2
Bildir
Onaylı Yorum Bu yorum, Onaylı Yorumcu tarafından yazılmıştır.
Bilgi İçin 
03 Mayıs 2024
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Girişimci olmak isteyenler için baş ucu kitabı!
Alice Bentinck ve Matt Clifford tarafından yazılan "Nasıl Girişimci Olunur? & Girişimci Kimdir, Nasıl Fon Toplar ve Fikirlerini Nasıl Hayata Geçirir?" adlı kitap, girişimcilere en iyi fikirlerini belirleme, finanse etme ve başlatma konusunda rehberlik etmeyi amaçlıyor. Bir girişimcinin başarılı bir şekilde bir iş kurmasına yardımcı olmak için kitap, girişimciliğin temel unsurlarını ve aşamalarını ele alıyor.

Yazarlar, girişimcilik yolculuğunun her aşamasında karşılaşabilecek zorlukları ve fırsatları ele alıyorlar. Kitap, fikir geliştirme sürecinden yatırım bulmaya, iş modeli geliştirmeye, ürünü pazara sürmeye kadar çeşitli konuları ele alıyor.

Potansiyel girişimcilerin cesaretlerini ve yeteneklerini artırmalarına yardımcı olan kitap, girişimcilerin karşılaştıkları zorlukları aşmalarına yardımcı olacak pratik ipuçları ve teknikler sunmakta.

Bu kitap, girişimcilerin iş fikirlerini hayata geçirmelerine yardımcı olmak için kapsamlı bir kılavuz olarak öne çıkıyor. Ayrıca, kitap, girişimcilik ekosistemindeki değişen dinamikleri ve yatırım olanaklarını da ele alarak, okuyucuları sektördeki güncel gelişmeler hakkında bilgilendiriyor.
Yanıtla
2
0
Destekliyorum 
Bildir
Kitapkurdu
Kitapkurdu
Bilgi İçin 
Onaylı Yorum Bu yorum, Onaylı Yorumcu tarafından yazılmıştır.
Bilgi İçin 
02 Mayıs 2024
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Yakın Tarihe Işık Tutan Bir Roman...
Sema Çelebi'nin "Kumdan Kaleler - Dalgalara Müptela" romanı, 1975'ten 2023'e kadar uzanan bir zaman diliminde, bir ailenin inişli çıkışlı hikâyesini anlatıyor. Roman, farklı karakterlerin bakış açılarından ilerliyor ve bu sayede okuyucu, olaylara çok yönlü bir perspektiften tanıklık ediyor.

Romanın en güçlü yönlerinden biri, karakterlerinin derinliği ve gerçekçiliği. Her karakterin kendine özgü bir hikâyesi, hayalleri ve korkuları var. Okuyucu, karakterlerle empati kuruyor ve onların yaşadıkları zorluklar karşısında verdikleri mücadeleleri birebir yaşıyor.

Romanda, Türkiye'nin yakın tarihine de ışık tutuluyor. Siyasi ve toplumsal olaylar, karakterlerin hayatlarını derinden etkiliyor. Roman, bu olayları sadece arka plan olarak kullanmak yerine, karakterlerin hayatlarına nasıl etki ettiğini göstererek, okuyucuya daha derin bir anlayış sunuyor.

Sonuç olarak roman, sürükleyici hikâyesi, derin karakterleri ve tarihsel arka planıyla okuyucuya keyifli ve düşündürücü bir deneyim sunuyor.
Yanıtla
3
0
Destekliyorum  1
Bildir
Onaylı Yorum Bu yorum, Onaylı Yorumcu tarafından yazılmıştır.
Bilgi İçin 
30 Nisan 2024
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
En kapsamlı William S. Burroughs biyografisi!
William S. Burroughs Amerikalı bir yazardı ve deneysel edebiyatın öncülerinden biriydi. Özellikle Çıplak Öğle Yemeği romanıyla ünlüdür. Eserin yapısı cinsiyet, uyuşturucu kullanımı, toplumsal eleştiri ve 'Deneysel Edebiyat'ın öncüsü olarak geleneksel yazı biçimlerini sorguladı ve dilin sınırlarını zorladı.

Kendisi "Beat Kuşağı"nın temsilcisiydi ve toplumsal normlara meydan okuyan bir yaklaşım benimsemişti. Özellikle uyuşturucu kullanımı ve cinsellik gibi konuları ele alarak, çalışmalarına sıklıkla sosyal eleştiri ve alternatif kültürel yapıların incelenmesini önceliyordu. Postmodern edebiyat ve çağdaş edebiyatın yanı sıra müzik, film, sanat ve diğer alanlar üzerinde de derin bir etkisi oldu. Burroughs edebiyatta ve kültürde deneyi, özgünlüğü ve sosyal eleştiriyi harmanlayan bir isimdi ve eserleri okuyucuyu düşünmeye ve sorgulamaya teşvik ediyordu.

Bu biyografi, Burroughs'un duygusal yaşamı ve önemli dostluklarına detaylı bir bakış sunuyor. Yazarın hayatını daha derinlemesine anlamak isteyenler için bu kitap önemli bir okuma deneyimi sunuyor. Burroughs, 20. yüzyılın en tartışmalı figürlerinden biridir. Yakın tarihi, edebiyatı ve sanatı anlamak için de bu eser oldukça değerli.
Yanıtla
2
0
Destekliyorum 
Bildir