En çok konuşulan kitapları ne zaman elime alıp okusam kitabı yetersiz buluyorum, fakat yazarın hakkını inkar etmemek lazım, hat sanatını nakkaşlığı çok detaylı inceleyip araştırmış, okuyan yazarı o dönemlerde yaşamışta görmüş sanır, çok ince detaylara tekrar tekrar girmesi kitabı sıkıcı bir hale getirsede , insana çizim sanatının tarihiyle ve sanatçılarının fikirleriyle ilgili önemli gerçekleri vurgulaması açısından yararlı olmuş, resim sanatına duyduğum ilgi doğrultusunda anladımki geçmişteki resim sanatıyla ilgili düşünceler çok dar kalıplara sığdırılmaya çalışılmış, tekdüzelik,bilinen kuralların dışına çıkılmaması gerekliği savunulmuş, dış ülkelerden etkileşim taklitçilik ve işe yaramazlık hatta dinsizlik olarak görülmüş, çünkü o dönemde frenk usulü hat sanatından etkilenen nakkaşların kavgası ve bunun nedenleri anlatılıyor, frenk usulü etkileşimde ahlak dışı resimlerinde geçerlilik görmesinden kaynaklanıyor, günümüzün resim anlayışındaysa farklılık değer kazanıyor, fikirlerin geçmişten bu yana her konuda değişim geçirdiği gibi bu konuda da önemli ölçüde değişim kaydettiğini farkettiriyor kitap. Ayrıca kitabın yazım biçimide oldukça farklı yazar canlı cansız varlıkları dillendirerek mesajlarını onlar aracılığıyla da ilginç bir biçimde vermiş, kitaptaki görünür hikaye bunca ayrıntı arasında neredeyse kaynamış ve sonu ışık hızıyla bağlanmış adeta kitabın sonuç bölümünü çok yadırgadım bu yüzden, sanki yazar sıkılmışta bir an önce bitirmek istemiş gibi geldi bana. Bunun dışında verilen mesajlar etkileyiciydi.