Toplam yorum: 3.078.622
Bu ayki yorum: 5.500

E-Dergi

denizmavi Tarafından Yapılan Yorumlar

18.03.2003

Yazar, mizah ile gerçeği ustaca harmanlayarak eğlenceli bir anlatım ortaya koymuş. Kitapta anlatılanlarla erkekleri kullanmak %100 garanti olmasa da, anlatılanların kadın erkek ilişkilerinde aklın bir köşesinde tutulmasında fayda var kanaatindeyim.
11.03.2003

Yazar, Türkiye'nin içine düşmüş olduğu batağı, sözü uzatmadan, belgeleriyle, açık ve anlaşılır bir şekilde ortaya koymuş. Belgelenen olayların hepsi birbirinden önemli. Örneğin, 1992 yılındaki NATO tatbikatı sırasında ABD füzeleri tarafından yanlışlıkla vurulduğu beyan edilen Türk muavenet muhribinin yanlışlıkla vurulmasına imkan olmadığını, bu füzelerin ateşlendiği andan hedefe ulaşana kadar geçen tüm aşamalarında mutlaka kumanda edilmek zorunda olduğunu gösteren belgeleri ürpererek okudum. Yaşadığı ülkenin gerçeklerini bilmek isteyenler bu kitabı mutlaka okumalı.
09.03.2003

Marxist düşünceyi kavrayabilmek için Engels'i yakından tanımak lazım. Çünkü Marx'ın en yakın mücadele arkadaşı olmuş Engels, birçok teoriyi birlikte geliştirmişler ve Marx'ın ölümünden sonra Kapital'in 2.ve 3. ciltlerini tamamlamak da Engels'e düşmüş. 27 yıl öncesinden dünya savaşı çıkacağını ve etkilerinin neler olacağını büyük bir isabetle bilmiş. Engels varlıklı bir aileden gelmesine rağmen bireysel mülkiyete karşı çıkarak komünizmi savunmuş, bu uğurda verilen silahlı çatışmalara katılmış, hatta yönetmiş. Biyografi içinde bunları ayrıntılarıyla görmek mümkün. Dünya siyaseti üzerine yaptığı çalışmalarında Osmanlı'nın despot yönetiminden Slav halklarını kurtarmak lazım diyor Engels. Halbuki o sıralarda gerçek dünya despotluğunu elinde bulunduran, dünyanın bütün geri kalmış ülkelerin halklarını sömüren İngiltere'ye, Amerika kıtasında bir ırkı yok eden 'göçmenlere' pek laf etmemiş.
Rusya Bilimler Akademisi tarafından hazırlanmış bu biyografiye biyografiden çok methiye demek de mümkün.
07.03.2003

Yazar, Türkler ile Kızılderililer arasındaki benzerlikleri her yönüyle ele alarak bilimsel zeminde izahını çok güzel sağlamış. Gelenekler ve kültürler arasındaki benzerlikler çok ilgi çekici. Kilim desenlerinde kullanılan karakterlerin birebir aynı olduğunu görüyoruz. Efsaneler konu itibariyle çok büyük benzerlikler gösteriyor. Dillerinde üçyüzden fazla aynı anlamda kullanılan Türkçe kelimeler olması bence bütün şüpheleri ortadan kaldırmaya yeterli. Türkler’in Ergenokon Destenı ile Kızılderili’lerin Kaptakon Destanı neredeyse birebir denecek kadar aynı olduğunu bu kitapta görebiliyoruz.
Kızılderililere uygulanan soy kırımı dehşet içinde kalarak okudum. Anlatılan katliam uygulamaları, bu olaylara bizzat katılan askerler tarafından rapor edilen belgelerden alınmış. Kültürler, tarihi eserler, bilimsel eserler acımasızca katledilmiş. Bir ırk neredeyse herşeyiyle yokedilmiş. Bunları belgeleriyle bu kitapta görebiliyoruz.
Yazar ayrıca bir bölümde değinmiş ki; “İspanyollar kıtadaki bütün altın ve değerli madenleri İspanya’ya akıttıktan sonra çalışma ve üretme gereği duymadan yaşamaya başladılar ve üretkenliklerini kaybettiler. Kıtadan gelen altınların arkası kesildikten sonra ise gerilemeye başladılar ve bu günkü ‘geri kalmış’ durumlarına geldiler.” Çok açık bir izah olmuş gerçekten.
06.03.2003

Cavit Bey, Osmanlı'nın son maliye bakanı ve İttihat ve Terakki'partisinin önde gelen liderlerindendi. Cumhuriyet'ten sonra Mustafa Kemal'e biat etmeyen tüm İttihat ve Terakki'liler gibi o da "İzmir Suikasti" bahanesi ile tutuklandı, mahkum edildi ve idam edildi, diğer binlercesi gibi. İşte bu kitap Cavit Bey'in tutukluluğundan idamına kadar geçen 67 günlük sürede hergün eşi Aliye Hanım'a yazdığı mektuplardan oluşan, ve böylece onun ruh ve kişiliğini yansıtan bir kitap. Kitabın sonunda savcının kendisi hakkındaki iddianamesi, sorgulanması ve savunması da konmuş. Eşssiz bir belgesel olmuş. Nerelerden geldik diye merak eden herkes mutlaka okumalı.