Toplam yorum: 3.083.119
Bu ayki yorum: 2.800

E-Dergi

denizmavi Tarafından Yapılan Yorumlar

05.12.2003

Yazar, kitabın giriş bölümüne kitabın çok acaleyle yazıldığını ve bu yüzden meydana gelen aksaklıklar için özür dilediğini söylüyor. Ben de kendisine bu kadar acele edecek ne vardı diye sormak istiyorum. Bir araştırma kitabının aceleye getirilerek yazılmasını bir okur olarak kabul etmem güç. Bu acalecilik kendini kitabın içeriğinde sıkça göstermiş. Kitabın ilk yüz sayfasının adıyla hiç bir alakası yok. Tamamen elektronik ortamda bilgi toplamaya yönelik yazılar. Bence bu kısmın kitabın en sonuna eklenmesi gerekirdi. Daha sonra Teşkilatı Mahsusa’nın kuruluşundan itibaren günümüze kadar gizli servisler ve çalışma yöntemleri kısa başlıklar halinde detaya girilmeden verilmiş. Burada da acelecilik kendini gösteriyor. Mahir Kaynak ile ilgili birbuçuk sayfalık bölümü üç kez okumama ramen devrik cümlelerin çokluğu ve kelime takılarının eksik kullanılması, yani Türkçe hataları nedeniyle anlayamadım. Yazar kitabın sonuna dünya üzerindeki başlıca gizli servis örgütlerini birer sayfalık açıklamalarla eklemiş. Türk gizli servislerinin kronolojik gelişimini göstermesi açısından faydalı bir kaynak yine de.

05.12.2003

İngiliz Kemal küçük bir çocukken içine saklandığı bir İngiliz yolcu gemisinin kaptanı tarafından bulunan ve bu kaptan tarafından evlat edinilerek bir İngiliz gibi yetiştirilen fakat Türklüğü unutturulmayan, içi vatan aşkıyla dolu olduğu için vatanına hizmet için çalışan, bu uğurda 2.dünya savaşı sırasında Türkiye adına ajanlık yapan bir vatansever.
Nitelik itibariyle anlatılanlar belgeye dayalı olmadığı için, anlatım tarzı olarak da askerden yeni dönen birinin askerlik anılarını anlatmasına benzediği için okuyucuya hoşça vakit geçirmekten öteye gidemiyor anılar. Olayların perde arkasını ya da siyasi ve toplumsal sebeplerini anlatmaktan çok kişisel maceralarını anlattığı için 2.dünya savaşının gizli kalmış yönleri hakkında bilgi edinebilme imkanı yok bu kitapta. Mesela; İngiliz Kemal, Fransız bayan ajan Luiset ile Romanya’da yaşadığı aşk maceralarını anlatmış fakat bu ajanın yaptıkları ve ulaslararası istihbaratı etkileyebilecek bir yönü var mı yok mu hiç değinmemiş bu konulara. Ben bu kitabı okumaya başlarken de İngiliz Kemal ile Luiset arasındaki aşkı merak ettiğim için başlamamıştım. Polisiye macera türünden kitaplardan hoşlananlar için tavsiye edebileceğim bir kitap.
05.12.2003

Çocuklar gerçekten esrarengiz varlıklar. Her ne kadar hepimiz bir zamanlar çocuk olmuş isek de, çocukların gerçek dünyasını anlamakta zaman zaman yetersiz kalabiliyoruz. Bu kitapta çeşitli örneklemelerle, öğrenme zorluklarının genel esasları üzerinde durulmuş ve herbir soruna karşı çözüm üretilmeye çalışılmış. Yazarın altını çizerek vurgulamaya çalıştığı konu ise, uyumlu bir aile yaşantısının çocuğun öğrenme yetenekleri konusundaki etkisinin önemi. Sürekli huzursuzluk yaşanan bir ortamda çocuğun daha zor öğrendiğini belirtiyor. Bir diğer vurgu ise, sevdirerek öğretme. Öğretilecek konu ne kadar renklendirilirse çocuğun algılama gücünün o kadar geliştiği. Hiperaktive bozukluğu ya da dikkat eksikliği konularında ise psikiatrik tedavinin gerekli olabileceği açıklanıyor. Çocuğunuza ders çalıştırmakta güçlük çekiyorsanız bu kitap faydali olabilir.

05.12.2003

Yazarın kendisinin de çocukluğunda bir hiperaktiv çocuk olması kitabı daha da ilginç hale getiriyor. Kitabı okuduktan sonra çocuğumuzu hatta kendimizi daha yakından tanıma fırsatı buluyoruz, bu yüzden çok faydalı ve bilgilendirici bir çalışma olmuş. Çocuk eğitimi ve gelişimi konusuna da kitapta yer verilmiş. Çocuğumuzu kırmamak, üzmemek için yaptığımız pek çok davranışın aslında farkında olmadan ona ne kadar zarar verdiğini görebiliyoruz. Çocuğa karşı ilkeli ve kararlı olmanın onu hayata hazırlamak için ne kadar gerekli olduğu görülüyor. Kitapta ayrıca ritalin adlı ilaç tedavisinden bahseilmiş, pek çok anne-babanın kullanımı konusunda merak ettiği bu ilaç hakkında da yeterli bilgi bulunmakta bu kitapta. Kitaptaki Dikkat eksikliği ve hiperaktivite konusunda yazılanları okuduğumuzda kendimizden de pek çok ayrıntı bulabilmemiz mümkün.
05.12.2003

Karl Marks’ın, M.Prouthon’un “Sefaletin Felsefesi” adlı kitabına yanıtı olan bu eser Marksistlerce Marksizmin en önemli yapıtlarından biri olarak kabul edilmektedir. Marks’a göre Prouthon bir küçük burjuva ideoloğudur ve işçiler arasında bilimsel sosyalizmin yayılmasını önlemektedir.
1847 Ocağında başladığı Ptouthon’a karşı bu cevabı aynı yılın Haziran ayında tamamlamış ve Bürüksel ile Paris’te yayına çıkarmıştır. Bu cevabi kitap Marksistlerce öylesine benimsenmiştir ki Engels dahi La Reform gazetesi yöneticileriyle konuşurken bu kitaptan “proğramımız” diye sözetmektedir. Kitaptaki teorilerin ve yaklaşımların çoğu artık çok gerilerde kalmışsa da hala keyifle okunacak bir kitap. Çevirisi çok düzgün ve akıcı.